İskenderiye'de Kıddiseyn Kilisesi'nde meydana gelen patlama, Kıptilerin ve Müslümanların kurbanı olduğu rekor düzeyde bir suç eylemiydi. İslam'ın hoşgörüsünü ve adaletini bilmeyenler nezdinde İslam'ın imajını lekeledi.

Belki gelecekte başka patlamalar duyabiliriz. Bilindiği üzere Irak'taki Hıristiyanlar İskenderiye patlamasından önce hedef alınmıştı. Bu eylemi üstlenenler ve Mısırlı Kıptileri tehdit edenler, eylemlerini Müslüman olmuş iki kadının kilise tarafından hapsedilmesiyle gerekçelendirmişlerdi. Bu ve önceki patlama bu iki Müslüman kadının hapsedilmesinin intikamı olarak Irak Hıristiyanlarını hedef aldı.

Kıptilerin hedef alınması ve yerel tepkiler önemli sorunları su yüzüne çıkardı ve Mısır hükümeti, bütün boyutlarıyla bu durumu kontrol altına almak için pratik adımlar atmadığı takdirde gelecekte bu sorunların önemi ve riski artabilir. Dış müdahale açıktı. Papa, Mısır hükümetinden Kıptilerin korunması talebinde gecikmedi, Irak, Nijerya ve hatta bütün Ortadoğu'daki Hıristiyanların korunması talebini tekrarlamayı unutmadı. Ben şahsen bu talebi insanların canlarının, mallarının ve saygınlıklarının korunması üzerinde duran insani bir bakış açısını temsil etmesinden dolayı anlayışla karşılardım, ancak Papa'nın dünyanın birçok ülkesinde Müslümanların canlarının ve saygınlıklarının korunmasına ilgi göstermemesi, Papa'nın insani dürtülerinden kuşku duymaya götürüyor beni.

Papa'nın Filistin'de Müslümanlara yönelik sürekli yaşanan öldürme, sürme, evlerinin ve arazilerinin müsadere edilmesi olaylarından haberdar olmadığını düşünmüyorum. Papa'nın insanlık dışı bu uygulamaları kınadığı ve durdurulmasını istediği ciddi bir tutum almasını ne kadar da temenni ederdik. Nijerya'da yüzlerce Müslüman elleri bağlı halde öldürüldüğünde Müslümanlara neler yapıldığından Papa'nın haberi olmadığını düşünmüyorum. El Cezire ekranı bu acı verici olayı taşıdı ve Papa'dan bu iğrenç barbarca eylemi kınayan hiçbir şey duymadık. Çin'de (Doğu Türkistan'da) Müslümanlara karşı işlenen katliamlar bir yana, İtalya da dahil birçok Avrupa ülkesinde Müslümanların ritüellerine yönelik saldırılar o kadar çok ki. Her Müslüman gibi Papa'nın dünyada hiçbir dinle örtüşmeyen bütün bu eylemleri kınama noktasında net bir tutumu olmasını ne kadar da çok isterdim. Belki de Müslümanların da kendisi gibi bir papası olduğunu düşündü ve bu konuyu ona bıraktı; ancak maalesef her milletin papası var ancak Müslümanların bir papası yok.

Papa, ABD ve diğer ülkeler Mısır hükümetinden Kıptilerin korunmasını istedi. Bu talep bir başka ülkenin içişlerine arkası gelecek açık bir müdahaledir. Mısır hükümetinin bu müdahaleyi kınaması yeterli değil. Zira kınamanın tek başına hiçbir değeri yok ve bu hükümetin Mısır'ın Kıptileri ve Müslümanlarıyla kenetlenmiş olduğunu vurgulaması da yeterli değil. Mısır hükümeti açıklandığı üzere bütün cuma hatiplerinden ulusal birliğin öneminden bahsetmelerini istedi. Bildiğim kadarıyla Mısır Anayasası, İslam'ı devletin dini kılıyor ve Mısır yasamalarının çoğunluğu İslam'dan alınmış. Her devletin kendi topraklarını vatandaş veya ziyaretçi olarak işgal eden herkes üzerinde anayasasını tatbik ettiği malum. Mısır bu kuralı adaletle tatbik etseydi işlerinin çoğunluğu istikrar bulurdu. Müslüman olmuş iki kadın sorunu eski bir sorun. Mısırlılar bu kadınların serbest bırakılması için defalarca gösteriler yaptılar. Devlete düşen, bu konuda anayasasını tatbik etmekti. Bunu yapsaydı belki de bu terörist patlama yaşanmayacak, bu kadar vatandaşı ölmeyecekti. Kıptiler özellikle kilise inşasında eşitlik istiyorlar. Bir kez daha Mısır'a düşen, herkesi razı etmek için bu konuda İslam sistemini tatbik etmesi gerek. Her şeyde adalet herkesin talebi. Adalet gerçekleştiği gün kuşkusuz herkes razı olacak.

Son olarak Mısır büyük bir Arap ülkesi ve Araplara liderlik yapması hakkı. Fakat bu liderlik birçok vasfı gerektiriyor. Bu vasıflar yakında gerçekleşebilir. Mısır'da Müslümanlar için Roma papasına benzer bir papa olmasını istiyoruz. Fakat bu papanın çok vasfı var. Bu vasıfların içlerinden birinde bulunmasını istiyorum ki belki dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlara destek olur. Katar gazetesi El Şark, 11 Ocak 2011

ZAMAN