1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. Mardin’de Esed ve Baas Diktası Protesto Edildi
Mardin’de Esed ve Baas Diktası Protesto Edildi

Mardin’de Esed ve Baas Diktası Protesto Edildi

Mardin’de, Suriye’de acımasızca ve barbarlıkla devam etmekte olan katliam ve vahşet protesto eylemiyle kınandı.

22 Şubat 2012 Çarşamba 19:36A+A-

Mardin’de bulunun Sivil Toplum Kuruluşları, Suriye’de acımasızca ve barbarlıkla devam etmekte olan Baas devlet katliam ve vahşetini yaptıkları protesto eylemiyle kınadılar.

Mardin Yenişehir semti İş Bankası önünde gerçekleştirilen eylemde basın açıklamasını Mardin Sivil Toplum Kuruluşları Platformu adına Memur-Sen İl Başkanı Mustafa AYDIN okudu.

Protesto eyleminde Türkçe, Kürtçe, Arapça, İngilizce ve Süryanice pankart ve dövizler taşındı.

Sık sık sloganların atıldığı basın açıklaması Suriyeli kardeşlerimiz için yapılan dua ile olaysız bir şekilde bitti.

Haber ve Fotoğraflar: Ayhan AKIN

mardin-2.jpg

mardin-3.jpg

mardin-4.jpg

mardin-5.jpg

Basın Açıklamasının tam metni:

BAAS DİKTATÖRLÜĞÜNÜN SURİYEDE İŞLEDİĞİ İNSANLIK SUÇUNU KINIYORUZ

İslam Dünyası yüzyıldır işgal, sömürü, işbirlikçi krallıklar ve dikta rejimleri altında kıvranmaktadır.

İkinci dünya savaşı sonrası Müslüman topraklarda işbaşına getirilen oligarşik, monarşik ve tek partili dikta rejimleri halkına kan, gözyaşı, sefalet ve acıdan başka bir şey getirmemiştir.

Tunus, Libya ve Mısır’dan sonra Suriye halkı da, zalim rejimlerine karşı Onur ve Özgürlük mücadelesi için direnişe başlamıştır.

Geçen yıl Mart ayında başlayan ve giderek bütün Suriye’ye yayılan Hak ve Özgürlük mücadelesi büyük fedakarlıklar ve bedellerle devam etmektedir.

Suriye yönetimi halkın talep ve iradesine saygı gösterip gereğini yapmak yerine tank, top, kurşun ve zindanla karşılık vermiştir.

Beşşar Esed, tam da babası Hafız Esed’in 30 yıl önce Hama’da sivil halkın meşru taleplerine karşı 30 bin insanı katlettiği gibi O da, şiddete ve cinayete başvurmuştur.

Suriye halkı ne istiyor?

Suriye halkı, Özgürlük istiyor,

Suriye Halkı, Tek Parti diktatörlüğünden kurtulmak istiyor,

Suriye halkı, Çağdışı Baas rejiminden kurtulmak istiyor.

Suriye halkı sabrı zorluyor ve arap diliyle  “VE LİSSEBRİ HUDUD” diyor.

Suriye halkı her türlü sefalete, zulme ve cinayete karşı kürt diliyle “EDİ BESE” diyor.

Suriye halkı özgürlük ve barış içinde yaşamak için Süryani diliyle “Hé AHUSO, TİHé HİRUSO” diyor.

Zulme seyirci kalan tüm dünyaya haykırarak İngiliz diliyle “STOP THE KİLLİNG” diyor.

Bizler de buradan kendilerine, bütün Suriyeli kardeşlerimize MİN KALBİ SELAMIN LI HAMA, MİN KALBİ SELAMIN LI HUMUS, MİN KALBİ SELAMIN LI DER’A, MİN KALBİ SELAMIN Lİ İDLİB, VE MİN KALBİ SELAMÜN LİŞŞA’B SURİYE” diyor ve direnişlerini selamlıyoruz.

Mazlum ve onurlu Suriyeli kardeşlerimizin direnişi Bölgesel dengeler, Ulusal çıkarlar ve Küresel güçlerin satranç oyununa kurban edilemez.

Hiç kimse, hayatları pahasına zulme direnen Sur iye’li kardeşlerimizi, ‘emperyalistlerin oyununa gelmek’ ile itham edemez. Bunu söylemek kimsenin hakkı da, haddi de değildir.

Kuşatma altındaki şehirlerde; özellikle Humus, Hama, İdlib ve Der’a da siviller ve yerleşim yerleri top ateşine tutulmakta, elektrik ve su kesintisiyle beraber tam bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Çocuklar, hastalar ve yaralılar ilaç bulamamakta, hastaneler çalışamamakta ve gıda sıkıntısı yaşanmaktadır.

Bugün Suriye şehirlerinde yaşananların, dün Gazze ve Bosna’da yaşananlardan farkı yoktur.

Beşşar Esed ve avanesi hem düzenli ordularla, hem de silahlandırılan Şebbiha denen kirli çetelerle ülkeyi kan gölüne çevirip halka ölüm kusuyor.

Canlı yayınla katliamın gerçekleştiği İletişim çağında bütün dünya maalesef seyirci kalıyor.  Mazlumun ahı buna seyirci kalanları kuşatacaktır.

Ey babasının kirli ve kanlı izini sürdüren Beşşar!

Bölgede diktatörlükle hükmeden ve halkının kanını akıtan ülkelere bak: Emekli olmuş, ya da görev süresini doldurup da ülkesinde güven ve huzur içinde hayatını sürdüren tek bir diktatör var mıdır?

Hepsi ya katledilmiş, ya da sürgünde kaçak yaşamaktadır. Diktatörlerin bu akibeti seni de beklemektedir.

Mezopotamya’nın zirvesi Mardin’den Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Süryanisiyle hep beraber çağrıda bulunuyoruz;

-Birleşmiş Milletler, Arap Birliği, İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatı ve insanlık alemi, üstüne düşeni yapmalı ve bu zulme dur denmelidir.

-Beşşar Esed ve Baas rejimi bir an önce yönetimi bırakmalıdır.

-Halkın hür iradesini ve taleplerini yansıtan bir sistem oluşturulmalıdır.

-Refah, Adalet ve Hukuk devletinde özgürce ve onurlu bir şekilde yaşamak herkes gibi Suriyelilerin de hakkıdır. Gasp edilen bu haklar teslim edilmelidir.

-Suriye’den ülkemize sığınmak mecburiyetinde kalan bütün kardeşlerimize sınırlarımızı açık tutmak, onları barındırmak ve sahiplenmek hepimiz için bir insanlık borcudur.

-Suriyede iç savaşı körükleyecek inanç, mezhep ve etnik unsurları birbirine kırdıracak her türlü kışkırtma ve tarafgirlikten uzak durulmalıdır.

Bizler burada toplanırken şu anda katliamlar maalesef devam ediyor.

Bu kutlu mücadelede vefat edenlere Allahtan rahmet, yaralılara ve hastalara acil şifalar diliyoruz.

Esed ve Baas vahşetini şiddetle kınarken, direnen kardeşlerimize Allahtan sabır, metanet ve muvaffakiyetler diliyoruz.

Bu anlamlı, hayırlı ve tarihi eyleme katılımınızdan dolayı Mardin STK Platformu adına hepinize teşekkür eder, saygılar sunuyorum.

Mardin Sivil Toplum Kuruluşları Platformu

Etiketler : ,

HABERE YORUM KAT

3 Yorum