
İslam ve Mezheb Adına Güç Yarıştırmaları mı?
Selahaddin E. Çakırgi gündemi yorumluyor:
(Merhûm) Mehdî Bazergan, İran coğrafyasından seçkin bir müslüman idi. 1953’lerde, ’İran petrollerinin millîleştirilmesi hareketi’ni gerçekleştiren Musaddıq Hükûmeti’nde Petrol Bakanlığı’nda da bulunmuştu.
O gelişmeler sırasında Şah ve ailesi İran’dan kaçmak zorunda kalmıştı. Ama, Musaddıq Hükûmeti, -artık bizzat Amerikan emperyalizmince de yayınlanan belgelerle, CIA eliyle hazırlandığı itiraf olunan ve General Zahidî’ye yaptırılan- bir askerî darbeyle kısa sürede devrilmiş ve ülkeden Roma’ya kaçmak zorunda Şah M. Rıza Pehlevî (ve o zamanki ünlü eşi Süreyya) İran’a ve tahtına geri dönmüştü.
Başbakan Muhammed Musaddıq ve arkadaşları ve bu arada Bazergan da uzun yargılamalar sonunda hapis cezalarına çarptırılmışlardı. Ama, Mehdî Bazergan siyasî çalışmalarını, içinde bulunduğu şartlara ve yeni imkanlara göre hep sürdürmüştü, gayriresmî olarak..
*
İmam Rûhullah Khomeynî liderliğinde ve hemen bütün dünya müslümanlarını heyecanlandıran ve yüzbinden fazla insanın hayatına mal olduğu bildirilen 1977-79 arasındaki büyük halk ayaklanması’nın son demlerinde Şah Pehlevî (ve o zamanki ve de son eşi Ferah Pehlevî’yle) birlikte ülkeden ve bir daha geri dönemiyecek şekilde tekrar kaçmıştı.
İslam İnkılabı Hareketi, Şah’ı ve Şehinşahlık düzenini sosyal planda büyük çapta, siyasî planda ise, hemen bütünüyle ve bütün kurumlarıyla çökerttiği zaman, o hareketin lideri olan ve onmilyonları harekete geçiren İmam Rûhullah Khomeynî, uzun bir siyasî mücadele hayatı ve yönetim tecrübesi olması hasebiyle Mehdî Bazergan’ı bir ’Geçici Hükûmet’ kurması için Başbakanlık’la vazifelendirmişti. Bu vazifelendirme, geniş kitlelerce de memnuniyetle karşılanmıştı.
Ama, 9 ay sonra, Bazergan istifa etmek zorunda kaldı.
Kendisiyle mülâkat yapan bir fransız gazetecisi, Bazergan’a, ’Khomeynî’yle olan ihtilafının temelini neyin oluşturduğunu’ sormuştu.