1. HABERLER

  2. HABER

  3. GÜNDEM

  4. Görülen görülmeyen hesabıyla 28 Şubat darbe süreci
Görülen görülmeyen hesabıyla 28 Şubat darbe süreci

Görülen görülmeyen hesabıyla 28 Şubat darbe süreci

Kenan Alpay, 28 Şubat'ın yıldönümünde kazanımları ve kayıpları değerlendiriyor.

28 Şubat 2021 Pazar 12:58A+A-

İntikam arzusuyla yanıp tutuşmuyoruz ama adaletin tecellisi için sabırla mücadele etmeye mecburuz. Siyasal ve toplumsal işleyişi normalleştirmek üzere örgütlü suçların tespiti, suçu teşvik ve organize edenlerin yargılanmasını talep etmek rövanşist duygularla ülke içinde keskin gerilim ve kutuplaşma hatları oluşturup bitimsiz çatışma alanları inşa etmek şeklinde itham edilemez elbette. Adalet tecelli etmedikçe bütün yaralar kanamaya devam edecek, suç ve suçluların üzerine gidilmedikçe bütün ülke ve toplum her türlü saldırıya açık olacaktır.

Başarısız Darbe “Plan Semineri” Olarak Anlatılır

24. yılında da 28 Şubat darbesinin yıldönümünde doğal hatta zaruri olarak önümüzde kapsamlı bir muhasebe ödevi durmaktadır. Muhasebeyi hem 28 Şubat darbe sürecinin aktör ve paydaşları hem de mağdur ve muhalifleri yapacaktır elbette. Peki, 28 Şubat darbe sürecinin aktör ve paydaşlarından pişmanlık belirten, özeleştiri yapan ve kamuoyundan açıkça özür dileyen (numunelik olsun) hiçbir kişiye şahit olduk mu? İsmail Hakkı Karadayı ve Güven Erkaya’dan Süleyman Demirel, Türkan Saylan ve Coşkun Kırca’ya kadar ölüp giden isimlerin yanı sıra Çevik Bir ve Çetin Doğan’dan Doğu Perinçek ve Kemal Gürüz’e değin giriştikleri zorbalıklar için hiçbir 28 Şubat paydaşı pişmanlık belirtmedi. Çünkü bunların her biri askeri darbe süreçleri için çalışmayı Kemalizmin iman esaslarından sayıyorlar. Bir fırsat kolluyorlar hala. Çünkü siyaset ve toplumu askeri emir ve komutlarla hizaya çekmeye girişmeden bir türlü huzur ve sükunete eremiyorlar. Kemalist hayat tarzının, siyaset ve bürokrasiye Atatürk ilkelerinin ancak askeri vesayet sayesinde egemen olabileceğini çok iyi biliyorlar çünkü.

28 Şubat’ın asker-sivil unsurları, akademi ve medya mensupları, yüksek yargı ve büyük sermaye temsilcileri örgütledikleri psikolojik harekatlarla, halkın üzerine bir silah gibi doğrulttukları tehdit ve şantajlarla hiç yüzleşmek istemiyorlar. Bütün suçlarını inkar ve tevil ederek temize çıkmak için çırpınıp duruyorlar. 28 Şubat’tan Balyoz Plan Semineri’ne kadar her türlü zorbalığın önünü çeken Org. Çetin Doğan’ın söylediklerine bir kulak verelim isterseniz. 28 Şubat değil sadece Batı Çalışma Grubu davası görüldü ama bu davadan da 21 darbeciye hiçbir cezaevi süreci yaşanmadan güya müebbed hapis çıktı. Ee haliyle adam gibi hesap sorulmayan, işlediği suçlarla yüzleştirilmeyen 28 Şubat’ın zorba aktörleri şimdi bütün toplumdan hesap sormaya kalkışıyor. Bakın daha geçen gün emekli Org. Çetin Doğan, Cumhuriyet Gazetesi’nden İpek Özbey’e anlattığı “FETÖ, 28 Şubat’a da belge üretti” masalını “Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 3.500 sayfalık gerekçeli kararı çöpten ibarettir” palavrasıyla nihayete erdirmeye niyetlendi.

Yazının devamı