1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Böyle absürt bir tarih okuması olamaz!
Böyle absürt bir tarih okuması olamaz!

Böyle absürt bir tarih okuması olamaz!

Numan Kurtulmuş, Cumhuriyet’in ‘harf inkılabına’ dair yaptığı değerlendirmeler sonrası görevinden alınan Mahir Ünal’ın sözlerine “Böyle bir absürt, böyle bir yanlış, böyle bir hatalı tarih okuması olamaz” ifadelerini kullandı.

09 Kasım 2022 Çarşamba 12:30A+A-

HAKSÖZ HABER

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, cumhuriyeti ve devrimleri eleştiren ardından sözlerini farklı bir noktaya çeviren ancak sözlerinden dolayı görevden alındığı tahmin edilen Mahir Ünal için: “Ben, dedemin hayatını ayırabilirsem, Osmanlı ile Cumhuriyeti birbirinden ayırt edebilirim. Böyle bir absürt böyle bir yanlış böyle bir hatalı tarih okuması olmaz.” İfadelerini kulandı.

AK Parti içerisindeki birçok ismin görevden alınan eski ‘iş arkadaşlarını’ eleştirdiği biliniyor. Habertürk TV'de Kübra Par'ın “Açık ve Net” programına katılan Numan Kurtulmuş da Mahir Ünal’ın ‘cumhuriyet dönemindeki yanlışlıklara değindiği açıklamasının hatalı olduğunu belirterek şöyle dedi: “Başkalarının Osmanlı, Selçuklu ile sıkıntısı olabilir. Biz tarihi hikaye okur gibi okumuyoruz, bütün olarak ele alıyoruz. Çok geniş coğrafyada bize ait olan tarihin her parçasını, bölümünü kabul ediyoruz. Selçuklu da, Osmanlı da, Cumhuriyet de bizim. Biz bunların hiçbir zaman birbirini diğerinden ayırt etmedik.”

Dedesinin malulen emekli bir Osmanlı subayı olduğunu anımsatan Kurtulmuş isim vermeden Ünal’a atfen, “Ben, dedem Numan Kurtulmuş'un hayatını ayırabilirsem, Osmanlı ile Cumhuriyeti birbirinden ayırt edebilirim. Böyle bir absürt, böyle bir yanlış, böyle bir hatalı tarih okuması olamaz” dedi.

Eski AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, “Tarihteki en sert kültürel devrim Türkiye'de yaşanmıştır. Maalesef bir kültür devrimi olarak Cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hâsılı bütün düşünmemizi yok etmiştir. Bugün konuştuğumuz Türkçe'nin düşünce üretebilmesi mümkün değildir. Bugün konuştuğumuz Türkçe ile bir düşünce üretemeyiz sadece ihtiyaçlarımızı karşılayabiliriz, konuşma ihtiyacımızı karşılayabiliriz.” demişti.

'Cumhuriyetle alıp verilemeyenin ne' olduğuna dair detaylı açıklamalardan kaçınan iktidar mensuplarının değerlendirmelerindeki bu ikircikli tutum tepki çekiyor. 

"Kaldı ki cumhuriyet ilan edilmiş fakat tek adam ve tek parti despotizmi işletilmiş ve halka 27 sene boyunca resmî ideoloji adına zulmedilmişken basit kelime oyunlarıyla AK Parti kurmay kadrosu siyaset yaptığını, yakın tarihi analiz ettiğini mi sanıyor?" merak ediliyor doğrusu.

Boş laflarla hamaset yaparak, tarihi gerçekleri çarpıtarak veya gizleyerek ne ülkenin ne de toplumun ufku açılabilir. Numan Kurtulmuş da oldukça sığ bir kuşatıcılık popülizm rüzgarına kapılmış anlaşılan.

O halde Numan Kurtulmuş'a sormak gerekiyor: Takrir-i Sükun kanunuyla sorununuz var mı yok mu?
İstiklal Mahkemeleri terörüyle sorununuz var mı yok mu? Tek Adam ve Tek Parti despotizmini makul ve meşru mu görüyorsunuz yoksa adalete ve hukuka aykırı mı buluyorsunuz?

Bir sürü kuru ve boş lafla orta sahada top çevirmekle ne tarih konuşulur ne de geleceğe dair sağlıklı bir projeksiyon tutulur iktidarın bu gerçeği görmezden gelmemesi gerekiyor. 

HABERE YORUM KAT

7 Yorum