Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin 'icra yetkisi' olmamasına rağmen YAŞ'ta atanmayan Balyoz şüphelileri için kanunlar eğilip bükülürken, yeni Anayasa ile haklarına kavuşmayı bekleyen YAŞ mağdurları için herhangi bir adım atılmıyor. Balyozcuların terfi edebileceği yönünde rapor hazırlayan Milli Savunma Bakanlığı'nın, gerekçe dahi gösterilmeden ordudan atılan YAŞ mağdurları için henüz herhangi bir çalışma yapmadığı ortaya çıktı. YAŞzedeler ise bu durumu tepkiyle karşılıyor.

ASDER Onursal Başkanı emekli Tabip Kıdemli Albay Prof. Dr. Ahmet Alper, ordudaki terfi ve atamaların hükümetin takdir ve icra yetkisinde olduğunu belirtirken, 28 Şubat ve sonrasında ordudan sorgusuz sualsiz atılan askerlerle ilgili henüz bir düzenleme yapılmamasını eleştirdi. Alper, "28 Şubat ve sonrasında ordudan sorgusuz sualsiz atlan binlerce kişi yeni anayasa ile umutlandı, fakat nereye başvuracakları, ne diyecekleri, nasıl bir süreç işleyeceği belirsiz. Milli Savunma Bakanlığı'nın gerekli düzenlemeyi yapmasını bekliyoruz. Yasal sürecin başlatılması için bu şart" dedi. Haklarında süren soruşturmalar sebebi ile Yüksek Askeri Şura'da (YAŞ) ataması yapılmayan Tümgeneral Gürbüz Kaya, Tümgeneral Halil Helvacıoğlu ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu için hukuk sonuna kadar zorlanırken, Anayasa referandumunda evet çıkmasına rağmen YAŞ mağdurlarının durumlarının belirsizliğini koruduğunu belirten Alper, mağdurların haklarına kavuşması için hükümeti harekete geçmeye çağırdı.

Konuyla ilgili Adaleti Savunanlar Derneği de bir bildiri yayınladı. ASDER tarafından yayınlanan bildiride YAŞ mağdurlarının hukuki konumları ve yasal haklarını kullanabilmeleri hakkında nasıl bir yol izleyeceklerine dair hiçbir açıklık bulunmadığı, ilgili kurumların gerekli düzenlemeleri yapması gerektiği belirtildi. Bildiride, Anayasa referandumunda 'EVET' kampanyalarına destek veren ve mücadelesini yürüten Adaleti Savunanlar Derneği mensupları ve sayıları binlerce olan YAŞ mağdurlarının, çıkan neticeden memnun olmakla beraber, haklarını almaları konusunda hâlâ merakla ve ümitle bekleyiş içerisinde oldukları vurgulandı. Yaşanan mağduriyetlerin özel bir yasal düzenleme ile giderilebileceği belirtilirken, bir an önce yargı organları ve uygulamalarının, evrensel hukuk normlarına uygun hale getirilmesi gerektiği ifade edildi.

MURAT ALAN / VAKİT