Deniz Feneri Derneğine Takipsizlik Kararı

Almanya'daki Deniz Feneri e.V derneğindeki yolsuzluğa ilişkin iddianamede Türkiye'deki Deniz Feneri Derneği'ne takipsizlik kararı verildi.

Savcılık takipsizlik verdiği kurum ve kişiler hakkında 92 sayfalık bir gerekçe yazdı. Gerekçenin 30 sayfasında Türkiye'deki Deniz Feneri Derneği'nin yolsuzluğa bulaşmadığı anlatıldı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği tarafından hazırlanan iddianamede, Türkiye'deki Deniz Feneri Derneği ile Almanya'da bulun Deniz Feneri e.V derneği arasında gerek hukuki gerekse organik bir bağ bulunmadığı kaydedildi. Deniz Feneri Derneği yöneticilerine de takipsizlik verildi. Öte yandan savcılığın hazırladığı iddianamenin UYAP'a yazımı tamamlanarak 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemenin, iddianame hakkındaki kararını 15 gün içinde açıklaması gerekiyor. Almanya'daki Deniz Feneri e.V derneğinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla 2008 yılından beri yürütülen soruşturmaya ait 305 klasör dolusu evrak da mahkemeye sunulmak üzere hazırlandı. Numaralanan klasörlerde Almanya'daki Deniz Feneri e.V davası evrakı ile çeşitli operasyonlar sonucu ele geçirilen mali evrak bulunuyor.

Eski RTÜK Başkanı Zahid Akman, Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Karaman'ın da aralarında bulunduğu 45 şüpheli hakkında, Almanya'daki Deniz Feneri e.V derneğinde toplanan paraların usulsüz bir şekilde dernek yöneticileri ve yakınlarının hesabına geçirildiği ve resmi evrakta tahrifat yapıldığı iddiası bulunuyordu. Soruşturmada adı geçen 25 kişi hakkında takipsizlik kararı verilirken, 20 şüpheli hakkında, 'emniyeti suiistimal suçunun nitelikli hali olan hizmet nedeniyle işlenmesi', 'özel evrakta sahtecilik' ile 'kamu görevlisinin sahtecilik suçuna iştiraki' suçlamaları bulunuyor.

Zaman

Haber Haberleri

Sinan Ateş cinayetine karışan kuryeden ‘görev tamam’ pozu
Türkiyeli üniversitelerden ABD'deki öğrencilere Gazze desteği
Siyonist işgale ve ABD’nin suç ortaklığına karşı direnen üniversitelerle dayanışma çağrısı!
İsmailağa Cemaati'nin yeni lideri Fikri Doğan oldu
AK Parti'li Kanat, İsrail'i kınamayan yetkililerin konuşma meşruiyetlerini kaybettiğini vurguladı