1. HABERLER

  2. HABER

  3. ‘Olmasaydın Olmazdık’ Sözü Küfürdür
‘Olmasaydın Olmazdık’ Sözü Küfürdür

‘Olmasaydın Olmazdık’ Sözü Küfürdür

Kemalistlerin, ‘Mustafa Kemal olmasaydı adınız Hans ve Yorgo olurdu’ sözünü eleştiren Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, “Kemalistler, tahammülsüz, bağnaz ve düşmanca tavırlar sergiliyor” diye konuştu.

14 Kasım 2013 Perşembe 11:08A+A-

Mehmet Özmen / Yeni Akit

Sancaktar Dergisi’nin, 10 Kasım tarihinde Yeni Akit gazetesinde yayımlanan “Olmasaydın da olurduk / 1881-1938” şeklindeki ifadelerin yer aldığı ilanı kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.

Sivil toplum örgütü temsilcileri; Sancaktar Dergisi ve gazetemize yönelik hakaret ve tehditlerin yağmasını eleştirdiler ve gazetemize destek verdi. Tarihçi-Yazar Dr. Mehmet Sılay, Kemalistlerin Mustafa Kemal’e atfen “Olmasaydın Olmazdık” sözlerini eleştirdi ve “Haşaa bu nereden çıktı? ‘Olmasaydın olmazdık’ sözü büyük bir küfürdür. Bu ifade bir kere normal değil, mantıki değil, akli değildir. Kurtuluş savaşında Türkiye kimden kurtuldu? İngiliz’den mi, Yunan’dan mı kurtuldu? Böyle bir şey olamaz. İstanbul’dan örnek veriyorum. İstanbul 5 yıl işgal altında kaldı. 1918-1923 yıllarında işgalden İstanbul çıkarken herhangi bir meydan muharebesi olmadan çıktılar. Niye çıktılar? Ne oldu? Birilerinden mi korktular? Hayır. Türkiye de güvenilir bir sistem kuruldu ve bir tek meydan muharebesi olmadan İngilizler İstanbul’dan çıktılar. Urfa, Maraş ve Antep’ten muharebelerle çıktılar, halkın direnişiyle çıktılar. Mustafa Kemal 6. Mehmet Vahdettin’in yaveriydi yani koruma subayıydı. 6. Mehmet Vahdettin’in verdiği maddi imkanlarla ve Anadolu’ya gönderdiği talimatlarla Anadolu’da kabul edildi. Anadolu halkının alın teri ve kanı üzerine Türkiye, Cumhuriyet oldu” dedi. 

“HALBUKİ 1. MECLİS’TE HIRİSTİYAN MI OLALIM DİYE TARTIŞILDI” 

Kemalistlerin “Mustafa Kemal olmasaydı adınız Hans ve Yorgo olurdu” sözünü de eleştiren Mehmet Sılay, “Hayır olmazdı. Asıl en büyük cinayet hilafetin kaldırılmasıdır. Hilafetin kaldırılmasıyla birlik parçalanmıştır. Hiçbir zaman Anadolu halkı kendisini işgal edenlerin dinine girmedi. Halbuki 1. Meclis’te Hıristiyan mı olalım diye tartışıldı. Hiç unutmayalım o dönemde bu teklifi Dışişleri Bakanı olarak Hikmet Rüştü vermiştir. Milletin Ahmet ve Mehmet olarak kalmasının en büyük bedelini İskilipli Atıf’ı, Babaeski Müftüsü’nü şehid vererek ödedik. Muhammed Esad Erbili gibi kanaat önderi ve alimleri şehid vererek biz bu günümüzü koruduk, koruyoruz. Onun için bugün adımız Ahmet, Mehmet ve Veli elhamdülillah” dedi.

KAYA: KEMALİSTLER TAHAMMÜLSÜZ” 

Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya da, Türkiye’de yaşayan insanların Kemalistlerin tahammülsüz, bağnaz ve düşmanca yaklaşımlarını iyi bildiğini belirterek, “Akit Gazetesi’ne ve Sancaktar Dergisi’ne verilen bu tepki hiç de şaşırtıcı değil. Akit ya da diğer Müslümanlar bu tür tepkilerle ilk kez karşılaşmıyor. Bu ülkede Kemalist anlayışın, kendisini her şeyin sahibi gören, bu ülkenin patronu olarak gören, bu ülkede yaşayan insanları adeta parya gören zihniyeti değişmedikçe bu tür tepkiler ortaya koyacaktır. Ancak bu tür tepkiler geçmişe nazaran artık hiçbir anlam ifade etmiyor. Yargı gücüyle, ordu gücüyle işte o darbeci unsurların baskısıyla hareket edemiyorlar” dedi. Kaya, “Türkiye’deki o resmi ideolojik törenler, o tapınma ayinleriyle beraber adeta bütün toplumu borçlu kılan, bütün bir toplumu Mustafa Kemal karşısında tanzime zorlayan bir mantıkla arz ediliyor. İşte Sancaktar da haklı olarak buna tepki duyuyor ve daha doğrusu biriken bir tepkiyi yansıtıyor. Ondan dolayı Sancaktar’ın çok güzel bir iş yaptığını düşünüyorum” dedi. 

“TÖRENLERE SÜRÜKLEME CAHİLLİĞİN EN KOYUSUDUR” 

Türkiye’de yaşayan insanların büyük çoğunluğunun kendini Müslüman olarak tanımladığını ifade eden Rıdvan Kaya, “Bu anlamıyla Koç’un ilanına bir tepki duymamak Müslüman olmakla çelişir. Her Müslüman bu yaklaşımdan, bu tarzdan bugüne kadar nefret etti hâlâ da nefret ediyor. Sancaktar’ın yaptığı sadece bu tepkiyi yansıtmak olmuştur. 10 Kasım ya da farklı gerekçelerle Müslüman bir toplumu açık bir şekilde bir şahsa putlaştırma ve bir şahsın önünde bu tür duygulara, bu tür törenlere sürükleme, cahilliğin en koyusudur. Bu hastalıktan kurtulmadıkça gerçekten de bu ülkenin Müslümanlık iddiası sürekli yara almaktadır” ifadesinde bulundu. 

HABERE YORUM KAT

4 Yorum