1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Katillerle ticaretten geriye kalan utanç
Katillerle ticaretten geriye kalan utanç

Katillerle ticaretten geriye kalan utanç

Ersin Çelik, Siyonist çete ile ticaret iddialarından geriye kalan mahcubiyete dikkat çekiyor.

25 Şubat 2024 Pazar 13:00A+A-

Ersin Çelik / Yeni Şafak

Ne borçmuş arkadaş!

Tahmin ediliyordur ki; Meral Akşener’in iç sesinden böylesi hayretler yükseliyordur. Çünkü Özgür Özel, çıktığı canlı yayında CHP’ye borçlu olduğunu söyleyip, ödemesini istedi. Nazikçe ama kaba bir beklenti içinde “abla tut sözünü, öde borcunu” dedi.

CHP ile İYİ Parti arasında herkesin bildiği bir alacak-verecek hesabı var. Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçici olarak İYİ Parti’ye gönderdiği ve “15’liler” diye anılan o vekiller kısa süre sonra partilerine geri dönmüştü. CHP’nin açtığı “hesap” ise açık kaldı. Akşener de daha Altılı Masa ayaktayken, 2022’nin Ekim ayında konuk olduğu bir programda, “CHP’ye borcumuzu 31 Mart’ta ödedik, hatta alacaklı hale döndük” demişti. Lakin görülüyor ki CHP borç defterini karalamamış ve Özgür Özel yeniden açarak kalan küsuratı yani Balıkesir’i istiyor.

Gerçekten de ne borçmuş, öde öde bitmiyor. Gerçi her şart ve koşulda “alacaklı olma siyaseti” CHP’nin fıtratında var. Öyle bir anlayış ki; bu ülkede herkes her şeyini CHP’ye borçlu sayılıyor. Mustafa Kemal’in Cumhuriyet’in ilanından 9 gün sonra kurduğu “Halk Fırkası” zamanla CHP’ye dönüştü ve sonrasında o alacak defteri hiç kapanmadı. Mesela çok partili sisteme geçildikten ve 1950’den sonra tek başına iktidar olamasalar da bugün elde edilen tüm kazanımlar, atılımları, dev yatırımları, teknolojik gelişmeleri sorarsınız CHP’lilere göre CHP’ye borçluyuz. Atatürk sonrası CHP’yi yönetenler her seferinde sermayeden yedikleri için, sıkıştıkça borç defterlerini açtılar. Güçleri yetmeyince tahsilatı askere yaptırdıkları da oldu, “rejim elden gidiyor yaygarasıyla” kartel medyasına makbuz kestirdikleri de…

CHP’nin kodlarında hep bir alacaklı olma üstenciliği var olmasına var da Özgür Özel’inki biraz “küçük esnaf hesabı” oldu. Tabanı ve seçmenleri, bilhassa İstanbul’un kaybedilmemesi için İYİ Parti ile yeniden ittifak zemini oluşturmasını beklerken, bunda muvaffak olamayan

Özgür Özel Balıkesir’in derdine düştü. Borcu harcı, alacak-verecek meselesini bir kenara bırakalım. Bir genel başkan, alacaklı da olsa borcunu böyle ister mi? Neymiş Akşener, adayları Ahmet Akın’a jest yapacakmış. İsteme biçimi, yaptığı göndermeler “şık” değil bir kere. CHP’liler genel başkanlarının düştüğü durumdan, seviyesizlikten çok rahatsızlar elbette. Sosyal medyada dile getirilen o samimi tepkilerden, başların öne eğildiği anlaşılıyor. Çok değil üç ay önce büyük bir heyecanla değişim ateşini yakanlar dahi, “ne günlere kaldık” diyorlar. Özgür Özel’in coşkusu düşük konuşmalarıkendi kendini alkışlamalarıamigo gibi slogan attırmaları, partililere istikamet göstermeleri… Yaprak bile kıpırdatmıyor. Sıfır heyecan bir CHP. Genel Başkan özel ise “Bari Balıkesir’i bize verin” derdinde.

Borç da borç. Meral Akşener ne yapsın? Kemal Kılıçdaroğlu’na saygısından, geçmişteki hukuka riayet ederek susuyor muhtemelen. Nereye kadar sabredeceğini kestirmek ise mümkün değil.

***

İSRAİL’E TİCARETİN ZARARI

Gazze’deki soykırımın günlerini saymaktan utanır olduk. Dünya İsrail karşısında çaresizliğini ilan etti. Amerika’nın kurduğu düzen içten içe çürüse de zamanında herkese diz çökerttiği için kimse tek başına karşılarına dikilemiyor. Gazze’de bebekler, gıdasızlıktan ölüyorlar. İsrail soykırımın tüm aşamalarını uyguluyor. İçeriye bir çuval unu bile sokmaktan aciziz ve sefaleti canlı canlı izliyoruz. Bu arada İsrail tüm dünya ile ticaretine devam ediyor. Halkını tıka basa doyuruyor. Tedarikçi ülkelerden biri de maalesef Türkiye. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin ocak ayı verilerine göre, Türkiye’den İsrail’e ihraç edilen gıda maddelerinde artış olmuş. Gazze’de çocuklar açlıktan ölürken İsrail ile ticaretin devam etmesi izaha muhtaç hal aldı. Mesela o ürünlerin önemli bir kısmının Batı Şeria ve Kudüs’teki Filistinlilere gittiği söyleniyor. Biz de buna inanmak istiyoruz. Ticaret, mecburen ve yıllardır kağıt üzerinde İsrail’e yapılıyor. Bunu da biliyoruz. Lakin 7 Ekim’den beri ne ihracat yapan firmalar ne de ticaret kuruluşları bu alış-verişin müşterilerinin kim olduğuna net bir açıklık getirmedi. Gelinen aşamada ise kamuoyunda alttan alta yükselen tepki var. Kırgınlık ve küskünlük var. Önümüz Ramazan. Harabeye dönen Gazze’de durum her geçen saat ağırlaşıyor. Özel sektör ticaretini yapıyor, buna karşın hükümet ve devlet mani olmamakla eleştiriliyorMahcubiyetini ise elinden bir şey gelmeyen ve “Gazze” diye feryat eden duyarlı insanlar yaşıyor. Tablo bu.

HABERE YORUM KAT

6 Yorum