1. HABERLER

  2. İSLAM DÜNYASI

  3. SURİYE

  4. HTŞ'den Esed Rejiminin Ateşkesine Cevap: Başaramadınız!
HTŞ'den Esed Rejiminin Ateşkesine Cevap: Başaramadınız!

HTŞ'den Esed Rejiminin Ateşkesine Cevap: Başaramadınız!

Suriye’deki direniş örgütlerinden Tahrir’uş Şam yayınladığı açıklama ile Rusya ve Esed rejiminin Hama’nın kuzeyine ve İdlib’e yönelik saldırılarının başarısızlığa uğradığını ve ateşkes talebinin bunun sonucu olduğunu belirtti.

02 Ağustos 2019 Cuma 21:43A+A-

Heyet Tahrir’uş Şam Suriye’de ilan edilen ateşkes üzerine bir bildiri yayınladı. Bildiride ateşkes ilanın, bir süredir sürdürülen hayali zafer propagandasına rağmen 90 günden fazladır kurtarılmış Özgür Kuzey'e yönelik saldırıların hezimetle sonuçlandığının, rejim ve müttefikleri Rusya ile İran’ın yenilgiyi itiraf ettikleri anlamına geldiği belirtildi.

Heyet Tahrir’uş Şam’ın açıklaması:

“Hamd alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Salatların en faziletlisi ve selamların en kamil olanı nebimiz Muhammed’e, ailesine ve tüm ashabı üzerine olsun.

90 günden daha fazla bir süreden beri Özgür Kuzey'e yönelik başlattığı askeri hamleden sonra, dün mücrim rejim başarısızlığını ve kırıldığını ilan ederek ateşkes açıklamasında bulundu. Lütuf sadece Allah’tandır.

Mücrim rejim sekiz yıl boyunca benzeri görülmemiş bir vahşetle Suriye devrimine karşı gerçekleştirdiği sözde zaferini büyütmek için propagandalarda bulundu. Bu süreçte harabeye dönmüş ve halkı göç etmiş köyleri ele geçirmek için türlü kimyevi silahlarla ve varil bombalarıyla masum sivilleri hedef aldı. İşgalci Rusya ise rejimin siyasi yeterlilik kazanması ve uluslararası toplumun kucağına geri dönebilmesi için mekikler dokudu. Bu kavramlar ve adımlarla mücrim rejim kendi halkına ve tüm dünyaya yeterli olmadığını ve özgür kuzeye yönelik düşüncesizce bir hava ve kara harekatı başlattığını ispat etti. Mücrim rejimin gücünün kırılganlığı, “yanık yer” siyasetini benimsemeden hiçbir ilerleme kaydedemediği ve İran ve Rusya’ya bağlı dağınık milis çetelerini idare etmenin dışında bir şeye sahip olmadığı herkes için açığa çıktı. Allah’ın fazlı ile artık ülkenin tümünü ele geçirmesi erişilmesi çok zor olan bir hayale dönüşmüş bulunmakta. Cürümleri ne kadar çoğalsa ve uluslararası ve yapısal destekçileri ne kadar artsa da artık Suriye devrimi mücrim rejimin aşamayacağı bir seviyeye gelmiştir.

Mücrim rejim ve müttefiki işgalci Rusya bu barbar saldırılarında sivil ve insani yapıları ve sağlık birimlerini hedef almasının yanında köy ve kasaba halklarını sistematik olarak göçe zorlamıştır. Düzenlenen son askeri hamle sürecinde evlerinden göç edenlerin sayısı 400 bine ulaşmış bulunmaktadır. Kuzey Hama kırsalına yönelik başlatılan bu askeri hamle beklenilenin aksine devrim ruhunun geri dönmesi; saldırının kırılması ve geri püskürtülmesi için devrimci askeri ve sivil tüm güçlerin omuz omuza verip seferber olması ile sonuçlanmıştır. Askeri gruplarla birlikte Hey’et Tahriru’ş-Şam geçen 90 gün içerisinde fedakarlık, sebat ve atılganlıkta güzel örnekler sergilemiştir. Yıpranmış rejimin hayalleri özgür kuzeyin kapılarında yok olmuştur. Bundaki en büyük rolü ise, sivil faaliyetler, halkımızın sabrı, sebatları, duaları, can ve mallarıyla direnişe katılımları oynamışlardır.

Geçenler üzerine tutumumuzu açıklıyor ve aşağıdaki hususları tekit ediyoruz:

1- Mücrim rejimin devrilmesi, esirlerin özgürleştirilmeleri ve mültecilerin ve göçmenlerin köylerine ve beldelerine güvenli bir şekilde geri dönmeleri uğruna çalıştığımız ve fedakarlıkta bulunduğumuz devrimimizin en önemli hedeflerindendir. Gücümüz yettiğince hanif olan dinimizin öğretileri çerçevesinde meşru olan siyasi ve askeri vesilelerin tümüyle halkımızı ve topraklarımızı himaye etmeye çalışacağız.

2- Özgür kuzey köy ve şehirlerine yönelik her hangi bir bombardıman ya da saldırı tarafımızdan ateşkesin sonlanması ve karşılık verme hakkının doğması ile sonuçlanacaktır.

Son olarak: Kendimize ve mücahidlerimize, lütfun sadece Allah’a nispet edilmesini, sonra özgür kuzey savaş cephelerinde ihtiyat, tedbir ve uyanıklığın sürdürülmesini öğütlüyoruz. İhanet, bu mücrim rejimin ve müttefikinin bir sıfatıdır. Hiçbir şekilde onlara güven olmaz. Allah’ın gücü ve kuvveti ile bizden sertlik ve kötü sonlarının dışında bir şey görmeyeceklerdir.

Hamd alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.

Zilhicce gecesi 1440 h. / 2 Ağustos 2019"

HABERE YORUM KAT

1 Yorum