YAŞ atamaları sırasında ortaya çıkan krizin bir benzeri, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK), adli ve idari yargı 2010 yaz kararnamesine ilişkin çalışmalarında yaşanıyor.

Kurulun yargı kökenli üyelerinin Adalet Bakanlığı'nın Yaz Kararnamesi'ni "korsan listeyle delmeye çalıştığı ve kriz nedeniyle kararnamenin bu hafta tamamlanamayacağı ileri sürülüyor.

Toplantılarda yargı kökenli üyeler, Ergenekon Davası'na bakan hâkim ve savcıların yanına 'takviye hâkim' atanması ve Savcı Zekeriya Öz'ün derecesinin yükseltilerek görev yerinin değiştirilmesi konusunda ısrar ediyor. Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Bakanlık Müsteşarı Ahmet Kahraman'ın da, kurulun dünkü toplantısına yargı kökenli üyelerin "korsan kararname" çıkarmasını engellemek ve kararnamenin zamanında çıkarılmasını sağlamak için katıldıkları iddia ediliyor.

 

Cihaner Bursa'ya gidiyor

Ankara Hakimevi'nde devam eden toplantıda bazı HSYK üyelerinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı için Ergenekon sanığı Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'i önerdiği, Bakan Ergin'in de bu talebi dünkü toplantıda kesin bir dil ile geri çevirdiği öğrenildi. Adli kaynaklardan edinilen bilgiye göre, kurul üyeleri Bakan Ergin'le Cihaner'in Bursa'ya atanması konusunda mutabakata vardı.

Bakan Ergin'in 'takviye hâkim' önerisine karşı çıktığı ve Sincan hâkimi Osman Kaçmaz'ın görev yerinin değiştirilmesini istediği de iddia edildi.

 

Ankara'ya Zeki Yiğit'i önerdi

Sadullah Ergin'in yaklaşık sekiz aydır boş olan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı için ise kamuoyunda Habur Mahkemeleri olarak bilinen, Mahmur Kampı'ndan gelen PKK'lıların yargılanması için kurulan mahkemelerin organizatörü Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Zeki Yiğit'i önerdiği öğrenildi.

 

'HSYK keyfi uygulama yapıyor'

HSYK'daki atama krizini Taraf'a değerlendiren Demokrat Yargı Derneği Genel Sekreteri Kemal Şahin, şunları söyledi: "HSYK'nın yapısı 13 Mayıs 1981'de yani 82 Anayasası'ndan önce çıkarılan bir kanunla oluşturuldu. Bu yapıyı oluşturan beş general hukuka ve hukukçulara inançlarının zayıflığından dolayı kendi atadıkları müsteşara altın oy hakkı vermişlerdir.

Kurulda hâkim ve savcıların atanması için herhangi bir puanlama sistemi veya objektif bir kriter yok. Kim daha çok kulis yaparsa, kim daha çok itaat eder saygılarını sunarsa onların ataması yapılır. Kurul üyeleri, atamaların belirli ilkelerle yapıldığını öne sürüyorlar ancak ilke dedikleri keyfi uygulamalardan başka bir şey değil. Arşiv kayıtları kamuoyu ile paylaşılsa atamaların nasıl yapıldığı konusunda birçok skandal da gün yüzüne çıkmış olur."

(Arzu Yıldız / Taraf)