
Gazze'deki “yardım noktası” görüntüleri Nazi kamplarını çağrıştırıyor
Soykırımcı İsrail yönetiminin desteklediği "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nın kontrolündeki dağıtım noktasından gelen görüntüler, sosyal medya kullanıcıları tarafından Nazi toplama kamplarında çekilen sembol bir fotoğrafa benzetildi.
ABD ve İsrail destekli söz konusu vakfın Gazze'de bugün yardım dağıtımına başladığını duyurmasının ardından skandallar peş peşe gelmeye başladı.
Yardım noktasında görevli ABD'li şirketin güvenlik görevlileri bir koli gıda almak için saatlerce bekleyen binlerce Filistinliyi dağıtmak için havaya ateş açtı.
Kilometrelerce yol teperek yardım almak için bölgeye gelen binlerce Filistinli, panikle elleri boş bölgeden ayrılmak zorunda kaldı.
Dağıtım noktasında yardım almak için sıra bekleyen Filistinlilerin havadan çekilmiş fotoğrafı sosyal medyada dolaşıma sokuldu.
Fotoğrafta, çok sayıda Filistinlinin kafes şeklindeki tel örgülerle ayrılmış bölümlerde bekletildiği görülüyor.
Bu fotoğraf, sosyal medya kullanıcıları tarafında Polonya'daki Auschwitz toplama kampında 1945'te çekilmiş bir fotoğrafa benzetildi.
Tel örgüler arkasında yardım bekleyen Filistinlilerin görüntüsü paylaşıldı
Yardım noktasına ulaşmak için tel örgüler arkasında bekleyen binlerce Filistinlinin görüntüsü de sosyal medyada paylaşıldı.
Görüntüde, dağıtım noktasında görevli olduğu düşünülen yüzü maskeli bir kişi kameraya yansıyor. Arka planda ise binlerce Filistinlinin yardım noktasına geçmek için tel örgüler arkasında beklediği görülüyor.
Binlerce Filistinli tel örgü arkasında bir koli yardım alma umuduyla beklerken, maskeli kişinin kalabalığa eğlenircesine eliyle işaretler yapması dikkati çekiyor.
Sosyal medya kullanıcıları, yardım almak için tel örgüler arkasında bekleyen Filistinlilerin görüntüsünü toplama kamplarına benzeterek tepki gösterdi.
Musab Ebu Taha, isimli kullanıcı görüntüleri, "Toplama kampı. 86 gün boyunca açlık çeken insanları aşağılamak. Bu dünyanın utancı." mesajıyla paylaştı.
Sana Said isimli kullanıcı da mesajında, "Gazze İnsani Yardım Fonunun bir parçası olan ABD'li bir paralı asker, açlıktan ölmek üzere olan Filistinlilerin yiyecek dağıtımı için bir toplama kampına toplanması sürecini yönetiyor." ifadelerine yer verdi.
BM: Gazze'deki yardım noktalarından gelen görüntüler yürek parçalayıcı
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, New York'taki BM Genel Merkezi'nde düzenlenen günlük basın toplantısında Orta Doğu'daki gelişmelerle ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
Genel Sekreter Sözcüsü Dujarric, "Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından kurulan dağıtım noktalarından birinin etrafından gelen videoyu izliyoruz ve açıkçası bu görüntüler en hafif tabirle yürek parçalayıcı." ifadesine yer verdi.
BM ve yardımcı kuruluşların, "çaresiz bir nüfusa (Filistinlilere) yardım ulaştırmak için" BM üyesi devletler tarafından desteklenen, "ayrıntılı, ilkeli ve operasyonel olarak sağlam" bir plana sahip olduğunun altını çizen Dujarric, bu tür bir insani yardım operasyonunun, kıtlığı önlemek ve tüm sivillerin ihtiyaçlarını karşılamak için elzem olduğunu vurguladı.
Stephane Dujarric, İsrail'in, Gazze Şeridi'nde devam eden bombardıman ve top atışlarının siviller üzerinde "korkunç bir etki yarattığını" belirtirken, söz konusu bölgede son 24 saatte onlarca kişinin öldüğünü ve 150'den fazla kişinin yaralandığını ifade etti.
Dujarric, "Pazar gecesi, Gazze'nin doğusundaki El-Deraj'da yerinden edilmiş insanlara barınak sağlayan bir okul vuruldu. Saldırıda çıkan yangında kadınlar ve çocuklar dahil 36 kişinin öldüğü, cesetlerin çoğunun ciddi şekilde yandığı bildirildi." dedi.
İsrail'in yeni tahliye kararı bölgenin yüzde 40'ından fazlasını kapsıyor
Dujarric, İsrail'in devam eden bombardımanı ve yeni tahliye emirlerinin Gazze Şeridi'ndeki siviller üzerinde etkileri olduğu konusunda uyarırken, yeni tahliye kararının bölgenin yüzde 40'ından fazlasını kapsadığını belirtti.
İsrail'in saldırılarının binlerce kişiyi kaçmaya zorladığını söyleyen Dujarric, "Dün İsrail tarafından, Refah, Han Yunus ve Gazze'nin merkezinde yaklaşık 155 kilometrekarelik alanı kapsayan ve 60'tan fazla mahalleyi etkileyen başka bir yerinden etme emri çıkarıldı." dedi.
Bu alanın, Gazze Şeridi'nin yüzde 40'ından fazlasına denk geldiğini söyleyen Dujarric, İsrail'in mart ayında Gazze'ye saldırılarını yeniden başlatmasından bu yana, 632 binden fazla Filistinlinin bir kez daha yaşadığı yerleri terk etmek zorunda kaldığının tahmin edildiği bilgisini paylaştı.
Dujarric, Gazze'ye yardım konvoylarının ulaşması için tüm sınır geçişlerinin açılması çağrılarını tekrarlayarak, "Uluslararası hukuka saygı duyulmalı ve insani operasyonlar daha fazla gecikmeden etkinleştirilmelidir." dedi.
Netanyahu, aç bıraktıkları Filistinliler'e yönelik insanlık dışı görüntüleri geçiştirmeye çalıştı
Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre, Netanyahu, İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından Batı Kudüs'te düzenlenen Uluslararası Antisemitizmle Mücadele Konferansı'nda konuştu.
Başbakan Netanyahu, konferansta, BM ve uluslararası yardım kuruluşlarının fotoğraf, video görüntüleri ve raporlarını görmezden gelerek Gazze'de açlık politikası uygulamadıklarını iddia etti.
Yardım dağıtımı sırasında yaşananları "geçici bir kontrol kaybı" olarak nitelendiren Netanyahu, aç bıraktıkları Filistinliler'e yönelik dün basına yansıyan insanlık dışı görüntüleri geçiştirmeye çalıştı.
Netanyahu, Hamas'ın yardım paketlerini çalmaya çalıştığını da iddia etti.
Muhalefetteki İsrail Evimiz (Yisrael Beiteinu) Partisi'nin lideri Avigdor Lieberman ise sosyal paylaşım platformu X'e yaptığı açıklamada, Gazze'deki insani yardım dağıtım merkezinde yaşanan kaosun, "başarısız hükümetin doğrudan sonucu" olduğunu dile getirdi.
Gazze İnsani Yardım Vakfı, dün yaptığı açıklamada, Gazze sakinlerinin yardım dağıtım noktasına ulaşmada saatlerce gecikmelerle karşılaştığını iddia ederek, bunun Hamas'ın kurduğu engeller nedeniyle yaşandığını ve ekibin düzenli ve planlı bir şekilde geri çekilerek, küçük bir grubun yardım almasına olanak sağladığını ileri sürmüştü.
Ancak Gazze'deki hükümetin medya ofisinin Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, "Vakfın açıklamalarında yer alan asılsız iddialar karşısında derin şaşkınlığımızı ifade ediyoruz." denildi.
İddiaların, "Filistinli direniş gruplarının sözde güvenli dağıtım alanlarına erişimi engellediği suçlamasıyla ilgili" olduğu aktarılan açıklamada, "Direnişin engeller oluşturarak vatandaşların yardıma erişimini engellediği iddiası, gerçeklikle hiçbir ilgisi olmayan tamamen uydurmadır ve insani tarafsızlık iddiasında bulunan bir kurumun söyleminde tehlikeli bir sapma teşkil etmektedir." ifadesine yer verildi.
Medya ofisinin açıklamasında, saha raporları ve bizzat İsrail medyasının da belgelediği gerçeğin yardım dağıtım sürecinde yaşanan gecikme ve çöküşün gerçek nedeninin trajik kaos olduğu vurgulandı.
Kaosun, İsrail yönetimine bağlı aynı şirketin tampon bölgeleri kötü yönetmesi ve bunun sonucunda kuşatma ve açlık baskısı altında hayatta kalma mücadelesi veren binlerce aç insanın akınına uğraması nedeniyle yaşandığı kaydedilen açıklamada, devam eden soykırımı örtbas etmekten, ahlaki ve yasal olarak Gazze İnsani Yardım Vakfı ve İsrail sorumlu tutuldu.
Eleştirilerin hedefinde
Bu yılın şubat ayında İsviçre'nin Cenevre kentinde "kar amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü" olarak kurulduğu söylenen "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nın arkasında ABD ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv ve Washington yönetimleri bulunuyor.
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze'deki Filistin hükümeti bu vakfın Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor.
Uluslararası basında çıkan haberlere göre, bu vakıf sayesinde Gazze'ye yardımlar konusunda BM ve diğer bağımsız yardım kuruluşlarının saf dışı edilmesi amaçlanıyor.
İsviçre'nin Cenevre şehrinde kurulan vakıf, ABD tarafından "bağımsız" olarak değerlendirilmesine rağmen, kuruluşun İcra Direktörü Jake Wood, açılış töreninden bir gün önce istifa ettiğini duyurmuştu.
Wood, yardım planını hayata geçirmenin "insani ilkelerle bağdaşmadığını" ve "tarafsızlık, insanlık ve bağımsızlık gibi temel prensiplerden taviz verilemeyeceğini" ifade etmişti.
HABERE YORUM KAT