Abdullah Buldur / Haksöz Haber

Özgür-Der Ankara Şubesi “Ramazanlar Sürecinde Gazze ve Suriye” konusunu Hamza Türkmen’in sunumuyla gerçekleştirdi.

Hamza Türkmen, dernek salonunda düzenlenen programda, dinleyicileri selamlayarak konuşmasına başladı.

Ramazan ayının bir muhasebe ve tefekkür ayı olduğunu vurgulayan Türkmen, bu vesile ile Gazze ve Suriye tecrübelerinin muhasebesi ve tefekkürü çerçevesinde bir konuşma yaptı.

Devrimden sonra yaptıkları Suriye ziyaretinde Sednaya Hapishanesine gideceklerini söylediklerinde bir Suriyelinin “Suriye’nin hepsi hapishaneydi, siz Sednaya İşkencehanesine gideceksiniz” dediğini aktaran Türkmen, devrim öncesi Suriye’nin durumu hakkında bilgi vererek süreci özetledi.

Hem Suriye hem Gazze deyince akla gelen öncülerden İzzettin Kassam’ın “Önemli olanın zafer elde etmektense cihad ruhunu yeşertmek olduğu” yönündeki sözlerine dikkat çeken Türkmen, iki bölgede de bu ruhun yeşertildiğini ve zaferler elde edildiğini söyledi.

Bedir zaferinden sonra Uhud ve Hendek savaşlarının yaşandığını hatırlatan Türkmen, zaferi korumanın zaferi elde etmek kadar zor olduğunu, Suriye’de de gerek Lazkiye-Tartus civarındaki rejim kalıntılarının, gerek İsrail tarafından kışkırtılmaya çalışılan Dürzi bölgesinin gerekse de PYD kontrolündeki bölgelerin zaferin korunması yönünde barındırdığı potansiyel tehlikeleri vurguladı.

Ümmetten ulusa geçişle ifade edilen ve Seyyid Kutub’un cahiliyye olarak adlandırdığı, vahyin belirleyiciliğinin olmadığı bir düzeni işaret eden mevcut düzenin tekrar vahiyle buluşarak değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Türkmen, Gazze ve Suriye tecrübelerinin ulustan ümmete geçmek için gereken tohumu bağırlarında taşıdığını ifade etti.

Bu bağlamda Menar’dan Tercümanül Kuran’a, Şihab’dan Sıratı Müstakime İslamcılığın yüzyıl önce ürettiği birikimi ve çabaları hatırlatan Türkmen, Türkiye’deki tevhidi uyanış süreci ile Gazze ve Suriye tecrübelerinin bu birikimle bağına dikkat çekti.

Hamas’ın kuruluşunu takip eden yıllarda azmi ve eğitimi kuşanan bir sabırla yol aldığını, açtıkları mescitler ve buralarda yapılan kavram dersleri ile, güvenlikten tıbba, basından şura temelli askeri birimlere kadar inşa ettikleri pek çok kurum ile halkla iç içe geçtiklerini ve halkı yetiştirdiklerini vurgulayan Türkmen, Gazze’nin İslam dünyasının en eğitimli beldesine dönüştürüldüğünü, sonrasında gelen silahlı mücadelenin böyle sağlam bir zemin üzerinden yükseldiğini ifade etti.

Yine aynı şekilde Ahmed Şara’nın kişisel serüveni ve Suriye muhalefetinin 13 yılı aşan süreci üzerinden aktardığı anekdotlar ile Suriye’deki mücadelenin arınmasına, tekâmülüne dikkat çeken Türkmen, orada da zaferin gittikçe olgunlaşan bir zemin üzerinde yükseldiğini ifade etti.

Program soru-cevabın ardından sona erdi.