1. YAZARLAR

  2. Duran Kömürcü

  3. Cumhuriyet’ten kesitler
Duran Kömürcü

Duran Kömürcü

Yazarın Tüm Yazıları >

Cumhuriyet’ten kesitler

02 Ağustos 2010 Pazartesi 13:34A+A-

Cumhuriyet tarihtir ve o tarihi yazan da Mustafa Kemal’dir.

Tarihin başlangıcı ile sonu farklıdır. Başlangıcı milletin dini inanç, örf ve adetine bağlılıkla başlamış, sonu da batılılıkla bitmiştir.
Başlangıcı Erzurum Kongresi’ni kabul edersek, kongrenin açılışında, Mustafa Kemal delegelere:
“En son dileğim odur ki tanrı sevgili peygamber hürmetine bu kutsal ülkenin sahibi ve savunucusu İslâm dininin kıyamete kadar koruyucusu olan ulusumuzun, saltanat makamını ve yüce hilafeti korusun. Kutsal değerlerimizi düşünmekle yükümlü heyetimizi başarılı kılsın.”
Kayseri’ye girişinde müftü İsmail Hakkı uzun bir dua yapmış, Allah’tan muvaffak olmasını dilemiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış tamiminde:
1) Allah’ın izni ile Nisan’ın 23. günü Cuma Namazı’nı müteakip Büyük Millet Meclisi açılacaktır.
2) Büyük Millet Meclisi’nin açılış günü Hacı Bayram Camii şerifinde Cuma Namazı eda olunacak envar-ı Kur’an ve salat’tan istifade olunacaktır.
3) Mezkur günün haysiyetini teyid için bugünden itibaren merkez vilayetinde vali beyefendinin heyetler tertibi ile hatim ve Buhari Şerif tilavetinde başlanacaktır.
Hacı Bayram Camii’nde kılınan Cuma Namazı’ndan sonra, kurbanlar kesilmiş, dualarla meclis açılmıştır. Yunanlılarla mücadelesi sürerken; İstiklal mücadelemizde inayetini Türk milletinden esirgemeyen Cenab-ı Hakk’a hamdü sena etmiştir. 1923’deki bir konuşmasında:
“İslâm alemi, dini hükümlere uygun hareket etmediği için kötü akıbetlere maruz kalmıştır. Alem-i İslâm hakikati diniye dairesinde Allah’ın emrini yapmış olsaydı bu akıbete maruz kalmazdı.”
İlk meclisin açılışında dua ve salatlarla beraber Mehmet Rıfat, Mustafa Hilmi, Mehmet Hulusi, Mehmet Vehbi, Musa Kazım, Abdulhalim efendiler gibi altmış yetmiş sarıklı hoca vardır.
Şeyh Ahmet Sunusi ve Mehmet Akif, cami cami dolaşarak Kurtuluş Savaşı’nı anlatmışlardır. Mehmet Akif’in Kastamonu hutbesi çoğaltılarak bütün İslâm alemine dağıtılmıştır.
Şeyh Ahmet Sunusi:
“Siz İslâm’ın gözbebeğisiniz. Siz Allah’ın tevfikine mazhar bir milletsiniz. Muhakkak galibiyet İslâm’ındır. Fetih ve zafer yakındır” dua ve yakarışları bütün beldeyi sarmıştır. Hindistan’dan gelen, 1 milyon 35 bin 608 lira yardıma teşekkür için; Mustafa Kemal:
“Bu vesile ile inneme’l-mü’minüne kavli celilinin fiili eserleriyle teyid ettiklerinden dolayı nezdi bârı ve peygamberi de teşekküre değer kimseler olduğunu ilan ederim.”
Ve nutkun sonunu dua ile bitirince; Mazhar Mufit’in:
- Paşam nutkunuzun sonunu müftü efendilerin duası gibi bitirdiniz.
Mustafa Kemal Paşa:
- Maksadınızı anlıyorum. Anlıyorum ama, şimdiki görevimiz halkı; vatanı ve tutsak padişahı kurtarmaya çalıştığımıza inandırmaktan ibarettir.
Hocalar hakkındaki bir soruya da:
- Ben hocaları sevmem. Yalnız camide namaz kıldıranların sarık sarmaya hakkı yoktur. Namaz kıldırabilmek için sarığın lüzumu da yoktur. Bu millette yoktur.
Sonucu ise: Cumhuriyet’in kurulması, anayasadan İslâm kelimesinin çıkması, devrimler ve devrimler... Ve ezanın Türkçeleşmesi, Kur’an’ın Türkçe okunması, Yerebatan ve Sultanahmet Camii’nde Türkçe Kur’an okunması, Tanrı uludur nidaları ile yetmiş bin kişiye Kur’an ziyafeti.
Şerafettin Yaltkaya’nın cenaze namazını kıldırması, Atatürk’ün hafızı Yaşar Okuyan’ın “Tanrı uludur, Tanrı uludur” nidaları arasında Allah’dan rahmet dilemesi ve geriye kalan Türkiye Cumhuriyeti.
Cumhuriyet’ten kesitleri kısa kısa anlatmaya çalıştık. Sürçü lisan oldu ise affola.

VAKİT

YAZIYA YORUM KAT