28 Şubat sürecinde doğuştan kazandıkları hakları ellerinden çalınan dindar hanımlar, Türkiye Kadınlar Birliği aracılığıyla darbeciler hakkında suç duyurusunda bulunacaklar.

28 Şubat mağduru hanımlar, Anayasa değişikliği paketinin kabulünün ardından 28 Şubat darbesinin mimarlarından hesap sormak için harekete geçiyor. 28 Şubat sürecinde doğuştan kazandıkları hakları ellerinden çalınan dindar hanımlar, Türkiye Kadınlar Birliği aracılığıyla, darbeciler hakkında suç duyurusunda bulunacaklar.

JAKOBENLERE MAHKEME YOLU

28 Şubat sürecinde başörtüsünden dolayı birçok öğretmen ya görevinden alındı, ya da baskıyla istifa ettirilmek zorunda kaldı. Jakobenlerin başörtüsü zulmünü sürdürmek ısrarı, binlerce insanın hak gaspına uğramasına yol açarken, 28 Şubat sürecinde kendisinin çocuklara kötü örnek olduğunu iddia eden müfettişlere "Başörtüsü benim imanımdır" diyerek başını açmayacağını ifade eden ve bu yüzden sicili başarılarla dolu olmasına rağmen öğretmenlik mesleğinden ihraç edilen Ayşe Serap Şahiner, referandum sonrası suç duyurusunda bulunmak için harekete geçti.

DARBELERİN BİRBİRİNDEN FARKI YOK

Türkiye Kadınlar Birliği Başkanı olan Şahiner, geçici Anayasa değişiklik paketinin kabul edilmesinin ardından darbecilerin yargılanması için Türkiye'nin her yerinden suç duyurusu yapıldığını hatırlatarak, 28 Şubat'ın da 12 Eylül gibi, soygunların önünü açtığını, büyük ekonomik krizler doğurduğunu, sivil siyasete darbe indirdiğini, eğitim hakkını kısıtladığını, işçi, memur, esnaf, herkesi fişlediğini, hukuksuz fişlemeler sonucunda binlerce insanın haklarını elinden aldığını söyledi.

"MAĞDURİYETİN HESABINI SORMAK İSTİYORUZ"

Halkoylaması sonrasında '28 Şubat'a yargı yolu'nun açıldığını vurgulayan Şahiner, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in de, "Savcıların hareke geçmesinin önünde bir engel yok" dediğini belirtti. Büyük mağduriyetin hesabını sormak ve savcıları harekete geçirmek için suç duyurusunda bulunacaklarını açıklayan Şahiner, "Mağdur olan diğer kardeşlerimizi de bizimle birlikte hareket etmeye davet ediyoruz" dedi.

KIVRIKOĞLU, ÇEVİK BİR, ALEMDAROĞLU SERTER, GÜRÜZ, SAVAŞ VE ÖZDEN

Şahiner, 28 Şubat mağduru hanımlarla bir araya gelerek, haklarında suç duyurusunda bulunacakları isimleri ise şu şekilde sıraladı: "O gün haklarımızı hukuksuz bir şekilde elimizden alan bürokratlar başta olmak üzere, 28 Şubat'ın etkisi 1000 yıl sürecek" tehdidi savuran dönemin Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu, Sincan'da tankların yürümesinin ardından ise "Demokrasiye balans ayarı yaptık" diyen Emekli General Çevik Bir, başörtüsüne üniversitelerde geçit vermemek için her yolu deneyen eski Rektör Kemal Alemdaroğlu, ikna odalarını dizayn eden Prof. Dr. Nur Serter, üniversite giriş sisteminde değişiklik yaparak İHL ve meslek liselileri mağdur eden, 28 Şubat darbesini savunan eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz, sürecin en önemli aktörlerinden Vural Savaş, Yekta Güngör Özden ve dinini öğrenmek-öğretmek isteyenlere, başörtüsü kullananları 'kafes'e alanlar hakkında suç duyurusunda bulunmayı düşünüyoruz. Çalışmalarımız devam ediyor."

İLK DESTEK MAZLUM-DER'DEN

Vakit'e konuşan Mazlum-Der Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal da, 28 Şubat'ın yargı önüne getirilebilmesi için atılacak her türlü adıma destek vereceklerini söyledi.

HUKUKİ ENGEL VAR MI?

Eski Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek ise, "Suç duyurusu hazırlığında bulunanların genel olarak darbecilerden şikâyetçi olabilecekleri gibi, kendi özelinde mağdur olmuş, görevinden atılmış, hakları elinden alınmış kişilerin ayrıca suç duyurusunda bulunma hakları var. O gün haklarında soruşturma yapılamayan yetkililer hakkında, bugün suç duyurusunda bulunabilirler. Engeller tamamen ortadan kalkmıştır" dedi.

ASLAN DEĞİRMENCİ / VAKİT