HAKSÖZ HABER

Suriye Savaşı’nın başından beri birkaç ülke hariç dünyanın yaklaşımı baştan sona problemliydi. Esed katilini doğrudan karşısına almayan dünya devletleri Suriye halkının özgürlük talebini de görmezden geldi. Esed ise bu sessizliğin arkasına sığınarak katliam, tecavüz, kitlesel imha saldırıları gerçekleştirdi.

Son birkaç yıldır ise bazı Arap ülkeleri Esed’in meşruiyeti için ellerinden geleni yapmaya başladılar. Komik ve faydasız görüşmeler gerçekleştirerek kendilerince “barış tiyatrosu” oynuyorlar. Esed rejimiyle diyalogu sürdürmek amacıyla kurulan "Arap Bakanlar İrtibat Komitesi"ne üye ülkelerin dışişleri bakanlarının katılımıyla Mısır'ın başkenti Kahire'de düzenlenen toplantı sona erdi. “Suriye krizini” görüşmek üzere organize edilen toplantıya Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan, Irak, Lübnan ve Suriye'nin dışişleri bakanları ile Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt katıldı.

“Suriye krizini” denilen şey aslında Esed rejiminin sebep olduğu kriz. Kendi halkını yok etmek için elinden geleni yapan Esed sanki sorunun kaynağı değilmişçesine Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan, Irak, Lübnan krizi çözmek için rejim ile bir araya geliyor!

Toplantı sonrası açıklanan en komik karar ise mültecilerle alakalı. “Toplantı Suriye krizinin insani, güvenlik ve siyasi alanlardaki olumsuz yansımalarının çözümünde Arap liderlerinin rolünün güçlendirilmesi, Suriye’nin birliğinin korunması, terörden temizlenmesi ve Suriyeli mültecilerin güvenli bir şekilde geri dönüşü için uygun şartların oluşturulması çerçevesinde organize edildi”

Halbuki geçtiğimiz günlerde bizzat Esed katilinin kendisi Suriyeli mültecilerin geri dönüşü için Suriye’de uygun şartların olmadığını dile getirmişti.

Suriye halkının katili Esed yalanlarına devam ediyor!

“Dostlar alışverişte görsün” mantığıyla yapılan toplantılar sadece katillerin kendisini uluslararası kamuoyu nezdinde temize çıkarmasını sağlıyor. Sanki Suriyeliler varil bombaları sebebiyle değil de turistik gezi için Suriye’yi terk etmişçesine sorunun kaynağı ile “sorunu” konuşmak saçmalıktan başka bir şey değildir!