Almanya İçişleri Bakanlığı'nın basına sızan belgesinde yer alan, "Türkiye'nin silahlı örgütlere uzun yıllardır destek verdiği" yönündeki değerlendirmesi tartışmalara neden oldu.
Alman kamu yayıncılık kuruluşu ARD, İçişleri Bakanlığı'nın Sol Parti soru önergesine gönderdiği cevap belgesindeki 'gizli' ibareli değerlendirmeleri yayınladı. Belgede 'gizli' ibareli bölümde, AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mısır'daki Müslüman Kardeşler, Hamas ve Suriye'deki silahlı İslamcı muhalefete yönelik dayanışma ve destek eylemleri olduğu iddia edilmiş, "Ankara'nın özellikle 2011 yılından sonraki iç ve dış politikasının sonucu olarak Türkiye, Orta ve Yakındoğu bölgesindeki İslamcı örgütlerin merkezi eylem platformu haline gelmiştir" ifadesi kullanılıyor.
Hamas'ın 2013 yılından beri AB'nin terör örgütleri listesinde yer almasından dolayı ise belgenin içeriği, Alman kamuoyuna 'terörist örgütlere destek' şeklinde yansıdı.
İçişleri Bakanlığı'nın bu değerlendirmelerinde Alman dış istihbarat servisi BND'nin verilerinden yararlandığı bildirilmişti. Bakanlık, konuyla ilgili bir iletişim hatası olduğunu kabul ederek, ofis düzlemindeki bir yanlışlık sonucu nihai belgenin oluşturulması sürecine Dışişleri Bakanlığı'nın dâhil edilemediğini açıkladı.
Alman haber ajansı dpa'nın konuyla ilgili sorusuna İçişleri Bakanlığı'nın verdiği cevapta, "Sol Parti'nin soru önergesine yönelik cevabın söz konusu bölümü 'gizli' olarak sınıflandırıldığı için kamuoyu önünde içeriği ile ilgili değerlendirme yapılamayacağı' kaydedildi.
Almanya İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Dr. Johannes Dimroth ise yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu haberde, Sol Parti tarafından verilen soru önergesine cevabın yalnızca bazı bölümlerine yer verildiğini bildirmişti.
Gizlilik derecesine sahip olduğu için cevabın içeriğini kamuoyuyla paylaşamayacağını belirten Dimroth, Almanya İçişleri Bakanlığının ilgili dairesinde vuku bulan bir yanlışlık nedeniyle Dışişleri Bakanlığının görüşü alınmadan metne son şeklinin verildiğini kaydetmişti.
TÜRKİYE'DEN SERT TEPKİ
Dışişleri Bakanlığı, Almanya devlet televizyon kanallarından ARD'nin bir haberinde yer alan iddialara tepki gösterdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Almanya Federal İstihbarat Servisi'nin raporuna dayandırılan haberdeki iddialarla ilgili "Sayın Cumhurbaşkanımızı ve hükümetimizi hedef almak suretiyle bir süredir ülkemizi yıpratmaya çalışan çarpık zihniyetin yeni bir göstergesidir" değerlendirmesinde bulundu.
Açıklamada, ARD'nin haberinde atıfta bulunulan rapor hakkında, Almanya Federal Cumhuriyeti (AFC) makamlarından gerekli izahatın istendiği kaydedildi.
Bakanlık, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Bu iddiaların arkasında, Türkiye'yi hedef almayı sürdüren PKK terör örgütünün kanlı eylemleri dahil, terörle mücadelede çifte standartlı tutumları bilinen Almanya'daki bazı siyasi çevrelerin de bulunduğu aşikardır. Türkiye, kökeni ne olursa olsun terörün her türü ile samimiyetle mücadele eden bir ülke olarak, diğer ortak ve müttefiklerinden de aynı şekilde hareket etmelerini beklemektedir."
ALMAN SOL PARTİ: BELGEYİ BİZ SIZDIRMADIK
Sol Parti milletvekili Sevim Dağdelen, Alman İçişleri Bakanlığı'nın gizli Türkiye belgesine ilişkin açıklamada bulundu. Alman ZDF Televizyonu'na konuşan Dağdelen, gizli belgeyi kimin medyaya sızdırdığını bilmediğini söyledi. Federal İçişleri Bakanlığı'na soru önergesini veren Sol Parti'nin milletvekillerinden Dağdelen, belgeyi Federal Meclis Dışişleri Komisyonu üyelerine ilettiğini belirtti. Dağdelen, belgenin ayrıca Meclisin birçok idari birimine de ulaştığını kaydetti.
Dağdelen gizli belgede yer alan iddiaları, "Şaşırmadım. Uzun süredir zaten bunun haberleri çıkıyordu. Uluslararası basını izlemeniz yeterli" sözleriyle yorumladı. Silahlı İslamcıların Türkiye tarafından desteklendiğine ilişkin iddialar hakkında yeterince kanıt bulunduğunu belirten Sevim Dağdelen, "Önemli olan bundan bir sonuç çıkarılması. Alman hükümeti teröre hamilik yapan Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi biriyle işbirliğine gitmemeli" dedi.
ALMANYA'DA İKTİDARIN TEPKİSİ
İktidar ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) Meclis Grup Başkan Vekili Rolf Mützenich, "Frankfurter Rundschau" gazetesine verdiği demeçte, "İçişleri Bakanlığı Türkiye'nin Ortadoğu bölgesindeki İslamcı grupların eylem platformu haline geldiğini iddia ediyorsa, bu son derece önemli bir suçlamadır" dedi. Bakanlıktan elindeki bilgileri biran önce parlamentoya sunmasını isteyen Mützenich, Türkiye'den şiddet eylemlerinin merkezi olarak yararlanıldığı kesinlik kazandığı takdirde ikili işbirliğinin gözden geçirilmesi gerekeceğini ifade etti.
SPD'li Johannes Kahrs ise rapora Dışişleri Bakanlığının dahil edilmemesini eleştirdi. "Handelsblatt" gazetesine konuşan Kahrs, "Hata olur. Ama burada sanki bilinçli olarak yapılmış gibi" dedi. CDU'lu İçişleri Bakanlığı, belge hazırlanırken SPD'li Dışişleri Bakanlığı'nın dahil edilmemesini "iletişim hatası" olarak değerlendirmişti.
ALMANYA İLE YAŞANAN DİĞER GERİLİMLER
Türkiye ve Almanya ilişkilerinde son dönemde farklı başlıklarda gerilimler yaşandı.
Bu yılın başında, bir Alman komedyenin Erdoğan'la ilgili şiiri ve sonrasındaki hukuki süreçler iki ülke arasında gerilime neden olmuştu.
Alman parlamentosunun 1915 olaylarını soykırım olarak tanıması da gerilime neden oldu.
Türkiye'nin Alman milletvekillerine, İncirlik Üssü'ndeki Alman askerlerini ziyaretine izin konusu da iki ülke arasında tartışmaya neden olmuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, darbe girişimi sonrası Almanya'nın Köln kentinde yapılan darbe karşıtı mitinge video konferans yöntemiyle bağlanmasına izin verilmemişti. Türkiye bu duruma sert tepki göstermişti.