Süte Kesilmiş Bebeler…

Gülnur Aşçı kardeşimiz yeni şiirini okuyucularımızla paylaşıyor.

Gözlerimizi inanılmaz açarak açarak şaşkın şaşkın

Saçların dağılan yüreğine eş değer pörsüyen anında

Yoluyorum nasıl olsa yakışmıyor insanlığım

Tarıyorken her dişi ayrı ayrı kırılıyor hayatın

Ölü beden diyoruz minnacık, körpecik

Değiyor nasırlaşmış gülmeyen bu gönüllere

Her değdiği yerden acı ve acılar kulağa gelmiyor ses kesik

İçime biriktirdiği yaraların bir avazda çıkamayışı gibi yarım

Tırnaklarımı yoluyorum cilalı parlıyorlar attığım yerde

Altın buzağı önünde duran sızım gibi beklerken

Soluyorum kızgın Musa’nın soluğundan bir dem

Neye yarıyor? Nereye varıyor? Sessiz homurtum

Harun gelse yüreğe dokunup söylese ne çıkar

Geri gelir mi? yiten gövdeler yiten akıllar

Minik bir serçe gibi duran Akdeniz koylarında

Birbirimize susamış kelaynak kuşları gibiydik

Solgun bir bedende rahat döşekler mi biçiyorduk

Cenneti umuyorduk ve cehenneme çevrilen dünyanın

Soluğundan tutup fırlatıyorduk gezegenin en kuytu yerine

Nasıl bir ilençtir bu dur durak bilmiyor

Göz sağır yaptığı işinden haberi yok

Ağı bozulmuş, serçe küsmüş yok kimsenin haberi yok

Sırasıyla ruh beden ve kalp hepsi isyan bayrağında

İnadına bir kış uykusunda ünsiyetimiz boğuluyor

Dur dedim dursun istedim en sıkılgan günlerinde bile

Bu anları bilmeden geçip baktı öylece

Geçip baktık öylece Akdeniz koylarında

Süte kesilmiş bebelerin güleç ağızlarında

Gülnur AŞCI / Haksöz Haber

Kültür Sanat Haberleri

Filistinli esir yazar, Uluslararası Arap Romanı Ödülü'nü kazandı
Umran dergisinin Nisan 2024/356. sayısı çıktı
Üsküp yolları taştan
İsrail'in saldırılarında öldürülen Gazzeli Rim'in anısı çocuklar için kitaplaştırıldı
Şair Ali Emre: Şiir edebiyat ormanının en nadide ağacıdır