Sur Halkı Aylar Sonra Evlerine Dönüyor

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 6 mahallede uygulanan sokağa çıkma yasağının bazı bölgelerde kaldırılmasının ardından halk aylar sonra evlerine döndü.

Sur’daki çatışmalardan dolayı evlerini terk etmek zorunda kalan ailelerden bazıları, Çiçekçi ve Dabanoğlu Sokak’ta yasağın sabah sona ermesiyle 9 aydır hasretini çektikleri evlerine geri döndü.

Dönüş yapan ailelerden bazıları çatışmalardan dolayı kullanılamaz hâle gelen evlerini görünce büyük üzüntü yaşadı.

“Sur’da Yeniden Yaşamayı Çok İstiyoruz”

Evlerinin bulunduğu sokakta yasağın son bulduğunu öğrendikten sonra Sur'a geldiğini belirten Ali Analay, kendileri için büyük çaba harcayan yetkililere teşekkür etti.

Analay, devletin kendilerini mağdur etmeyeceklerine inandığını vurgulayarak, şöyle dedi:

“Evimize kavuşacağımız için çok heyecanlandık ama evin hâlini görünce moralimiz bozuldu. Binanın tamamını yakmışlar, kapılarını kırmışlar. Evimizin eski hâline getirilmesi için yetkililerden destek bekliyoruz. Sur'da yeniden yaşamayı çok istiyoruz. Beni dünyanın öbür ucuna götürseler de tekrar Sur'a gelirim. Burada doğduk büyüdük, burada da ölmek istiyoruz.”.

“Huzur Olsun Yeter”

Yaklaşık 62 yıldır Sur’da yaşadığını belirten Hasan Karabulut PKK’ya tepki göstererek, “Diyarbakır çok güzel bir memlekettir. Huzur olsun yeter. Ekmek soğan olsun bu başımızdan fazladır.” dedi.

Salih Atlı (85), ailelerin yanı sıra ilçe genelindeki tüm esnafın büyük zarar gördüğünü belirterek, şöyle konuştu:

“Bazı esnaf bu terör saldırlarından dolayı işyerini kapatmak zorunda kaldı. Bu yaşıma rağmen Sur'un havasını almak için dükkânıma geliyorum. 12 Eylül askerî darbesini de gördüm ama bu yaşanan saldırılar bizleri daha çok olumsuz etkiledi. Devletimiz binaları yıkıp yeniden inşa etse daha güzel olur.”.

Kaynak: AA

Gündem Haberleri

Netanyahu "barış anlaşması imzalanmasını" engelliyor
Provokatör Ümit Özdağ'ın beslemesinden Akit Medya'ya tehdit!
Kelime-i Tevhid bayrağına saldıran yaratık yakalandı
Yeniden Refah değil, sonradan Kemalizm!
İğrenç yaratıkların Kelime-i Tevhid'e kini bitmiyor