Hz. Muhammed’e Ayet/Mucize Verilmiş midir?

​​​​​​​Herhangi bir peygambere mucizelerin verilmesi veya verilmemesi onların değerini belirleyen bir faktör değildir. Zira bu daha çok peygamberlerin, muhataplarına yönelik bir olaydır.

Abdulhakim Beyazyüz’ün yorumu:

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. Yüce Allah’a hamd, resulüne selam olsun. Bu yazımızda ayet kavramının içerdiği mucize konusunu işlemeye devam edeceğiz. Geçen yazımızda genelde resullere mucize verilip verilmediğinin üzerinde durmuştuk. Bu yazımızda ise özelde Hz. Muhammed’e mucize verilip verilmediğinin üzerinde duracağız.

Bilindiği gibi geçen yazımızda mucizeyi ikiye ayırmıştık;

a-) Resullerin eğitim ve kalplerinin teskinine yönelik, yüce Allah’ın gösterdiği ve yaşattığı mucizeler.

b-) Bir kısım resullerin Allah’ın elçisi olduklarının bir delili olarak, halkın gözleri önünde gerçekleşen olağanüstü olaylarla desteklenmeleri.

Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimize birinci kısma giren bazı mucizeler gösterilmiş ve böylelikle yüce rabbimiz rahmetiyle, onun risalet görevini daha mutmain ve güçlü bir şekilde yapmasını sağlamıştır. Bu mucizelere şunları örnek gösterebiliriz;

1-) Hz. Peygamber’e Cebrail (a.s.) iki kez asli hüviyetinde gösterilmiştir:

“And olsun ki (Muhammed), onu (Cebrail'i) apaçık ufukta görmüştür.” (81/23) “And olsun ki, o, Cebrail'i bir başka inişte daha (aslî suretiyle) görmüştü.”(53/13)

2-) Hz. Peygambere İsra olayı yaşatılmış ve bu olağan üstü tecrübede, kendisine birçok mucizelere tanık olma lütfunda bulunulmuştur:

“Kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed'i) bir gece Mescid-i Haram'dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescidi Aksa'ya götüren Allah'ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.”(17/1)

Yazının Devamı …

İslam Düşüncesi Haberleri

‘Kim’liğimizi unutmadan…
Bir musibet olarak boşanma
Eskimeyen putlar
İtikaf bir kutlu arınış, inziva bir görevden kaçış
İmam-ı Azam Ebu Hanife’den davetçilere nasihatler