İsrail saldırılarında evleri yıkılan Gazzeliler, enkazdan topladıkları mevcut malzemelerle barınma alanlarını yeniden inşa ediyor. Saldırılarda yaşayan büyük yıkım Gazzeliler, inşaat malzemesinin gecikmesi nedeniyle ortaya çıkanlardan çıkardıkları demir, taş ve tahta eksikliği nedeniyle değerlendiriliyor.
Gazzeliler, ateşkesin ardından belirli aralıklarla bombardımanlarla yeniden hayata adapte olmaya ve yıkılan evlerini onararak başlarını sokacak bir yer inşa etmeye başladı.
10 Ekim'de İsrail ile Hamas arasında ateşkes imzalandı. Her ne kadar İsrail tarafından parçalanmış olsa da, ateşkes, saldırıların büyük oranda durmasını sağladı.
İsrail'in grafiklerinden bu yana savaş ortamında yaşamaya, düşüp yeniden kalkmaya alışmış olan Filistinliler, şimdilerde insanların en temel ihtiyaçları olan "başını sokacak yer" arayışına girdi.
Yaklaşan kış ve İsrail'in çadır ve konteyner gibi geçici barınakların girişine de izin verilmemesi nedeniyle bu arayış hız kazandı.
·Filistinliler, enkazlardan çıkardıkları tuğlalar ve çamurdan elde ettikleri sıvalarla "başlarını sokacak bir göz odası" inşa etmeye, bazı da geçim kaynağı olan işyerlerini tamir etmeye koyuldu.
Çadır yok, kış geliyor
Gazze'nin ülkesindeki Han kente dönen ve evleri ile iş yerlerinin yıkıldığını gören Filistinliler, bir nevi onun yerine sıfırdan başlamak için kolları sıvadı.
El-Mevasi bölgesinden Han Yunus'a dönen Fatin eş-Şair ve ailesi, küçük çocukların kışın soğuğundan ve yabani hayvanların saldırılarından korunmak istediklerini belirtti.
Şair, "Han Yunus'a döndük ve evi yıkılmış bulduk. Başımızı sokabileceğimiz bir yer inşa etmek için evin yıkıntılarından taş ve tuğla toplamaya başladık. Ama imkânlarımız çok sınırlı. Köpekler de leş yemeğe alıştığı için vahşileşti. Onlardan da korkar olduk. Bu köpekler gece geliyor ve korkuyoruz."dedi.
Savaş bitti mücadele devam ediyor
Saldırıların sona erdiğini, sıkıntıların devam ettiğini söyleyen Şair, şunları kaydetti:
"Yani aslında savaş bitmedi. Korku da devam ediyor, meşakkat de. İnsanlar daha özgür hareket etmeye başladı ama savaş tam anlamıyla bitmiş değil. Güvenlik var mı dersen, yok. Ya da hayatlarımız eski haline döndü mü, hayır.
Hayat çok zorlaştı. Ne doğru düzgün ulaşım vasıtası var ne yakınlarda kurulan bir pazar var. Bir şey alacak olsan dünyanın bir ucuna girmek zorundasın. Su haftada 1 ya da 2 defa geliyor. İçme suyu için çok uzun mesafe kat etmek lazım."
"Ülkemizi satmayız"
Savaşta kalbi kırılmayan kimsenin kalmadığını, herkesin çekeceği kadar çile ve acı çektiğini dile getiren Şair, tüm bu acılara rağmen topraklara olan bağlılıklarını şu sözlerle ifade etti:
"Biz direniyoruz, havamızın bir karışından bile vazgeçiyoruz. Ama yaşamak da istiyoruz. İnsanlar bizim yanımızda dursun, destek istiyoruz. Biz istiyoruzn vazgeçiyoruz, satmayız da. Birileri istemese de direneceğiz."
Mevasi'den Han Yunus'a göç eden ve evinin büyük hasarı gören bir diğer Filistinli de Rami Faris oldu.
İsrail'in neden olduğu büyük yıkıma uyum sağladığını ve onun yıktıklarını yeniden çalışmaya çalıştıklarını söyleyen Faris, şunları kaydetti:
·"İsrail ordusunun taşlarının üstünde taş bırakmadı, çimento yok, kalıpları da kapalı. Biz de mecburen eski ilkel yöntemleri kullanarak kil ve çamurdan elde ettiğimiz sıva ile tuğlaları sıvıyoruz. Kış geliyor, başımızı sokacak bir odamız olsun diye bunu yapıyoruz."
İsrail'in yıktığı fırını yeniden inşa ediyor
Han Yunus'taki Hayfa el-Hilali fırınının sahibi Tarık Ziyad Uveyda da rızık kapısı olan fırınını yeniden inşa etmek için işe koyuldu.
2018'de kayıtlarınu, 1 Temmuz 2024'te bombalandığı ve saldırıda hayatlarının kaybolduğunu söyleyen Uveyda, "13 Ekim'de Han Yunus'a geri döndü. Ağır iş makinelerimiz olmadığı için insan gücüyle yaralanmaları kaldırıldık. Enkaz, başarılarımızı başardık. Bunları onarmak için bir çalıştık. Burada ekipmanı onarıyoruz diğer Fırın da fırına devam ediyoruz." dedi.
Savaş henüz devam ederken ve kıtlık yaşanırken Filistinlilere çok hizmet veren Uveyda, "Fırın yıkılmış olsa da biz onu yeniden inşa edecek ve insanlara yeniden hizmet veriyor. Birkaç hafta sonra fırınlama faaliyete geçmiş olacak. Han Yunus'un büyük bir kısmı yıkılmış olsa da yavaş hayata geri dönecek." diye konuştu.