1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. Sakarya’da Kur’an’ın Önündeki Engeller Semineri Yapıldı
Sakarya’da Kur’an’ın Önündeki Engeller Semineri Yapıldı

Sakarya’da Kur’an’ın Önündeki Engeller Semineri Yapıldı

Özgür-Der Sakarya Şubesinde “Usuliddin Seminerleri”nin ikincisi “Kuran’ın Önündeki Engeller” alt başlığı ile dernek merkezinde yapıldı.

22 Kasım 2013 Cuma 14:12A+A-

Özgür-Der Sakarya Şubesi tarafından organize edilen ve Haksöz Dergisi Yazarı Hamza Türkmen’in katılımı ile gerçekleştirilen “Usuliddin Seminerleri”nin ikincisi “Kuran’ın Önündeki Engeller” alt başlığı ile dernek merkezinde yapıldı.

Dernek Başkanı Mehmet Kızıltepe’nin selamlama konuşması ile başlayan seminerde Hamza Türkmen ilk defa “Kuran’ın önündeki engeller olarak iki ana başlığı sayabiliriz” dedi. “Bunlar ifsad edici yozlaştırıcı bağlamından kopartıcı “modernist yaklaşımlar” ile uyuşturan atalete sürükleyen dinamizmden uzaklaştıran  “muharref gelenekçi” yaklaşımlardır.” diyerek devam eden Türkmen’in sunumunda öne çıkan başlıklar şöyle özetlenebilir:

“Bu anlamda muharref gelenekçi yaklaşımlar ilk önce İslam’ın ilk yüzyılının ardından ortaya çıkan ve en büyük etkisini asıl kaynaktan kopmaya bağlanabilecek eski Yunan ve Hint felsefesinden etkilenerek dine sokulan kelami yaklaşımların zamanla kendince bir yapıyı dönüşmesi ve çok geniş anlamıyla “tasavvufi eğilimler” olarak özetleyebileceğimiz eğilimlerdir.

Müslümanların temel kaynaktan kopuşları bir anlamda belli bir noktadan farklı bir noktaya kayış şeklinde anlaşılabileceği gibi hızla ve zamansız bir büyüme gerçekleştiren İslami idarelerin ve bu idarelere bağlı geniş halk kesimlerinin İslam’a girerken daha önceden sahip oldukları kültür ve inanç etkilerini de İslam’a sokmalarıdır.

Buna örnek olarak çok trajik bir şekilde İran fethini verebiliriz. İran fethinde Sasanileri kovalayan Müslümanlar onlar geri kaçtıkça kovalamışlar ve bütün bir İran’ı çok kısa bir sürede fethetmişlerdir. Müminlerin Emiri Ömer’in bunu duyunca verdiği tepki de manidardır. Zira Ömer biliyordu ki toprağı fethetmek kalpleri fethedecek önlemleri almak değildir ve ileride bu ciddi sıkıntılara yol açabilir. Öyle de oldu. Bir gün önce birçok farklı ilahlara tapan kafasına göre yaşayan bir halk bir gün sonra “Müslüman” olmuştur. Fakat hayatında ne Kur’an vardır ne Rasul vardır ne de herhangi bir bilgi birikimi. Bu fetihler sonrasında geri dönüş itibariyle fethedilen toprakların sahipleri tarafından İslam’a ve Müslümanlara kine ve nefrete dönüşmüştür.

Aslolan toprakları fethetmek değil vahyin aydınlatıcı ışığı sayesinde kalpleri fethetmek ve kalıcı şahsiyetli bir öncü toplum yetiştirebilmektir.

İçerisinde yaşadığımız toplum ve coğrafyada ise Kuran’ın önündeki engeller denilince ilk akla gelmesi gereken ve Müslüman halkın tüm kanaat önderlerini katleden ve sindiren Kemalist rejimdir desek sanırım abartmış olmayız. Kemalist kadrolar ilerlemeci projeleri ile din dışı bir sistem kurmayı ve bunu tahkim etmeyi planladılar ve bunu uyguladılar. Binlerce müslümanı darağaçlarında astılar. Resmi olmayan tarihi bilgilere göre “Kurtuluş Savaşı” denen fakat aslında Kuruluş Savaşı diyebileceğimiz 1919-1922 arasında ölen insan sayısı İstiklal Mahkemeleri tarafından asılan insan sayısının ancak yarısı kadar olabilir.

Kur’anın önündeki engellerden olarak saydığımız hususlardan birisi de en başta saydığımız gibi “modernist yaklaşımlardır ve bunun alt başlıklarından birisi de hiç şüphesiz Kur’anın kelimelerinin yerleri ile oynayan veya Kur’anı sadece bir mana olarak algılayıp belli bir tarihi kesite hapsetmeye çalışan yaklaşımlardır. Gerçek alim vahiyden anladığını yaşama cehdi içerisinde bir arınma ve ruczdan kopma süreci yaşayan kişidir. İslam’da uzmanlık elbette vardır fakat burada kast ettiğimiz şey Kuran’ı bildikleri halde yaşama cehdi içerisine girmeyip namazsız niyazsız bir dini Neo-Kemalist bir proje olarak tekrardan halka yutturmaya çalışmaktır.”

Seminerin ardından Hamza Türkmen dinleyicilerden gelen soruları cevaplandırdı. Bu bölümde de genel olarak güncel meseleler üzerinden karşılıklı görüşler değerlendirildi.

Hamza Türkmen programın ardından yeni çıkan kitabi İslami Mücadelenin Yeni Dili kitabı ile genişletilerek yeniden baskısı yapılan Ulusçuluk Çıkmazı kitabını ve daha önce çıkmış olan diğer kitaplarını imzaladı.

Özgür-Der Sakarya Şubesinin Usuliddin Seminerlerinin üçüncüsünün 25 Aralık Çarşamba günü yine dernek merkezinde yapılması planlanıyor. 

sakarya-20131122-01.jpg

HABERE YORUM KAT