Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs bölgesinde 23 askeri bölük konuşlandırdığına dikkat çekildi.

"İsrail, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'ü gerçek bir askeri kışlaya dönüştürüyor. Sanki buraları zorla yeniden işgal ediyor gibi bir imaj veriyor." ifadesine yer verilen açıklamada, Tel Aviv yönetiminin ayrıca ramazan ayının gelişini gerekçe göstererek Kudüs kentine binlerce askeri ve emniyet birliğini yığdığına işaret edildi.

İsrail güçlerinin Batı Şeria'nın farklı bölgelerinde 750'den fazla askeri kontrol noktası oluşturduğu aktarılan açıklamada, Batı Şeria'daki kent ve beldelerin girişlerindeki demir kapı ve bariyerler de hatırlatıldı.

İşgal altındaki Filistin topraklarında bu tür uygulamalarla yeni gerilimlerin hedeflendiği belirtilen açıklamada, Filistin'in kent ve beldelerinin girişlerini kapatan demir kapı ve bariyerlerin güvenlik açısından hiçbir görev görmediği vurgulanarak, "İsrail, bunları Filistin vatandaşlarını aşağılama ve toplu cezaları dayatmak için kullanıyor." ifadesine yer verildi.

Tel Aviv'in Batı Şeria ve Kudüs'teki askeri dayatmalarıyla Filistin halkını dünya kamuoyu gözünde şiddet yanlısı olarak lanse etmeyi ve kötülemeyi hedeflediği vurgulanan açıklamada, İsrail'in bununla Filistin halkına karşı işlediği etnik temizlik suçları ve Yahudi yerleşimcilerin Filistinli sivillere yönelik işlediği suçların üstünü örtmeye çalıştığı ifade edildi.

Açıklamada, Birleşmiş Milletlerden Filistin halkını koruyacak uluslararası bir çözüm talep edildi.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarında artış yaşanıyor.