Radara takılan yalanlar…

Yıldıray Oğur

Son birkaç gündür Türkiye’deki gazeteleri okuyan bir İsrailli veya Filistinlinin kafası karman çorman olmuştur.

Bir tarafta herhalde kendilerini ari ırktan sandıkları için Hitler aşkları depreşmiş iktidara yakın isimler. Ama asıl muhalif cepheye bakılırsa Gazze’ye İsrail saldırısının arkasında bayağı bu hükümet var. 2006’da AKP Hamas’ı Türkiye’ye çağırınca eksenimiz kaydı diye bağıranlar, Davos olunca “yıkıldık" diye bağıranlar, “Suriye meselesine çok karıştık”,  “emparyalist, Enverist olduk”, “boyumuza posumuza bakmadık” diyenler, sıraya girmiş hükümeti Gazze için İsrail’le iş birliğiyle, hiçbir şey yapmamakla suçluyor, Akdeniz’e savaş gemilerini çıkarmaktan, sivil ticareti dahi yasaklamaktan bahsediyor, hiç olmadı “beceriksizsin güçsüzsün” diye iktidarla dalga geçiyor. İsrail Dışişleri Bakanı’nın Hamas’ın ateşkesi kabul etmemesinin arkasında bulduğu iktidarla hem de…
Malzemeye biraz daha yakından bakalım. 
Boğaziçi’nde hocalık yapmış CHP’li Binnaz Toprak’ın RT’lediği, insanda Kamer Genç’in yıllarca hakkını yemişiz hissi uyandıran Hüseyin Aygün tweetinde gördüm. CNN Türk’ten Şirin Payzın’ın bir notu. Kendisinin yönetmediği anlaşılan çok takipçili Facebook hesabından yayılmış. Muhtemelen kendisine de ait değil bu not. Ama herhalde binlerce kez paylaşılınca o da reddetmemiş...
Zaten kimin yazdığından çok, son bir haftada Türkiye’deki Gazze-İsrail-Türkiye ilişkileri hakkındaki bilgi kirliliğinin, siyasi pozisyonlar adına açıkça yalan söylemenin sınırsızlığının iyi bir özeti olduğu için dikkate değer.
Okuyalım:
“Sen kalk Malatya'ya kurduğun radar sistemi ile Gazze'den gelen füzeleri İsrail’e bildir.
Son yıllarda İsrail ile olan ticaret hacmini 4'e katla Kerkük petrolünü Hatay üzerinden İsrail’e bağla sonra da 'İsrail'i şiddetle kınıyorum' de...” Bir versiyonunda “Siyonistlerden Yahudi cesaret ödülü al” da var.
Tek tek bakalım.
Önce ilk iddia: “Sen kalk Malatya'ya kurduğun radar sistemi ile Gazze'den gelen füzeleri İsrail’e bildir...”
Son bir haftada bu iddia benim gördüğüm Millî Gazete, Aydınlık, Yurt, Sözcü gibi gazetelerde manşet ve büyük haber olarak yer aldı. En heyecanlıları cemaate yakın olanlar olmak üzere internet sitelerinde günlerdir dönüp duruyor. HDP’li İdris Balüken ve CHP’li birkaç milletvekili soru önergeleriyle iddiayı Meclis’e taşıdı. CHP  sözcüleri Haluk Koç ve Faruk Loğoğlu gibi eski bir diplomat iddiayı basına karşı dillendirdi. CHP’li Veli Ağababa Kürecik Radarı önünde nümayiş bile yaptı. Bütün bunlardan sonra hiç sürpriz değil dün de Kılıçdaroğlu çıktı ve şöyle dedi: “Gazze'de yaşananlara üzülüyorsan atacağın ilk adım Kürecik Radar İstasyonu'nun faaliyetlerini keseceksin. Eş zamanlı oradan alınan bütün bilgiler İsrail Hükümeti'ne aktarılmaktadır. Bunu yapıyorsan eyvallah diyeceğim ki; 'Recep Tayyip Erdoğan gerçekten Filistinlilerin yanında ve Gazze operasyonlarını kesecek.' Bunu yapmıyorsan söylediklerini hiçbir anlamı yoktur.”
İddia aslında yeni değil. Farklı versiyonlarla 2012 yılında Malatya Kürecik’e NATO Savunma Sistemi yerleştirildiğinden beri gündemde.  Üssün İsrail’le bir ilgisi olmadığı defalarca Türk Dışişleri tarafından açıklandı. Bizzat NATO Genel Sekreteri, ABD Savunma Bakanı çıktı Kürecik’ten “İsrail’e bilgi veriliyor, İsrail savunması için yapıldı” iddialarını yalanladı.
İsrail NATO üyesi değil. NATO ile İsrail arasında böyle bir bilgi paylaşımına imkan verecek bir anlaşma yok gibi yeni başlayanlar düzeyinde yalanlamalardı bunlar. Sonra Türkiye’den bir grup gazeteci NATO üssüne götürüldü, mesele anlatıldı. Ama bitmedi.
Peki, bu iddianın ilk kaynağı neydi?
Biraz kazıyınca 2012 yılında Aydınlık ve Millî Gazete’de çıkmış haberlere ulaşılıyor. Peki onların haber kaynağı ne? 27 Kasım 2012 tarihli Aydınlık’tan okuyalım:
“Malatya Kürecik’teki radarın dahil olduğu füze kalkanının İsrail’deki parçası Davud’un Sapanı, Gazze saldırısının sürdüğü 20 Kasım’da karşıdan gelen bir roketi vurmayı başardı. Amerikan savunma dergisi Defense News, İsrail’in son Gazze saldırısı sırasında, Malatya Kürecik radarının da parçası olduğu füze kalkanını denediğini ve bir roket düşürmeyi başardığını yazdı. Defense News’de yayımlanan Barbara Opall-Rome’nin haberine göre…”
Defence News adlı Amerikan savunma dergisinin internet sitesinden Kasım 2012’de çıktığı söylenen Barbara Opall-Rome imzalı haberlere bakıyoruz.
25 Kasım tarihli bir haberde gerçekten de 20 Kasım’da İsrail’in Demir Kubbe sisteminin parçası olarak geliştirdiği Davud’un Sapanı sistemi Gazze’den gelen bir roketi vurduğu var.
Ama haberde tek kelime NATO, Türkiye, Kürecik, Malatya geçmiyor. Bu sistemi geliştiren İsrail’in devlete ait savunma şirketi Rafael ve onun ortağı Amerikan Raytheon Missile Systems’den bahsediliyor.
Aynı kişi imzalı kasım ayında çıkmış başka bir haberde de ABD-İsrail ordularının düzenlediği Austere Challenge 2012 tatbikatı sırasında Gazze’den gelen beş gerçek füzenin başarıyla düşürüldüğü var. Yine Türkiye, radar, NATO, Malatya yok. Haberdeki en  yakın ifade tatbikatı Avrupa ve Akdeniz’deki ABD üslerindeki 3500 ABD askerinin izlediği bilgisi.
Ama zaten bu haberi okumuş olsalardı şu gerçekle tanışmış olacaklardı:
Malatya Kürecik’te 2012’de NATO’nun kurduğu radarının aynısı (“AN/TPY-2” X-band) 2008’den beri İsrail’de var zaten. ABD tarafından Necef Dağı’na kurulan aynı cins radar ki bunlardan Japonya ve Katar’da da birer tane var) Gazze’den gelen füzeleri tespit ediyor. Hâlihazırda İsrail’in ABD desteğiyle çok övündüğü kendi yapımı Demir Kubbe ve Davud’un Sapanı sistemleri var zaten…
Yani, Gazze’ye 70 km mesafede Necef Çölü’ndeki Amerikan radarı dururken, İsrail Gazze’den atılan düşük menzilli roketleri 836 km ötedeki Malatya’daki radardan tespit etmiyordur değil mi sayın Kılıçdaroğlu? Bu kadar öfkeden ne dediğinizi bilmiyor değilsiniz herhalde. İnsan bazen bilimin gösterdiği aydınlık yolda yürüyen Kemalistleri özlüyor. Ve siyasette biraz daha yüksek kaliteyi, medyada doğru bilgiye özeni…
Yalanın kuyruğuna dolandıkça diğer iddialara gelemedik bile.
Bu arada “Biri Hamas’a ateşkesi kabul ettirmeyen Türkiye’dir” diyen İsrail Dışişleri Bakanı’na bütün bunları izah edebilir mi?

Türkiye