“Postmodernizmin nesneleştirmesine karşı kendilik bilincine sahip çıkılmalı”

Özgür-Der Ankara şubesinin Kasım ayı konferansı konuğu Burhan Taşkaya oldu.

HAKSÖZ HABER

Özgür-Der Ankara şubesi “Postmodernizm ve Kimlik Kaybı” başlıklı konferansı Burhan Taşkaya’nın sunumuyla gerçekleştirdi.

Dernek salonunda düzenlenen programda Taşkaya, sözlerine bu çağda sorun olarak ele alınabilecek meselelerin arkasındaki felsefe ve zihniyetin konuşulmasını önemli gördüğü için bu konuyu seçtiğini vurgulayarak başladı. 

Postmodernizmin dört temel prensibi olduğunu söyleyen Taşkaya, bunları “çoğulculuk, görelilik, parçalanmışlık ve büyük anlatıların reddi” olarak sıraladı.

Modernitenin vahiy yerine akılcılığı ve bilimi merkeze alan tavrının yerine postmodernitenin çoklu hakikatleri savunduğunu, dolayısıyla hakikat fikrini ortadan kaldırdığını ifade eden Taşkaya, görelilik savunusuyla da nesnel ve objektif bilginin imkânının reddedildiğine dikkat çekti.

Bu durumun parçalanmış, eklektik kimlikler ürettiğini sözgelimi hem Müslüman, hem sosyalist, hem LGBT savunucusu kişilerin ortaya çıkmasını mümkün kıldığını belirten Taşkaya, bu süreçte sadece dinin değil ideolojilerin de büyük anlatılarına karşı çıkıldığına değindi.

Büyük anlatılara itiraz, görelilik ve çoklu hakikatler yaklaşımıyla tek bir hakikatin dayatılması fikrine karşı çıkışın, beraberinde anlamdan ve derinlikten yoksunluğu getirdiğini vurgulayan Taşkaya buna örnek olarak umre ibadetinin modern dönemde kabul edilemez, hatta kötü görülebileceğini ancak postmodern dönemde saygı duyulmasıyla birlikte derinliğini kaybetmeye başlamasını, herhangi bir tatil gibi algılanır olmasını gösterdi.

Postmodernite ve tüketim kültürü arasındaki yakın ilişkiye dikkat çeken Taşkaya, ihtiyaçlar yerine arzuların merkeze alındığını söyledi.

Günümüzde genç bir kızın sadece bir günde maruz kaldığı reklam içeriğinin onun annesinin hayatı boyunca maruz kaldığı reklamlardan daha fazla olduğunu belirten Taşkaya, bunun insanların kendilerine emanet olarak verilen başta bedenleri olmak üzere, evlerinden, arabalarından, hayatlarından rahatsız olma, memnun olmama, tiksinme durumlarına yol açtığını ifade etti.

Postmodernizmin nesneleştirmesine karşı “kendilik bilincine” sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Taşkaya, Taha Abdurrahman’dan alıntı yaparak gelenek, tabiat ve mekandan kopulmaması gerektiğini söyledi. 

Taşkaya, “ne gelenek ne modernite” söyleminin, hem geleneği moderniteyle eşitlemek anlamında adaletsiz olduğunu hem de postmodern dönemde Müslümanları savunmasız bıraktığını ifade etti. 

Program soru-cevap faslının ardından sona erdi.

Etkinlik-Eylem Haberleri

Malatya’da "Doğu ve Batı Arasında İslam" konuşuldu
Ekin Yayın Grubu’ndan Gazze kamplarına destek: Temiz su ve yemek dağıtımı
Uyuşturucu ve Kumar Gençliği Kuşatıyor
Özgür-Der bölge istişaresi Tatvan'da yapıldı
"İslam medeniyet tarihinde şehir olgusu"