HAKSÖZ-HABER
Medyada kadına şiddet etiketiyle yer alan haberler neredeyse tümüyle feminist propaganda ve ifsadın yaygınlaştırılması mantığıyla yapılmakta. Tamamen mağdur olduğu iddia edilen tarafın zaviyesinden yansıtılan iddialarla ilgili olarak hiçbir şekilde sorgulama yapılmıyor, karşı tarafın beyanı dikkate alınmıyor.
İşte pek çok yayın organı gibi bugün Karar gazetesinde yayınlanan ve Antalya’da yaşandığı iddia edilen olaya ilişkin haber de aynı yaklaşımı yansıtıyor.
Karar gazetesi editörleri “Şort giyen kadına saldırdı, serbest kaldı” başlığıyla yayınladıkları haberde ‘şort mağduru’ üniversitelinin beyanlarını birebir gerçekmiş gibi sunarken, haberin hiçbir yerinde ‘saldırgan’ olduğu iddia edilen şahsın ifadesine yer vermiyor. Haberde sosyal medyada olayın büyük tepki çektiği vurgusu da ihmal edilmiyor. Bu tutumun gazetecilik ilkeleri açısından ne ifade ettiği açık değil mi?
İlginç olan şu ki, medyanın bu tarafgir tutumu ve sosyal medyada kampanyaları yargı üzerinde müthiş bir etkiye yol açıyor. Bu yüzden Antalya’da saldırgan olarak tanımlanan ve mahkemece tutuklanmasına gerek görülmeyen şahıs hakkında tutuklanma haberinin çıkması an meselesidir!