HAKSÖZ HABER
Melbourne'den Al Jazeera'ye konuşan Akbarzadeh, “Netanyahu çatışmayı İran ile ABD arasındaki nükleer görüşmeleri baltalamak için başlattı” dedi.
“İran'ın misilleme yapacağını o da biliyordu, tüm gözlemciler de biliyordu ve Netanyahu'nun planı İran'ın misillemesini kullanarak ABD'yi çatışmanın içine çekmekti.”
Avrupalı güçlerin ABD'nin müdahil olmasının bu çatışmayı nasıl tırmandırabileceğine dair endişeleri belki de ABD'nin müdahil olma kararında bir duraklama görmemizin ve “diplomasiye bir şans vermemizin” nedenidir.
Ancak Akbarzadeh yaklaşan müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanma riskinin yüksek olduğu uyarısında bulundu.
ABD'nin müdahil olması konusunda ise Akbarzadeh, ABD'nin zaten silah tedariki yoluyla müdahil olduğunu vurguladı.
“İsrail'in askeri donanımı ABD tarafından sağlanıyor ve ABD çeşitli İran füzelerinin düşürülmesine destek veriyor” dedi.
Ancak yeraltındaki nükleer tesislerin hedef alınması ABD'nin daha doğrudan müdahil olmasını gerektiriyor, zira yeraltını vuracak silahlara sadece ABD sahip.
Akbarzadeh sözlerine şöyle devam etti: “Mesele sadece nükleer tesislerin hedef alınması da değil... Netanyahu'nun gündeminde rejim değişikliği var.”