Musul’da Sivil Katliamı

Ahmet Varol

Suriye’de bir yandan Cenevre görüşmelerinin beşinci turunun devam etmesine rağmen diğer yandan rejim güçlerinin ve onların arkasında duran işgal güçlerinin saldırıları kesintisiz bir şekilde sürerken Musul’da da IŞİD’e karşı savaş bahanesiyle sivil katliamına neden olan yoğun hava ve kara saldırıları düzenleniyor. Hava saldırıları da büyük ölçüde ABD’nin organize ettiği koalisyon güçleri tarafından gerçekleştiriliyor. 

Saldırılar dünya kamuoyuna genellikle IŞİD’e karşı verilen bir savaş olarak ve herhangi bir bölgenin kontrol altına alınması yada bu örgütten kurtarılması şeklinde lanse edildiğinden sivil katliamları büyük ölçüde gölgede kalıyor. Fakat özellikle hava saldırılarında sivil insanların yaşadığı mahalleler hedef alınıyor ve yüzlerce savunmasız sivil insan vahşice katlediliyor. 

Yeni Musul mahallesine yönelik olarak son dönemde düzenlenen saldırılarda yıkılan evlerin yıkıntıları arasından çıkarılan ölü sayısının 700’ü bulduğu haber kaynaklarında dile getirildi. Olaylarla ilgili bilgi veren kaynaklar henüz öldürülenlerin tümünün cesetlerine ulaşılamadığını ve yıkıntıların arasından daha başka ölülerin çıkarılması ihtimalinin bulunduğunu dile getirdiler. Saldırılar yüzünden meydana gelen maddi hasarla ilgili ise herhangi bir tespit yapılabilmiş değil. Ancak çok büyük bir hasarın meydana geldiğine dikkat çekiliyor. Bütün bu saldırılar görünüşte IŞİD’e karşı verilen savaş olarak lanse edildi; ancak hedefte büyük ölçüde sivillerin yaşadığı evler ve mahalleler vardı. 

Yeni Musul mahallesine yönelik saldırıların sebep olduğu yıkımların ve tahribatların görüntüleri bölgede arama kurtarma çalışması yapan gönüllüler tarafından dünya kamuoyuna yansıtıldı. Fakat anlaşıldığına göre görüntüler kamuoyunun çok fazla dikkatini çekmiyor. Çekse de IŞİD’e karşı savaşın manzaraları olarak algılanıyor. Sivillerin hedef alınması ve onların verdiği kayıplar çok fazla önemsenmiyor. Çünkü görüldüğü kadarıyla medya organlarında sivillere yönelik korkunç saldırılardan ve gerçekleştirilen büyük katliamlardan ziyade IŞİD’e karşı gerçekleştirilen ilerlemeler gündem konusu oluyor. 

Uluslararası Af Örgütü’nün raporlarında da ABD liderliğindeki koalisyon uçaklarının saldırılarında sivillerin kayıp vermemesi için gerekli tedbirlerin alınmaması sebebiyle siviller arasında çok büyük can kaybı olduğuna dikkat çekiliyor. ABD’nin askeri yetkililerinin bir süre önce yaptıkları açıklamalarda IŞİD’i hedef alan saldırılar düzenlediklerini ancak sivillerden can kaybı olup olmadığını bilmediklerini ifade ettikleri hatırlanacaktır. Bu yöndeki açıklamalar ve kamuoyuna yansıtılan manzaralar saldırılarda IŞİD’in hedef alınmasının sadece bir bahane olduğunu ve rastgele saldırılar düzenlendiğini, hedef alınan yerlerde de büyük ölçüde sivillerin yaşadığı mahallelerin bulunması sebebiyle onların arasında can kaybının daha büyük olduğunu ortaya koymaktadır. 

Sivil halk tabii IŞİD tarafından da mağdur ediliyor ve onların bölgedeki varlığı da zaten saldırıların gerekçesi oluyor. 

Musul’un IŞİD’den geri alınması iddiasıyla gerçekleştirilen saldırılar aynı zamanda sivil halkın evlerini terk ederek başka bölgelere iltica etmelerine neden oluyor. Özellikle son dönemde hem koalisyon uçaklarının hava saldırılarının, hem de Irak ordusunun ve onunla bağlantılı Şii milis güçlerinin kara saldırılarının yoğunluk kazanması sebebiyle evlerini terk ederek başka yerlere iltica etmek zorunda kalan Musullu sayısı bir hayli arttı. BM’nin yaptığı açıklamalarda Musul’un geri alınması operasyonlarının başlatılmasından bu yana şehrin Batı kesiminden kaçan sivil insan sayısının 231 bini bulduğu ifade edildiği gibi bu sayının daha da artması tehlikesinin bulunduğuna dikkat çekildi. 

Yeni Akit