Artık imam hatipler olmasa da olur!

28 Şubat'ın bir hükümet darbesi olmasının ötesinde "dindarları zorla modernleştirme" gibi birincil bir amacı da vardı.
Hatta bu onlar için hükümeti devirmekten daha önemliydi.

Bu süreçte daha çok dindar insanların hayatını etkileyecek kararlar alınması, yasalar çıkarılması böyle düşünmemizin en önemli işareti.

Hükümettir, biri gider biri gelir ama toplumsal hayatı derinden etkileyecek kararlar aldılar ve dindar yaşam biçimini benimseyen ailelerin kimyasını bozmak için çalıştılar.

Niyetleri iyi değildi 28 Şubatçıların!


Aldıkları kararlar sebebiyle, mesela çocuklara Kur'an'ı Kerim öğrenimini 12 yaşından önce yasaklamış olmaları sebebiyle, bu adamların Müslüman olamayacağını düşünenleri bile gördüm.

Öyle veya değil.

Herkesin dini kendine!


Fakat, 28 Şubatçıların Türk halkı nezdindeki Türk Silahlı Kuvvetleri imajına büyük darbe vurduğunu söylemeliyim.

Bugün orduda yaşanan sıkıntıların büyük bölümü 28 Şubat sürecinin eseridir.

28 Şubat'ı iliklerime kadar yaşadım.

Ama yaptıkları hiçbir şey 12 yaşından önce Kuran öğrenmeyi yasaklamaları kadar beni yıkmadı.


Çünkü Kur'an, Türkiye'de özel kurslar dışında genellikle ilköğretim sürecinde okullar tatil olduğunda mahalle camilerinde imamlar tarafından öğretiliyordu.

Çocuklar hem Kuran öğreniyor, hem de namaz kılabilecek kadar Kur'an'dan ayet ezberliyordu.

Hepimiz böyle geldik.

28 Şubatçılar "12'den önce bu süreci yasaklarsak çocuklar Kur'an öğrenmeden onları istediğimiz tarzda yönlendirebiliriz" diye düşündüler. Çünkü 12'den sonra ezber yapmak oldukça zorlaşıyor.

Ayrıca imam hatip liseli öğrencileri üniversiteye girişte sadece ilahiyat fakülteleri ile sınırlandırdılar. Böylece imam hatip liselerine talebi kıstılar, hatta minimuma indirdiler.

Şimdi YÖK bu yasağı kaldırdı. Bazı çevrelerde kıyamet kopuyor.

Sabih Kanadoğlu akıl veriyor; "birileri YÖK'ün bu kararını Danıştay'a götürüp iptal ettirmeli" diyor.

Niye?

Az da olsa imam hatip mezunları başka yerlere giremesinler.

Son derece kötü niyetli, kendi insanına güvenmeyen, tuzakçı bir yaklaşım.

Ama bilmedikleri bir şey var. İmam hatip okulları bu toplum için misyonunu tamamlamıştır.

Bundan sonra olmasa da olur! Ama yine de Anadolu'da birçok aile çocuklarının imam hatipe giderek hem dinini, dinine küfretmeyen öğretmenlerden öğrenmesini, hem de diğer ilimleri birlikte tahsil etmesini istiyor.

Büyük şehirlerde yaşayanlar imam hatip mantığından epeyce uzaklaştılar.

Zaten zenginler dindar da olsalar çocuklarını Amerikalar'da okutuyorlar!

Bugün Cumhurbaşkanı da Başbakan da imam hatip okullarından mezun olmuş kişiler.

Hükümette çok sayıda bu okullarda okumuş bakan var. Ve bu insanlar vatandaşına karşı ceberut davranmayı şiar edinmiş bir rejimi vatandaşına hizmet eder hale getirmeye çalışıyorlar ve bunda da başarılı oluyorlar.

YÖK'ün katsayı kararını kaldırdığının ertesi günü Milli Gazete'ye baktım, olayı küçücük bir haberle geçiştirmişlerdi!

Bu anlamda 28 Şubatçıların bir nevi suç ortağı olanların bu güzel gelişmeyi görmemezlikten gelmeleri gerçekten yapabilecekleri tek şey.

Neyse... Şimdi birileri Sabih Kanadoğlu'nun teklifini değerlendirip Danıştay'a gider ve iptal kararı çıkartabilir. Sorun değil, artık imam hatipler olmasa da olur. Çünkü öncü imam hatip öğrencileri bugün cumhurbaşkanı ve başbakanlar!
 
BUGÜN