Filistin Esirler Cemiyeti'nin açıklamasına göre hapishane yönetimi ve özel baskı timleri, Bergusi’nin hücresine gece ve gündüz fark etmeksizin köpeklerle birlikte baskın düzenliyor. Gardiyanların sık sık, “Seni dövmeyi özledik” ifadeleriyle Bergusi’yi tahrik ettikleri ve ardından onu sabitleyerek üç gardiyanın sopalarla çok ağır şiddet uyguladığı aktarıldı.
Bu saldırılar sonucunda oluşan derin yaraların, diğer mahkûmlar tarafından yalnızca yırtık kıyafet parçaları ve ilkel temizlik malzemeleri kullanılarak müdahale edilebildiği belirtildi. Hapishane yönetimi ise tedaviye izin vermiyor.
“Bergusi’nin durumu Ben Gvir’in tehditlerinin uygulanmasıdır”
Cemiyet, aşırı sağcı siyonist Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir’in daha önce yaptığı “esirleri idam etme” tehditlerini hatırlatarak, Bergusi’nin maruz kaldığı şiddetin bu politikanın gerçek hayata yansıyan bir uygulaması olduğunu ifade etti.
Tedavi edilmeyen kırıklar ve ağır yaralanmalar
Açıklamaya göre; Abdullah el-Bergusi şu anda:
• Sağ kol dirseği ve avuç kısmında ciddi kırıklar,
• Sol elin küçük parmağında kırık,
• Göğsün sağ tarafındaki son iki kaburgasında kırık,
• El tendonlarında yırtık olmasına rağmen üç aydır herhangi bir tedaviye erişemiyor. Filistin Esirler Cemiyeti'ne göre bu durum, yaşamını tehdit eden ciddi tıbbi komplikasyonlara yol açıyor.
Bergısi'nin kızı Talaa Bergusi, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, babasıyla kısa süre önce görüşen avukatın aktardığı işkence detaylarını kamuoyuyla paylaştı.
Talaa'nın ifadelerine göre, avukat görüşmeden gözyaşları içinde ayrıldı ve "gördüğü işkencenin dehşetini tarif edemediğini" belirtti. Abdullah Bergusi'nin vücudundaki kemiklerin büyük bir kısmının darp sonucu kırıldığı, her gün saatlerce demir sopalarla dövüldüğü, açık yaralarının bulunduğu ve tıbbi müdahaleden yoksun bırakıldığı ifade edildi.
"Oturarak uyuyor, sırt üstü yatamıyor"
Bergusi'nin sırt üstü yatamayacak kadar acı çektiği, yalnızca oturarak uyuyabildiği ve kilosunun 70 kilograma kadar düştüğü bildirildi. Temizlik malzemesi bulunmayan cezaevinde, diğer mahkumların yaralarını bulaşık deterjanıyla temizlemeye çalıştığı aktarıldı.
Filistin Esirler Kulübü'ne göre, özellikle 7 Ekim 2023 sonrası, işgal makamları Filistinli direnişçi liderlerin avukatlarıyla görüşmesini büyük ölçüde engelledi. Avukatlarla temas kurmalarına, diğer mahkumlarla iletişim kurmalarına izin verilmeyen bu liderler sistematik olarak darp edilmekte, tecritte tutulmakta ve sağlık hizmetlerinden mahrum bırakılmakta.
"Bu bir müebbet değil, yavaş infazdır"
Gazze merkezli Esir Medya Ofisi tarafından yapılan açıklamada ise Abdullah Bergusi'nin yaşadıklarının yalnızca ağırlaştırılmış müebbet değil, aynı zamanda "yavaş bir infaz" olduğu vurgulandı. Açıklamada, "Abdullah Bergusi, işgalin vahşetinin canlı bir tanığıdır. Onu kurtarmak insanî ve ahlâkî bir sorumluluktur" denildi.
Filistin Esirler Kulübü Sözcüsü Ecmel Neccar, Bergusi'nin durumunun Mervan Bergusi, Ahmed Saadat ve İbrahim Hamid gibi diğer önde gelen direnişçi liderlerin yaşadıklarıyla benzer olduğunu, tümünün sistematik olarak tecritte tutulduğunu ve sağlık haklarının ihlal edildiğini ifade etti.
Neccar ayrıca, Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin 7 Ekim sonrası cezaevlerini ziyaret etmesinin tamamen yasaklandığını, Batı Şeria'daki ofislerin neredeyse tamamen işlevsiz hale getirildiğini söyledi.
"Kanı, sessizliğin utancı olacaktır"
Talaa Bergusi, yaptığı çağrıda uluslararası insan hakları kuruluşlarını göreve davet etti ve "Babam her gün işkenceye maruz kalan ama yine de boyun eğmeyen Filistin insanının sabrını temsil ediyor. Onu kurtarmak için daha ne bekleniyor?" dedi.
https://www.ilkha.com/filistin/abdullah-bergusiye-uygulanan-iskencenin-dehset-verici-ayrintilari-ortaya-cikti-454739