Zülfikar

Hatice Kübra Baytap

En tatlı yerinden bölündü uykum

Zifiri karanlıkta aralarken perdeyi

Toz duman bulut sarmıştı çoktan

Kan kokusu kilometrelerce uzaktan

Bir çift göz

Şam'dan Kamışlı'ya yolculuk

Son durak Nusaybin parkında

Bir çift göz

Uykusuz sulak ve kandan ekran

İki yavruda aynı bakışlar

Görmeye durun taşınmaz duygular

Yastıksız iki yavru baş

Uyku diler topraktan

Ana dilsiz ana uykusuz ana umutsuz

Müsaade dilerken belgelemeye

Defalarca aynı cümle döküldü dilinden

Lâ! Lâ! Lâ!

Ana onurlu ana gururlu ana Ana

Bir çift iki yavru

Dil şewat dil şikest dil birîn

Bêbav û bêkes

Dil bi xwîn

Kamışlı’ya selam

Şam'a selam

Suriye'ye selam

Selamlar Hama'dan

Bir çift göz

İki şehit yavrusu

Uğurlamış Şam'ı Suriye'yi tüm varlığını

Nerede akranları akrabaları

Kim bilir

Ölüm kucağında üşümesinler diye mi bıraktılar babayı

Oysa şehit evlatları dağdar

Yüzükoyun yatmakta toprağa

Selam vermeye durmayaydım

Ürperdim

Bir çift göz kan çanaklarından

Uzanmış minik eller dua niyetine

Bir çift gözyaşı benden artan

Gürlese dağlar 

Kucak açsa mağaralar

Umudu yitirilmiş yavrularda

Bir çift göz gördüm zülfikar...