Yemen'de Siyasi Durum

Azzam Sultan

Yemen'de 27 Nisan 1993'te yapılan ve iki Yemen'in birleşmesinden sonraki ilk genel seçim olma özelliği gösteren seçimler beklendiği gibi Genel Halk Kongresi (GHK)'nin galibiyetiyle sonuçlandı. 301 sandalyeli meclisin 122 sandalyesini kazanan GHK seçimlerin ardından Yemen Sosyalist Partisi (YSP) ve el-Islah ile üçlü bir koalisyon hükümeti kurdu. YSP lideri Haydar Ebu Bekir el-Attas'ın Başbakanlığı'nda kurulan ve 30 Mayıs'ta açıklanan 29 üyeli kabinenin 15 üyesi GHK, 8 üyesi ve YSP mensup. Yeni kurulan ve seçimlerde 62 sandalye kazanan İslami eğilimli el-Islah Partisi kabinede 4 bakanla temsil ediliyor. Ayrıca Baas Partisi'nden bir kişiye de (partisi adına değil, şahsen) kabinede yer verildi. El-Islah Eğitim ve Adalet Bakanlıkları üzerinde ısrar etmesine rağmen daha zayıf bakanlıklarla yetinmek durumunda kaldı. El-Islah mensubu bakanlar şunlar: Yerel Yönetim Bakanı, Muhammed Hasan Dammac; Ticaret Bakanı, Dr. Abdurrahman Abdulkadir Bafadil; Sağlık Bakanı, Dr. Necib Ganem ve Evkaf Bakanı Galip Abdulkafi el-Kırşi, Partinin lideri Şeyh el-Ahmar kabinenin kurulmasından önce Milli Meclis'in başkanlığına seçilmişti. Koalisyona mensup partiler arasında imzalanan bir protokolle ülkeyi en az bir yıl boyunca yönetmesi hususunda anlaşmaya varılan koalisyon hükümetinden, temel olarak geçiş döneminde bulunan Yemen'de gerekli kurumları ve reformları gerçekleştirmesi bekleniyor. Londra merkezli Liberty adlı kuruluşun seçimler öncesinde Yemen'deki atmosferi ele alan aşağıda tercümesini sunduğumuz raporu Yemen'de genel siyasi ortama ilişkin bilgi vermekte.

1993'te Yemen Seçim Kampanyasının Arka Planı

Önsöz

27 Nisan 1993'te Yemenliler yeni bir parlamento seçmek için oy kullanacaklar. Bu deneyim başarılı olursa belki de Yemen Arap dünyasında bir demokratikleşme modeli olacak. Benzer bir deneyim 16 ay önce Cezayir'de dumura uğradı. Şüphesiz Yemen'deki gelişmeler yoğun bir ilgi görüyor. İlk olarak 3 yıl önce Yemen'in iki kesiminin birleşmesi dünyanın dikkatini çekti.

Cezayir krizinden hemen sonra kurulan Liberty, Arap ve Müslüman ülkelerde demokratikleşme eğilimine olan ilgisinin bir parçası olarak Yemen'in siyasi durumu hakkındaki bu genel raporu yayınlıyor.

18 nisan 1993'te başlayan seçim kampanyasına katılmak için Yemen'de bulunan Liberty'nin başkanı Azzam Sultan resmi görevlerle ve farklı siyasi grup temsilcileriyle bir araya geldi ve bu raporu hazırladı.

Giriş

Üç yıl öncesine kadar Yemen, bir yüzyıldan daha uzun süre ikiye bölünmüş bir ülke olarak kaldı. Sonunda Kuzey kısmı 1918'de Osmanlılardan bağımsızlığını elde etti. Özgürlük savaşı monarşik bir imamet kuran ve 1948'de suikastına kadar ülkeyi yöneten İmam Yahya tarafından yönetildi. Suikast, hareketlerini el-Ahrar [Özgürlükçüler] diye adlandırılan isyancı bir grup tarafından işlendi. 17 Şubat 1948'de patlak veren devrimin temel hedefi İmamı şura idaresini kabul eve despotik hükümetine bir son vermeye zorlamaktı. İsyancılar kontrolü 20 günden daha fazla ellerinde tutamadılar. Öldürülen İmam Yahya'nın oğlu ve veliahdı olan İmam Ahmed yönetimi devraldı ve bu arada yurt dışında bulunan birkaç üye hariç ihtilale karışanların hepsine ölüm cezası verdi ve idam ettirdi. Bundan sonra birkaç imameti devirme teşebbüsünde bulunuldu fakat 26 Eylül 1962'ye kadar bu teolojik diktatörlük biçimine ölümcül bir darbe vurulamadı. Bu dramatik değişime sebep olan olaylar 1960'ta el-İludaidah'ta 3 ordu görevlisinin İmam Ahmed'e suikast teşebbüsüyle başladı. Acılara iki yıl dayandı ve 19 Eylül 1962'de öldü. Yerine geçen oğlu Muhammed el-Bedr ancak bir hafta kalabildi. Bir cumhuriyet rejimi kuruldu.

Bu sırada ülkenin Güney kesimi 1839'da Aden ve civarını işgal eden İngiliz kontrolü altındaydı. İngilizler, 1963'te oluşan Milliyetçi Cephe'nin Kurtuluş Cephesi ile işbirliği yaparak kendilerine karşı verdikleri 4 yıllık bir bağımsızlık savaşından sonra 30 Kasım 1967'de işgallerine son verdiler. Kısa bir süre sonra bağımsız bir Marksist rejim kuruldu ve tek parti hükümeti Güney'i kontrol altında tuttu. Bu durum iki partinin Nisan 1990'da birlik anlaşması imzalaması ve bunun Mayıs 1990'da resmen onaylamasına kadar devam etti.

Yemen'in her iki bölümünün tarihi de iç çekişme ve kanlı çatışmalarla doludur. 1962'de Kuzeylilerin İmamete karşı başarılı devrimleriyle başlayıp 1969'a kadar süren cumhuriyetçilerle monarşistler arasındaki iç savaş tüm Kuzey Yemen'de hüküm sürdü. Bu savaşa bir tarafta Mısır, diğer tarafta Suudi Arabistan ve bunların müttefiklerinden oluşan birkaç taraf da katıldı. Kırk bin Mısır askerinin bu savaşta öldüğü söylenir. Cumhuriyet tarihinde ilk hükümet darbesi sabık cumhurbaşkanı es-Sallal'ın Bağdat ziyareti sırasında 1967'de gerçekleşti. Darbeden kısa bir süre sonra monarşist güçler Başkent San'a'yı kuşattılar. 1967'nin Aralık ayı başından 8 Şubat 1968'e kadar süren şiddetli bir savaş başladı. İki önemli yabancı güç, krize son vermenin gerekliliğine inanca 1969'da savaşan taraflar arasında Suudi Arabistan ve Mısır'ın aracılığıyla bir ateşkes anlaşması imzalandı. Monarşistler ve Cumhuriyetçiler iktidara ortak olma formülünde anlaştılar. İlk Danışma Meclisi için 1970'te oluşturulan anayasaya göre 1971'de seçimler yapıldı.

1967'den beri cumhurbaşkanı olan el-İryani bir darbe ile 1974'te devrildi. Darbe lideri Binbaşı İbrahim el-Hamdi Danışma Meclisi'ni feshetti ve anayasayı askıya aldı. El-Hamdi 1977'de öldürüldü. Yerine geçen Ahmed el-Ghashmi'de 8 ay sonra Güney Yemen'den gelen resmi bir elçinin çantasında saklı bir bombanın patlamasıyla öldü. Olay sırasında elçi de öldü. Şimdiki devlet başkanı Albay Ali Abdullah Salih, el-Ghashmi'nin öldürülmesiyle başa geçti. Ölümünden önce el-Ghashmi tarafından kurulan geçici Halk Meclisi, Albay Salih'i cumhurbaşkanı ilan etti.

Güney'de iktidar partisi bir dizi kanlı iç temizlik olaylarıyla değişim geçirdi. Sovyet stili Marksist Milliyetçi Cephe rejiminde ilk büyük, şiddetli mücadele 1969'da Kahtan eş-Şa'bi'nin devrilmesinde gerçekleşti. 1975'te Milliyetçi Cephe Baasçı ve Nasırcıları da içine alan ve Birleşik Siyasi Örgüt (UPO) adı verilen bir örgüt kurdu. Daha kanlı ikinci mücadele Abdelfettah İsmail'in 1978 Haziranında Salim Rbayi Ali'ye karşı yaptığı darbeydi. İsmail UPO'nun yerine Yemen Sosyalist Partisi (YSP)'nin kurulduğunu ilan etti. 1980'de İsmail, Ali Nasır Muhammed başkanlığındaki kansız bir darbeyle devrildi.

Ocak 1986'da iktidar partisi katmanlarında korkunç bir savaş patladı. On günden daha az bir süre içinde binlerce insan öldü. Sonunda Ali Nasır Muhammed devrildi ve iktidar Ali Salim el-Bid, Salim Salih Muhammed, Haydar el-Attas ve Yasin Numan'dan oluşan kolektif bir liderliğe geçti. Bu son gelişme ve kolektif liderlik, Sovyetler Birliği'nde Gorbaçov'u iktidara getiren ve komünist iktidara son veren tarihi gelişmelerle aynı zamana rastladı. Yeni liderlik sistemde reform yapmaya teşebbüs etti fakat çıkarlar ancak Yemen'in her iki kesiminin birleşmesiyle korunabilirdi.

İki kesimin kendi içlerindeki çatışmalardan ayrı olarak birbirleriyle de çatışmaları vardı. Kuruluşundan kısa bir süre sonra Güney'deki komünist rejim gizliden gizliye Kuzey Yemen'de de bir Milliyetçi Cephe oluşturma planları yaptı. İyi silahlandırılmış isyancılar rejimi devirmek ve yerine komünist bir rejim kurmak amacıyla Kuzey'le savaşa girdiler. 1979'da Kuzey hükümeti artık isyancılara karşı duramaz olduğundan çatışma çok ciddileşmişti. O zaman Yemen İslami Hareketi ile hükümet arasında gayri resmi bir ittifak tek çare olarak göründü. İslamcılar komünistlere karşı cihad ilan ettiler ve onların kampanyalarını boşa çıkardılar.

Nüfus, Mezhepler ve Kabileler

Yemen yaklaşık olarak 12 milyon nüfusa sahiptir. Nüfusun hemen hemen hepsi Arap olup Haşimiler dışında, çoğu Kahtan soyundan gelir. Bu eski kabile tarihsel olarak Himiar (çoğu Güney aşiretler buna dahildir) ve Kahlan (çoğunlukla Kuzey'de) diye ayrılır, sonra da 3 büyük aşirete bölünür; Hashid, Bakil ve Midhaj.

Üç dört bin olarak tahmin edilen küçük bir Yahudi azınlık dışında Yemenliler Müslümandır. Bunların bir kısmı Şafii Sünni (%60), bir kısmı Zeydi Şii (%40) ve Yafi', Hirz, Taibah ilçelerinde yoğun olan çok küçük bir kısmı da İsmaili'dir.

Yemen toplumu çok karmaşık olduğu için hiçbir sınıflandırma tam olarak kendi cüzlerini temsil edemez. Bu, kabilesel ve mezhepsel bağlantıların karşılıklı değiş tokuşu yüzündendir ve çoğunlukla ırki veya ideolojik olmaktan ziyade politiktir. Şiilerin dini otoritesini temsil eden imametin 1962 devrimiyle son bulmasıyla birçok Zeydi'nin Sünni olması bu gerçeği açıklar. Bu değişime katkıda bulunan iki temel etken, eğitim ve İslami (Sünni) hareketin güçlenen etkisidir. Buna imamet döneminin baskı, zulüm ve geri kalmışlığı da eklenebilir.

Kuzey'de, Yemen toplumu son günlere kadar üç etkin sınıf tanırdı. Efendiler sınıfı Haşimilerin ait olduğu sınıftır. Devrim öncesine kadar ülkenin yasal hükümdarları olarak kabul edilirlerdi. İkinci sınıf alimler ve hakimler sınıfıdır. Bunlar iç politikada önemli rol oynayan etkin insanlardır. Üçüncü sınıf iyi silahlı üyelerini mobilize edebilecek zenginlik ve iktidar sahibi kabile başkanlarıdır.

Birleşmeye Doğru

İki ülkenin temsilcileri arasındaki ilk görüşme Ekim 1972'de birkaç gün süren savaş sonrasında gerçekleşti. Kuzey Yemen Başbakanı Muhsin el-Ayni ve Güneyli meslektaşı Ali Nasır Muhamme''in katıldığı Kahire Arap Birliği himayesindeki görüşmelerde bir anlaşma taslağı çizildi. Kasım'da devlet başkanları, Kadı Abdurrahman el-Iryani (Kuzey) ve Salim Rubayi' (Güney) Libya'nın Tripoli kentinde bir araya gelerek Tripoli Planı diye bilinen ilk ayrıntılı birlik planında anlaşmaya vardılar. Plan, Marksist Güney ile Muhafazakar Kuzey arasında sürüp giden çatışmalar yüzünden uygulanamadı.

1979'da ikinci bir savaşın patlamasını müteakip Ali Abdullah Salih (Kuzey) ve Abdulfettah İsmail (Güney) arasında Kuveyt'te bir görüşme gerçekleşti. İki liderin imzaladığı Kuveyt Antlaşması'na göre ortak bir komite kurulacak ve bu komite 4 ay içinde birleşik devlet anayasasını yapacaktı. Komite Aralık 1981'e kadar anayasayı hazırladı. Bununla birlikte Güney'deki hakim parti içinde süre gelen mücadeleler yüzünden fazla bir şey yapılamadı. Yine de Ali Nasır Muhammed zamanında iki taraf arasında küçük bir işbirliği anlaşması imzalandı.

Birleşmeye doğru kesin harekete Güney'de, sürecin sadık karşıtları olan uzlaşmaz Marksistlerin çoğunluğunun tasfiye edildiği 1986 katliamı arkasından geçildi. Sosyalist bloğun çözülüşü süreci hızlandırdı. Çünkü Marksist rejim büyük finansal ve askeri yardım kaynağını kaybetti ve ülkenin kötüye giden durumunun üstesinden gelemez oldu.

Mayıs 1988'de San'a'da, vatandaşların sınırdan geçmelerini kolaylaştıran bir anlaşma imzalandı. Kasım 1989'da ise Aden'de her iki ülkenin parlamentosuna Birleşik Devlet Anayasası taslağını havale eden bir anlaşma imzalandı. Mayıs 1990'da Yemen'in iki kesimi resmen birleşti.

Birleşme daha kötü bir zamana rastlayamazdı. Ülkenin Güney kısmı, iflas etmiş ve büyük dış borçlar altında kalmıştı. Kuzey kesim kaynaklarını Güneyli ortağıyla paylaşmak zorunda kaldı.

Birleşmeden üç ay sonra patlayan Körfez Krizi, hükümeti ve halkı Körfez'de yabancı müdahalesine karşı olan Yemen Cumhuriyeti için bir felaket oldu. Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkeleri bütün finansal yardımları durdurma ve gönderdikleri paralar büyük bir ekonomik katkı sağlayan ve sayıları bir milyonu aşan Yemenli işçileri kovma gibi cezalandırıcı tedbirlere gittiler.

İlaveten, geçiş süreci düzensizlik ve karışıklık dönemi oldu. Hükümeti kontrol eden iki hakim parti, iktidarı düşmanca sayılabilecek bir şekilde paylaşıyorlar. Silahlı güçleri de içeren önemli kurumlar her iki kesimde bağımsız olarak davranmaya devam ediyordu. Kuzey'deki halk birleşmenin, kendi harcamalarıyla başarıldığını, birleşme sonunda yüksek enflasyon, büyük işsizlik ve derin sorunların ortaya çıktığını hissediyor.

Bütün bunlardan dolayı, ülkeyi sonuç getirecek şekilde daha istikrarlı bir yapıya doğru yöneltmek ve sağlam bir birlik tesis etmek için parlamento seçimlerinin zorunlu olduğuna inanılıyor.

Demokrasinin Öyküsü

Yemen'in Kuzey kesimini demokratik reformlarla ilk tanıştırma teşebbüsü 1948'de İmamete karşı yapılan el-Ahrar devrimi sonrasına rastlar. Bir anayasa yapmak ve danışma meclisini seçme hazırlıkları için "Yüce Milli Yetki" tahsis edildi. Bununla birlikte, devrim kısa bir süre sonra bozuldu ve İmamet yeniden geldi. 1970'de yeni bir anayasa onaylandı. Anayasaya göre 1971'de danışma Meclisi için seçimler yapıldı. Şeyh Abdullah el-Ahmar (şu anki Yemen Islah Partisi lideri) başkanlığındaki meclis 1974'de el-Hamdi'nin darbesini müteakip dağıldı. Anayasa da askıya alındı.

1977'de el-Hamdi öldürüldü ve yerine geçen el-Ghashmi "Geçici Halk meclisi"ni kurdu. Bu meclis iki yıldan daha uzun süre görevde kalmayacak, bu iki yıl içinde parlamento seçimleri yapılacaktı. 1980'de hükümet tarafından bütün siyasi grupların (Müslüman Kardeşler, Baasçılar, Marksistler, Nasırcılar, Liberaller ve bağımsızları kapsayan) davet edildiği milli bir diyalog başlatıldı. Diyalog, komünist asilerle savaşın ülke için ciddi bir tehdit oluşturduğu önemli bir zamana rastladı. İki yıl sonra, 1982'de bütün bu grupları kapsayan Genel Halk Kongresi kuruldu.

Geçici Meclis, iki yıl yerine, cumhurbaşkanının bir yıl önceki çağrısına cevap olarak parlamento seçimlerinin yapıldığı 1988'de kadar tam on yıl görev başında kaldı. Şüphesiz cumhurbaşkanı seçim çağrısı yapmak için iyi sebeplere sahipti. Durumu güçlüydü ve demokratik yönde bir başarı avantaj olacaktı. Üstelik Suudi Arabistan ile sınır görüşmelerinde herhangi bir ilerleme veya Güneyle birleşme, seçilmiş bir parlamentonun varlığını gerektiriyordu. Son olarak, iki yıldan fazla sürmesi gereken Geçici Meclis'i devam ettirmek artık kabul edilemezdi.

Seçimler serbest ve temizdi. Her ne kadar henüz hiçbir parti tanınmamış idiyse de, diğer bütün ideolojik gruplar (Baasçılar, Marksistler ve Nasırcılar) %15'ten daha az kazanırken Müslüman Kardeşler yalnız başına sandalyelerin yaklaşık %30'unu kazandı.

Güney'de ise durum daha farklıydı. Sovyet stili komünist rejim Yüksek Halk Meclisi'ne temsilci seçimi ve aday gösterimini kontrolü altında tutuyordu. Siyasal niteliğe sahip olmadığı düşünülenler süreçten çıkarılıyordu. Nitelikler rejimin tanıdığı komünist örgütün üyelerine verilmişti. Aynı şekilde, aday gösterme belirli kuruluşlar tarafından yapılmaktaydı. Sıradan bir vatandaş kendini aday olarak gösteremezdi. Bu tür kuruluşlar şunlardı:

- Birleşik Siyasi Örgüt (Milliyetçi Cephe)

- İşçiler ve Çiftçiler Birliği

- Gençlik Derneği

- Kadınlar Derneği

Birleşik Yemen'in Demokratikleşmesi

Referandumla desteklenen Birleşim Anayasası Taslağı yeni parlamento için seçimlerin altı aylık bir geçiş süresinde yapılmasını şart koştu. Bununla birlikte birleşme anlaşmasına konan bir ek bu süreci 21 Kasım 1991'e kadar uzattı. Bu periyot, daha sonra başkanlığını Kadı Abdulkerim el-Erşi'nin yaptığı Yüksek Seçim Komisyonu'nun tavsiyesiyle 27 Nisan 1993'e uzatıldı. Gelecek meclis ülkenin bütün kesimlerini temsil eden 301 sandalyeden oluşacak.

Yemen Cumhuriyeti'nin kurulmasından bu yana kırktan fazla siyasi parti teşekkül etti. Bununla birlikte bu partilerin çoğu küçük örgütler olup bir iddiaya göre bunların bazısı seçmeni şaşırtmak ve karşıtlarını mahcup etmek için iki egemen parti tarafından kuruldu.

İki egemen partiye, Genel Halk Kongresi (el-Mu'temer eş-Şa'biy el-Amm) ve Yemen Sosyalist Partisi (el-Hizb e-Yemeni el-İştiraki)'ne ilaveten siyasi harita şu partileri kapsıyor:

Yemen Islah Partisi (et-Tecemmu' el-Yemeni li'l-Islah)

Bu ülkedeki üçüncü büyük partidir. Resmi olarak Eylül 1990'da Müslüman Kardeşler'in belirgin İslami şahsiyetler, alimler, kabile başkanları, işadamları ve akademisyenler ile başlattıkları yoğun danışma ve diyalogu takiben kuruldu. Şeyh Abdullah el-Ahmer başkanlığındaki yüz üyeli hazırlık komitesi çekirdeği oluşturdu. Hemen sonra genişledi ve tüm ülkede şubeler açtı. Çoğu gözlemci Islah'ın seçimlerde Halk Kongresi'nden sonra ikinci olacağına inanıyor. Parti iki gazete çıkarıyor: es-Sahwah, el-Islah; bir de dergi: en-Nur.

Arap Sosyalist Baas Partisi (Hizb el-Ba's el-Arabi el-İştiraki)

Irak Baas Partisi'nin bir kolu sayılıyor. Tarihsel olarak 26 Eylül 1962'de imamete karşı yapılan devrimin önemli bir katılımcısıydı. Başkanı, Kasım Selam'dır. Parti haftalık bir gazete çıkarıyor: el-Cemahir.

Nasırcı Birleşik Halk Örgütü (et-Tanzim el-Wahdavi aş-Şa'bi en-Nasri)

Yemen siyasi arenasındaki en güçlü Nasırcı örgüttür. 1978'de Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'e karşı bir darbe girişimini müteakip büyük bir engelle hayli yara aldı. Başkanlığını Abdulgani Sabit yapıyor. Parti haftalık bir gazete çıkarıyor: el-Wahdavi.

Yemen Oğulları Birliği (Rabıtat Ebna'l-Yemen)

1950'lerde kurulmuş eski bir partidir. Körfez ülkeleriyle (özellikle Suudi Arabistan ile) iyi ilişkiler içindedir. Başkanlığını Abdurrahman el-Cefri yapmaktadır. İki haftalık gazete çıkarmaktadır: Ra'y ve el-Hakk.

Doğruluk Partisi (Hizb el-Hakk)

Haşimilerin siyasi çıkarlarını temsil ettiğine inanılıyor. İran'la özel ilişkiler içinde olup başkanı meşhur Kadı Ahmed eş-Şami'dir. Parti on beş günlük bir gazete çıkarıyor: el-Ummah.

Halk Güçleri Birliği (İttihad el-Kuvve eş-Şa'bi)

1950'lerde kurulan eski bir örgüttür. Başkanı yaşamını Suudi Arabistan ve ABD'de sürdüren İbrahim el-Vezir'dir. Parti Körfez ülkeleri ve İran'la iyi ilişkiler içindedir. Eş-Şura isimli haftalık bir gazete çıkarıyor.

Milli Demokratik Cephe (el-Cebhe el-Wataniyye el-Dimokratiyye)

Yemen Sosyalist Partisi'nden ayrılmış bir gruptur.

Diğer Küçük Partiler

- Anayasal Özgürlük Partisi (Hizb el-Ahrar ed-Dusturi)

- Tevhid ve İslami Eylem Hareketi (el-Hizb el-Kavmi el-İctimai)

- Hizbullah (İran yanlısı)

Nasırcıların iki küçük partisi var:

- Nasırcı Demokratik Parti (el-Hizb en-Nasıri ed-Dimokrati), Genel Halk Kongresi destekli ve bağlantılıdır.

- Halkın Nasırcı Reform Partisi (Tanzim et-Tashih eş-Şa'bi en-Nasıri). Güney'de birleşme öncesi kurulmuş olup Yemen Sosyalist Partisi destekli ve bağlantılıdır.

Genel Halk Kongresi de bir küçük partiyi desteklemektedir:

- Eylül Demokratik Örgütü (et-Tanzim es-Sibtimberi ed-Dimokrati).

Genel Halk Kongresi iki haftalık gazete çıkarmaktadır: el-Mithak ve 22 Mayıs. Buna rağmen Yemen Sosyalist Partisi birkaç haftalık gazete çıkarmakta: es-Sewri, el-Mustakbel, Sawt el-Ummal (İşçilerin Sesi), Aden, el-Cedid ve diğerleri.

Çeviren: Nihat Bulut