İntifada'nın 8. Yılı Kutlaması

Haksöz

10 Aralık Cumartesi günü, İslam Dünyası Tarih ve Kültür Araştırmaları Merkezi (İDKAM)'da 8. yılına giren Filistin İntifadası ile ilgili "İntifada Sürüyor" başlıklı bir kutlama toplantısı yapıldı.

İntifada'nın bir şehadet ve zafer cihadı olduğunun belirtildiği açış konuşmasında, İntifada 8 yaşına basarken 12 Filistinli kardeşimizin daha toprağa düştüğünü; ama bu seferki katillerin siyonistler değil, işbirlikçileri olduğu vurgulandı. Duygu yüklü bu konuşmanın devamında şu görüşlere yer verildi:

"Filistin halkı için Arafat ihanetin adı olmuştur. Geçmişte Arafat'ın adını haykırarak siyonist İsrail askerlerinin kurşunları altında taşa sarılan küçük Filistinli mücahidler bugün "Arafat'a ölüm!", "İşgalciler ülkemizden defolun" sloganlarıyla, FKÖ ve İsrail kurşunları altında taşa sarılıyorlar. Arafat'ın eski küçük generalleri, şimdi Arafat'a ve siyonist işgalciliğine karşı İslam için mücadeleyi yükseltiyorlar.

FKÖ ve İsrail arasında varılan ihanet antlaşması, 8. yılına giren intifada ateşini daha fazla alevlendirdi. Şimdi tüm mazlum Filistin halkı, gerçek kurtuluşun ve bağımsızlığın Kelime-i Tevhid bayrağı altında toplanarak sağlanacağını daha fazla idrak etmiş durumda.

Katil Siyonistlerin kurşunlarıyla toprağa dökülen her şehid kanı Filistin çocuğunun ve kadınının elinde göğeren yeni bir filiz, yeni bir silah oluyor.

Filistin İslami mücadelesi, tüm İslami hareketlerin damarlarına inanç, mücadele azmi ve kararlılık aşılıyor.

Filistin konulu şiirlerin okunmasının ardından Filistinli bir kardeşimiz bölgede meydana gelen son gelişmeler ve ihanet Antlaşmasıyla ilgili bilgiler vererek canlı bir şahit olarak dinleyicileri malumatlandırdı.

Kardeşimiz Arafat'ın FKÖ içine yerleştirilmiş bir uzlaşmacı olduğunu, Ebu İyad ve Ebu Cihad'ın öldürülmüş olmasından dolayı Arafat'ın bu anlaşmayı imzalayabildiği! söyledi. Ebu İyad ve Ebu Cihad'ın öldürülmesinin arakasında da Arafat'ın bulunduğunu belirtti.

Halkın %35-40'nın Hamas taraftarı, %15-20'sinin Arafat taraftarı, geri kalanın da ortada olduğunu belirtti. Bu ortadaki gurubun başlangıçta Arafat'a inanarak ekonomik yardımın geleceğini, güvenliğin oluşacağını ve daha iyi bir yaşama kavuşacaklarını düşünerek anlaşmayı desteklediklerini belirtti. Ama daha sonra gerçeklerin farkına varan halkın Arafat'tan tamamen desteğini çektiğini ifade ederek, önceleri milli bir kahraman olan Arafat'ın şu anda istenmeyen adam ilan edildiğini ve halkın %80'inin Arafat'a karşı olduğunu ortaya koydu.

Filistinli kardeşimiz devamla şunları söyledi: "İsrail büyük bir komplo hazırladı. Gazze ve Eriha'dan çekilmeden önce silah satışını serbest bıraktı ve Filistinlileri silahlandırdı. Daha sonra da Filistin polisinin içine soktuğu ajanlarıyla halka ateş açtı; katliam yaptı, bunun üzerine halk da daha önce aldığı silahlarla karşılık verdi, böylece İsrail Filistinli'yi Filistinli'ye kırdırma politikasında başarıya ulaştı."

FKÖ'nün içinin ajan kaynadığını, ayrıca çıkar peşinde koşan insan sayısının haddi hesabı olmadığını söyleyen kardeşimiz Arafat'ın imzası olmadan ise Filistin kasasından tek kuruşun dahi harcanamadığını belirtti.

Son olarak çok önemli bir noktaya parmak basarak şunları söyledi: "FKÖ'nün güçlü olduğu dönemde Hamas halkın içinde örgütlendi, sağlamlaştı, Filistin halkının yozlaşmaya ve yumuşamaya başladığı zaman ise harekete geçti ve İntifada'yı başlattı. Bununla halkın direniş ve İslami bilincinin diri tutulması sağlandı. Biz biliyoruz ki İsrail'i oradan tek başımıza kovamayız çünkü o tek başına değil, Filistin'in kurtuluşu ancak ümmetin kurtuluşuna bağlıdır, tüm ümmet kurtulduğu zaman ancak Filistin de kurtulabilir.