İki Cennetimiz Var

Fevzi Zülaloğlu

İki tarihimiz var:

Biri geçmişimiz, diğeri geleceğimiz.

İki nimetimiz var:

Biri verilmiş, diğeri emeğimiz.

İki Medine’miz var:

Biri Kudüs’ümüz, diğeri Mekke’miz.

İki mekânımız var:

Biri gurbetimiz, diğeri sılamız.

İki hayalimiz var:

Biri barınağımız, diğeri sığınağımız.

İki mektebimiz var:

Biri ailemiz, diğeri ümmetimiz.

İki hedefimiz var:

Biri nostaljimiz, diğeri ütopyamız.

İki eşiğimiz var: 

Biri vizyonumuz, diğeri misyonumuz.

İki ödülümüz var:

Biri acımız, diğeri mükâfatımız.

İki anımız var:

Biri çocukluğumuz, diğeri olgunluğumuz.

İki hakikatimiz var:

Biri içimizde, diğeri dışımızda.

İki takvamız var:

Biri yazgımız, diğeri libasımız.

İki nimetimiz var:

Biri geçici, diğeri kalıcı.

İki faziletimiz var:

Biri gündüzümüz, diğeri gecemiz.

İki nehrimiz var:

Biri aktığımız, diğeri durağımız.

İki mevsimimiz var:

Biri baharımız, diğeri kışımız.

İki yansımamız var:

Biri gölgemiz, diğeri tevazuumuz.

İki doğumuz-iki batımız var:

Biri doğunun en batısında, diğeri batının en doğusunda.

İki cennetimiz var:

Biri düştüğümüz, diğeri göçtüğümüz.

İki cennetimiz var:

Biri ardımızda, diğeri andımızda.