Dinmeyen Acı

Bünyamin Doğruer

Yüzleri acıya dönük Arakanlı kardeşlerime…

Arakan acının tek çığlığı
Yoksul kulübelerinde
Çamurlar içinde açlık çeke çeke
Budist katillerinin ateşinde
Kundaklandı evleri köyleri
Ölüm dört mevsim ölüm
Öldürdüler ne varsa Arakan’da
Kadınları, bebekleri, mazlumları
İnsanlığı

Naf nehri ceset akıyor
Naf nehrinde kadınların çırpınan gövdeleri
Çamurlar içinde insanların
Yüreklerinden taşan hüzünleri
Anlamlı bir öfke yayılmış dağlarına
Nasılda ders veriyorlar sessiz sağır kör insanlığa
Vakarlı duruşlarıyla

Su üstünde ağlasa da yapraklar
Alınlarında dağ serinliği
Acılar içinde de olsa umutları mavi
Açlıktan yapışmış karınları
Zalimlere inat sağlam imanları
Saçlarını yağmura verip güneşe yürüyen
Arakan’ın yiğit evlatları

Çığlıklar, ölümler, yangınlar
Tarifsiz acılar gömüldü toprağa
Müminlerin yüreğinde son söz ortak payda
Mahşer gününde sorulacak hesaplar var
Muntakim ve Kahhar olan Allah’ımız var

Gözlerimize mil çekildi
Çocuklarımızın parmakları kesildi
Evlerimizin kapıları ölüme açıldı
Yalınayak ateşlerden geçtik
Yıllardır bir deri bir kemik direndik
Şimdi bir iman eden kalbimiz
Bir de sen varsın Rabbimiz