Bu Şehrin İnsanları

Bünyamin Doğruer

Anladım ki

Şehrin soğuk duvarları arasında 

Ne giyersen giy ısınamazsın

Ve bu şehrin insanları

Haşhaş çiçekleri gibi kederli ve zehirli

Gerçeği ortaya çıkaran güneşi tutmak istemiyorlar

Hayata

Işık oyunları yapan prizmanın arkasından bakıyorlar

Ruhları

Daimi bir geceyi daimi bir trajediyi yaşıyor

Kendi kendilerine ulaşamadıkları gibi

Hicranında kadrini bilmiyorlar

Çiğ ve hamlar

Oysa insanlar ayrıldıkça olgunlaşırlar

Olgunlaştıkça düşer hayattan

Vuslata erer kavuşmanın hazzına

Bu şehrin insanları bu zevkten mahrum

Ceplerinde banka kartları

Her şeyi onaylayan yapıları

Şeytanın manifestosu tüm söylemleri

Bu şehirden çekip giderken çok zoruma giden

Kapitalizme şükretmeleriydi

Eksilmedi kalbimdeki ağrı

Yenilmiş ordular gibi çekildim dağa

Suskun karanlıklara

Yoruldum

Sözün ağırlığı altında

Korkunun ve umudun anaforunda

Aklımsa endişeler içinde

Sıkıntıyı ve ıstırabı fark eden aklım

Koru beni Rabbim

Bu şehirden gidiyorum

Ruhumu adımlıyorum Rabbim

Bilmiyorum bu insanlar içinde

Hangi hedefin kurşunu

Hangi savaşın mağlubu

Hangi acının sızısıyım