1. YAZARLAR

  2. Ahmet Amrabi

  3. Var olmayan silah var olandan daha tehlikeli...
Ahmet Amrabi

Ahmet Amrabi

Yazarın Tüm Yazıları >

Var olmayan silah var olandan daha tehlikeli...

21 Nisan 2010 Çarşamba 05:55A+A-

ABD İran'ın nükleer silah geliştirmesi 'ihtimali' nedeniyle dünyayı ayağa kaldırırken, İsrail'in nükleer silahlarının sözünü bile etmiyor

ABD nükleer silaha sahip olmayan hiçbir ülkeye karşı bu silahı kullanmayacak, ancak İran’ı bunun dışında tutacak. ABD Başkanı Barack Obama’nın ‘nükleer doktrini’nin nihai özeti bu. Obama bu doktrinle birlikte yönetiminin Washington’da düzenlediği nükleer güvenlik konferansına zemin hazırlıyordu. Obama yönetiminin BM Güvenlik Konseyi’nden İran’a ‘sıkılaştırılmış’ yaptırımlar dayatılması yönünde bir karar çıkarmak için bütün diplomatik gücünü seferber ettiğini dikkate alırsak, bu uluslararası nükleer zirve Konseyi yaptırımlar yönünde harekete geçirmeye hazırlık sayılır.

Fakat ABD’nin bu ‘uluslararası’ toplantıyı uluslararası sıfatından uzaklaştırma planını ifşa eden iki durum vardı: Öncelikle, davetiye gönderilen 47 ülke arasında İran ve Kuzey Kore bulunmuyordu. Bu durum, toplantının asıl amacının İran’ın yalnız bırakılması olduğu mesajını veriyor. İkincisi, ABD İsrail’in nükleer cephaneliğinin üzerini örtüyor. Amerikalı yetkililer, toplantının çalışmalarının sadece ‘nükleer terörle’ sınırlı olduğu gerekçesiyle bu konuyu gündemden çıkardı. Nükleer silahın dünya güvenliği için en büyük tehdidi oluşturduğunu söylemeye gerek bile yok. Fakat ABD’nin bu önemli konuya yaklaşımda izlediği siyasi seçicilik, bu bağlamdaki çabalarını dürüstlükten soyutluyor. Nükleer silah caydırıcıdır; nükleer bir devletin benzer silahları bulunan bir başka devlete karşı bu silahı kullanmasını engeller. Zira bir nükleer saldırı ve nükleer misilleme her iki ülkenin de kapsamlı yıkımına yol açar. Böyle bir senaryoda sonuç sıfırdır.

O halde sorun, ABD’nin belirli ülkelerin bu caydırıcı güce sahip olmasını istememesi. Böylelikle bu ülkeler, özellikle de ABD’nin İsrail karşıtı olarak sınıfladığı Arap ve İslam ülkeleri Amerikan şantajına boyun eğmeyi sürdürecek.

ABD İran’ın nükleer programını hedef alıyor. Oysa İran’ın açıklamalarına göre, program sadece barışçıl amaçlar güdüyor. Doğal olarak gelecekte nükleer bomba üretme düzeyinde geliştirilmesi ihtimali de söz konusu. Skandal boyuttaki ironi şu: ABD bir yandan ‘ihtimal’lere dayanarak dünyayı İran’a karşı ayağa kaldırırken, diğer yandan da İsrail’in nükleer cephaneliğini örtbas ediyor. Somut gerçek bu. (Katar gazetesi Vatan, 19 Nisan 2010)

RADİKAL

YAZIYA YORUM KAT