Ece Göksedef / Al Jazeera

Başkent Bağdat’ın kuzeydoğusundaki Sadr bölgesi yakınındaki Habibiye'de stadyum inşaatında çalışan Türk işçiler, Çarşamba saat 03.00 civarında kaçırıldı.

Irak Spor Bakanlığı’na bağlı olarak Türk firması Nurol’un yürüttüğü inşaat bir buçuk yıl önce bitmek üzereydi. Ancak şantiye son bir buçuk yıldır aktif değil. Sebebi, Irak’ta tüm gelirlerin IŞİD’le mücadeleye aktarılmış olması ve Spor Bakanlığı’nın bütçesinde yeterli para kalmamış olması…

Stadyumun yapılacağı alanda arazi sahibi olan Iraklıların bölgeden çekilmek istememesi de, projeyi durduran öncelikli sebepler arasında. Ancak Türk firması inşaatı yarım bırakmış olmamak için bütçenin yeniden çıkmasını ve mülk sahiplerinin ikna edilmesini beklerken, şantiyede 18 Türk işçinin çalışmalarına yavaş da olsa devam etmesine karar vermişti. 

Olayın gerçekleştiği sırada üçü mühendis, on dördü işçi, biri muhasebeci olan Türklerin yanında dört de Iraklı bulunuyordu. Bu Iraklıların ikisi firmaya bağlı gece bekçileri, diğer ikisi de Irak Spor Bakanlığı’nın şantiye için atadığı güvenlik görevlileri. Gece polis ve asker üniformalarıyla baskın yapan kişiler bu dört Iraklının ellerini ve ayaklarını bağlayarak şantiyede bıraktı. Şantiyede bulunan 18 Türkün tamamını arazi araçlarıyla kaçırdı.

18 Türk vatandaşının sağlık durumuna veya nerede olduklarına dair henüz net bir bilgi yok.

Şii milislerin bölgedeki eylemleri arttı

Al Jazeera’nin bölgedeki kaynaklardan edindiği bilgilere göre Sadr bölgesinin bitişiğinde bulunan Habibiye, Şiilerin yoğun olarak yaşadığı ve Şii milislerin güçlü oldukları bir bölge. Bu sebeple IŞİD militanları ya da bölge dışından gelenler bu alana kolaylıkla giremiyor.

Habibiye bölgesinde aktif 42 Şii milis grup var. Şii milisleri, Irak ordusu IŞİD’e karşı savaşmak üzere silahlandırıyor ya da bölge halkının da desteğiyle, kendi imkânlarıyla silahlanıyorlar. Bu grupların maaşlarının ödenmesinde son aylarda gecikmeler yaşanıyor ya da eksik ödeme yapılıyor. Kaynaklar, bunun sonucu olarak son aylarda bu Şii milis grupların haraç toplama, hırsızlık gibi eylemlerde bulunmaya başladığı bilgisini veriyor. Sadece Türkler hedef alınmış olsa da, Şii bir milis grubun kaçırma olayını fidye alabilmek için gerçekleştirmiş olabileceği üzerinde duruluyor.

Halkın yardım ettiği milis gruplar, stadyumun inşa edildiği arazide mülkü bulunan Iraklılardan da destek görüyor. Güvenlik görevlileri, stadyum inşasının devamına karşı çıkan mülk sahipleriyle birlikte Şii milislerin bu eylemi yapmış olabileceği ihtimalini değerlendiriyor.

Türkiye’ye mesaj mı?

IŞİD’in Haziran 2014’teki Musul baskınından sonra Irak’ın güneyindeki Şii bölgelerinde Türkiye’ye yönelik olumsuz bir algı oluşmuş, çevreden gelen tepkiler üzerine oluşan tehdidin ardından Basra Başkonsolosluğu çalışmaları askıya alınmıştı. Basra’daki Türk diplomatlar yine Haziran ayı içerisinde bölgeyi terk etmişti. Ancak Türk dışişlerine göre, Irak’ta hükümetin değişmesinin ve Türkiye’nin IŞİD’e karşı koalisyonun operasyonlarına katılmasının ardından bölgede Türkiye’ye yönelik algı değişti.

Irak İçişleri Bakanlığı, bölgede en güçlü Şii grup olan Sadr grubunun ve ona bağlı Es Selam grubunun kaçırma olayıyla ilgisi olmadığı bilgisini veriyor.

Türk Dışişleri kaynakları, Türkiye’ye verilmek istenen bir mesajın küçük de olsa ihtimaller arasında olduğu görüşünde. Sadr grubuna bağlı olmayan ve Sünni ülkelerden gelen firmalara karşı olumsuz tutumlarıyla bilinen 40’a yakın irili ufaklı muhafazakar Şii grubun kendi kararlarıyla böyle bir eyleme kalkışmış olma ihtimalleri de var.

Türk Dışişleri’nin çalışmaları sürüyor

Sabaha karşı haberi aldıktan sonra Bağdat’taki Türk Büyükelçiliği harekete geçti. Tüm mesaisini kaçırma olayına ayıran Büyükelçi  Faruk Kaymakçı, Irak İçişleri, Dışişleri, Savunma ve Spor Bakanlıkları’yla, Başbakanlık, Ulusal Güvenlik Müsteşarlığı ve Sadr grubunun liderleriyle hızla temasa geçti. Temaslar gün boyu sürdü. Büyükelçilik, Nurol İnşaat’a da düzenli bilgi aktarmaya devam ediyor.

Irak Başbakanlığı konuyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurdu. Komisyon, sabah saatlerinde şantiyede elleri ve ayakları bağlanmış halde bulunan dört Iraklı güvenlik görevlisinin de ifadelerini aldı.

Kaynak: Al Jazeera