1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. “Türkiye Kendi Rotasını Kendi Çiziyor”
“Türkiye Kendi Rotasını Kendi Çiziyor”

“Türkiye Kendi Rotasını Kendi Çiziyor”

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kasım Kültür Sanat Etkinliklerine konuk olan Kenan Alpay, ‘Türkiye’nin Dış Politikasında Musul ve Kerkük’ün Önemi’ konulu bir konferans verdi.

12 Kasım 2016 Cumartesi 17:26A+A-

Kenan Alpay,  ‘Musul ve Kerkük’ün Önemi’ konulu konferansta konuşan Gazeteci Yazar Kenan Alpay, “Türkiye’nin dış politikasında artık 30’lu, 40’lı yıllardaki gibi İngiltere’ye, Fransa’ya bakıpta rotasını belirleyen diplomatik teamüller geçerliliğini yitirmiştir. Musul’u bir karanlık olarak görüp; oraya sırtınızı dönerseniz Amerika’nın gelip bölge üzerinde birtakım hareketler düzenlemesine olur vermiş olursunuz” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kasım Kültür Sanat Etkinlikleri, Gazeteci Yazar Kenan Alpay’ın konuşmacı olarak katıldığı ‘Türkiye’nin Dış Politikasında Musul ve Kerkük’ün Önemi’ konulu konferans ile devam etti. AKM’de gerçekleşen programa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Zafer Poyraz, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı İbrahim Aktürk, Zabıta Dairesi Başkanı Semih Bayraktar, İtfaiye Dairesi Başkanı Ayhan Orhan Arancı, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Davut Yüce ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Musul ve Kerkük’ün önemi

Programda Gazeteci Yazar Kenan Alpay, Türkiye’nin bölgesinin Türkiye açısından önemini detaylı bir şekilde ele aldı. Alpay ayrıca katılımcılardan gelen soruları da cevaplandırdı. Programın sonunda Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Zafer Poyraz, günün anısına Kenan Alpay’a hediye takdim etti. Gazeteci Yazar Kenan Alpay’ın konferanstaki konuşmasından satır başları şu şekilde;

Bölgenin geleceğine cevap

“Musul dediğimiz coğrafya bir kilit taşı mesafesindedir. Bu kilit taşı üzerinde hakimiyet kıldığınızda bölgeye ilişkin söyleyeceğiniz sözün ağırlığı başka bir boyut kazanır. Bu sebeple Musul meselesini tartışmaya açmak sadece iç politikaya malzeme oluşturmak değildir. Musul’un geleceğini tartışmaya açmak demek aynı zamanda bölgenin geleceğine ilişkin sorulara cevap aramak demektir. Musul’u bir karanlık olarak görüp; oraya sırtınızı dönerseniz Amerika’nın gelip bölge üzerinde birtakım hareketler düzenlemesine olur vermiş olursunuz.”

Asıl işgalci kim?

“Eğer Misak-ı Milli’nin geçerli olduğuna inanıyorsanız Musul’un konumu Diyarbakır’ın, Tekirdağ’ın, Bingöl’ün, Manisa’nın konumundan daha farklı değildir. Türkiye’nin bölgeye ilişkin politikasında bugün yürütmüş olduğu siyasetten başka bir seçeneği de yoktur. Bakın Başika’da Irak hükümetinin talebi üzerine askeri birlik oluşturuldu. Geçtiğimiz günlerde Irak hükümeti oradan çekilmemizi istedi. Topraklarını işgal ettiğimizi söylediler. Ancak binlerce kilometre öteden gelen Amerika’nın işgalci olmadığı bir dünyada, kendilerinin talep ettiği birliklerimiz işgalci olarak kabul ediliyor. Halep yıllardır bombalanıyor. Halep’i asıl bombalayanlar Rusya, Amerika, İran ve Esed iken; Türkiye’nin Halep’e kanlı müdahalede bulunduğunu söylüyorlar.”

Mazlumun mu zalimin mi yanındayız?

“Türkiye’nin dış politikasında artık 30’lu, 40’lı yıllardaki gibi İngiltere’ye, Fransa’ya bakıpta rotasını belirleyen diplomatik teamüller geçerliliğini yitirmiştir. Bundan sonra Türkiye, Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koymuş olduğu iradeyle o insanları kucaklayan diplomatik teamülleri inşa etmek durumundadır. Eğer biz de bu rotanın bir parçası olacaksak; inşallah oradan bir hayır bize mutlaka uğrar. Eğer olmayacaksak o bölgedeki Müslümanlardan birisinin ahı da bize mutlaka ulaşacaktır. Dolayısıyla mazlumun mu zalimin mi yanında olduğumuzu bir noktada tercih etmek durumundayız.”

img-20161112-wa0005.jpgimg-20161112-wa0009.jpg

Kaynak: Medyarota.com

 

HABERE YORUM KAT