Soru: Sevgili Sivilay Abla, seçimler geldi. TRT’de seçim konuşmaları başladı. TRT’nin gri, çirkin fonu önünde konuşmak için liderler sıraya girdi. Hatta daha önceden partilerin önemli insanlarının katılımıyla kura çekimleri yapıldı ve konuşma sıralamaları belirlendi. TRT yönetimi altın tozu tartar gibi partilerin büyüklüğüne göre konuşma süreleri belirledi.

Genel başkanlar da bu kıymetli dakikaların bir saniyesini bile ziyan etmeyecek bir titizlikle konuşmalarını seri bir şekilde yapıyorlar.

TRT seçim konuşmalarını bu kadar mühim hale getiren nedir. Hele de en çok izlenen kanalların en çok izlenen saatlerinde gece boyu programlara konuk olan üç büyüklerin genel başkanları için konuyu bu kadar önemli hale getiren nedir? (Betil Bulut)

Cevap: Sevgili Betil, aynı soruya geçen yıl da cevap vermiştim. Kışlanın birinde bir bankı boyamışlar. Sonra boyalı banka kimse oturmasın diye başına bir nöbetçi dikmişler. Ertesi gün o noktaya niye nöbetçi dikildiği unutulmuş. Yirmi sene o bankın başına nöbet yazmışlar.

TRT zamanında bir tek tanecik kanal imiş, yıllar geçmiş bir tanesinin de aklına bu nöbeti silmek gelmemiş.

Ergenekon Enişte Sendromu

Soru: Sevgili Sivilay Abla, daha önce darbe karşıtı şarkılar yapmış bir rock grubunun solisti, sevgilisinin Ergenekon sanığı babası için Silivri Mahkemesi’ne gide gele Ergenekon davasını desteklediğine pişman olmuş. Daha önce de darbe planlamaktan yargılanan bir paşanın profesör damadı kendini kayınpederinin suçsuz olduğunu ispatlamaya adamıştı. Ergenekon cinsel yolla bulaşan bir hastalık mıdır? (Ufuk Toros)

Cevap: Sevgili Ufuk, sorunun cinsel boyutunu Haydar Dümen’in dikkatine sunuyorum.

Hep duyuyoruz. Asker eşleri arasında da askerlik hiyerarşisi geçerliymiş. Paşa karısının saçının kesildiği tarak ile yüzbaşı karısının saçı kesilmez diyorlar. Asker çocukları bile lojmanın basket potasına babalarının rütbesi oranında basket atabiliyorlarmış. Babadan aileye dalga dalga yayılan bu hiyerarşinin eniştelere ve hatta enişte adaylarına değmemesi mümkün değil. Hiyerarşi, sorumluluğu da beraberinde getiriyor haliyle.

Daha çılgın duble yol yorumu

Soru: Sevgili Sivilay Abla, AK Parti’nin duble yolları, devletin ceberut eli Kürtlere daha kolay ulaşsın diye yaptığı yorumundan daha çılgın bir yorum düşünemiyorum, ya siz? (Tuncer Köşelioğlu)

Cevap: Sevgili Tuncer, bu yorumu yapan gazeteci öfkesiyle hareket ediyor. Öfke zihin açar. Ancak öfkeden daha çok zihin açan şey ırkçılıktır. “AK Parti; Kürtler trafik kazalarında ölmesin, nüfusları artsın, Türkiye’yi ele geçirsin diye duble yol yapıyor, uçakları ucuzlatıyor” bir derece daha çılgın bir yorumdur.

Tek oyum var

İstanbul Birinci bölgede oturan biri olarak tek oyumu AKP 16. sıra adayı Bilal Macit’e vereceğim. Tüm tahminler gösteriyor ki: Listede kimin olduğuna bakmadan “Oyum Tayyibe” diyen AKP’li seçmenlerin oyları ile ilk on beş havada karada seçiliyor. Partili olmayıp “ona mı versem buna mı versem” diyenlerin oylarından AKP’ye kayanlar ile Bilal seçilecek. Yani benim oyum Egemen Bağış’a değil doğrudan listede desteklediğim adaya gidecek. Fazla gelirse hemen arkasında Meltem Gürler var. Daha da öteye geçemez zaten.

BİR İLAN

Ergenekon davasına destek veren ünlüler!!

Tövbe kapısı açıldı. Uzman gazeteciler nezaretinde itiraflarınızı dinliyor, sol duyularınızın huzura kavuşmasını sağlıyoruz. Mükâfat olarak birinci sayfadan renkli resminizi basıyoruz. Can Dündar ya da Ertuğrul Özkök tarafından takdir edilme garantili bu kampanyadan yararlanmak için müracaat: Radikal Gazetesi

-

Toplumsal Onarım ve Siyasal Rehabilitasyon

Anabilim Dalı Başkanı, Ruh ve Sivil

Hastalıkları Mütehassısı

[email protected]

TARAF