1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. Trabzon’da Sabah Namazı Katliamı Lanet Edildi
Trabzon’da Sabah Namazı Katliamı Lanet Edildi

Trabzon’da Sabah Namazı Katliamı Lanet Edildi

Trabzon Meydan Park’ta, Mısır’da ordunun yönetime el koymasını ve katliamlarını protesto ederek Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye destek verdi.

10 Temmuz 2013 Çarşamba 00:51A+A-

Trabzon Meydan Park’ta Özgür-Der Eynesil Temsilciliği ve Akçaabat İlim Yolcuları Derneği üyeleri, Mısır’da ordunun yönetime el koymasını ve katliamlarını protesto ederek Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye destek verdi.

Trabzon Meydan Parkı önünde toplanarak Mısır'da ordunun yönetime el koymasını telin eden Özgür-Der Eynesil Temsilciliği ve Akçaabat İlim Yolcuları Derneği üyelerinden oluşan topluluk, Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye destek için bir araya geldi. ‘Mısır’da darbenin karşısında Müslüman kardeşlerimizin yanındayız’ yazılı pankart açarak, ‘İslami yönetime evet, Laik azgınlığa hayır’, ‘Zorbalığa hayır, Mursi’ye evet’ ‘İslam düşmanı darbecilere karşı, ‘bütün ümmet tek yürek’ şeklinde sloganlar atan grup adına konuşan Özgür-der Eynesil Temsilciliği Başkanı Şükrü Uzun, Muhammed Mursi’nin ve İhvan-ı Müslimin’in yanında olduklarını söyledi.

Uzun, “Bugün Mursi’yi ve İhvan’ı yalnız bırakmak demek dün Taksim’de bugün Kahire’de yaşanan İslam düşmanlığı görüntülerini onaylamak demektir. Buradan sesleniyoruz; seçilmiş iktidarın temsilcisi olan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi derhal serbest bırakılmalıdır. Ordu derhal kışlasına çekilerek sorumlu kişiler yargılanmalıdır. Ramazan ayına girdiğimiz şu mübarek günde Mısırlı kardeşlerimiz sabah namazını kılarken şehadet şerbetini içen şehitlerinin acısıyla darbeye ve zulme karşı başları dik bir şekilde Mısır’ın tüm meydanlarını doldurmuş durumda, Suriye’de mücahitler bir elde Kur’an, bir elde silah ve dilinde dua ile cephelerde Esed diktasına karşı onurluca mücadele etmeye devam etmektedir” dedi.

Basın açıklaması İlim Yolcuları Derneği üyesi Serkan Kaplan’ın dua etmesinin ardından sona erdi.

trabzon-20130709-1.jpg

trabzon-20130709-2.jpg

trabzon-20130709-3.jpg

trabzon-20130709-4.jpg

trabzon-20130709-5.jpg

trabzon-20130709-6.jpg

trabzon-20130709-7.jpg

trabzon-20130709-8.jpg

Basın Açıklamasının Tam Metni:

Mısırda Askeri Cuntanın Yaptığı Katliamları Kınıyoruz

Bugün mübarek Ramazan ayını müşahede ettiğimiz mübarek zamanların ilk günü.. Ne var ki Mısır’da başta Siyonist İsrail olmak üzere küresel istikbardan ve bölgedeki işbirlikçilerinden geniş destek alarak yapılan askerî darbe, İslam coğrafyasının Müslüman halklarını bu mübarek zamanlarda bir kez daha hüzne boğmuştur. Bugün içinde kadın ve çocukların olduğu 82 kardeşimiz şehit edildi. Tutuklanan kardeşlerimize türlü işkenceler yapıldığı haberi dalga dalga tarafımıza ulaşıyor. Tüm darbe ortamı sıcaklığını korurken Batı ikiyüzlülüğünü sürdürmeye devam ediyor.

Mısır’da halkın seçim yoluyla iktidara getirdiği Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve İslami bir parti olan Hak ve Adalet Partisi’ne karşı gerçekleştirilen darbeye dair gün geçmesin ki yeni bir kirli itiraf ortaya dökülmemiş olsun. Bu itiraflar göstermiştir ki birilerinin “spontane gelişmeler üzerine gerçekleşen ani bir müdahale” iddiası boşa çıkmıştır. Tam tersine cuntanın en az 8 aylık zaman süresi öncesinden bu darbeyi planladığı ve peyderpey olgunlaştırdığını kanıtlayan deliller sudur etmiş bulunmaktadır. Askerî cuntanın Muhammed Mursi’nin askerin yetkilerini sınırlandıran bir takım düzenlemelerinden rahatsız olması, Gazze’ye yönelik politikaların İsrail’de ve Mısır askerî cuntasında oluşturduğu korku ve ek olarak liberal darbeci Baradey’in Batılı dostlarını darbeye ikna yönündeki canhıraş çabaları bunlardan yalnızca birkaç örnektir.

Başta Siyonist İsrail olmak üzere neredeyse istisnasız olarak uluslararası toplum denilen istikbar güçlerinin Mısır cuntasına dost kesilmeleri ibretle izlediğimiz bir durumdur. Bu ülkelerin tek birinin bile Mısır’daki durumu tanımlarken “darbe” ifadesini kullanmaktan özenle çekinmeleri ortadayken ve ülkenin şeffaf seçimler sonucunda seçilmiş ilk cumhurbaşkanı demokrasi kavramının da ayaklar altına alınarak güpegündüz alaşağı edilmesine rağmen demokrasinin sözde havarisi kesilmiş bu güçler ısrarla Mısır’da demokrasiye dikkat çekmektedirler. Neyin demokrasisi? Hem demokrasi dediğiniz yollardan seçilmiş bir cumhurbaşkanı ve ülkedeki en büyük halk hareketine karşı darbe yapıp hukuku ayaklar altına alacaksınız hem de demokrasi havarisi kesileceksiniz! Biz Batının bu demokrasi kutsalını adeta puttan bir helva olarak yeri geldiğinde nasıl yediğini Bosna’da, Cezayir’de, Afganistan’da, Gazze’de ve İslam coğrafyasının daha birçok bölgesindeki örneklerden biliyoruz!

Kıymetli kardeşlerim

İnanmış kurşunla kaynatılmış binalar gibi saf tutan insan denizi tüm firavunları boğar. Hz. Musa buna şahid oldu inşallah bugün biz de şahit olacağız.

Bugün Mursi’yi ve İhvan’ı yalnız bırakmak demek Mısır’ı firavunun uşaklarına teslim etmek demektir.

Bugün Mursi’yi ve İhvan’ı yalnız bırakmak demek Ortadoğu intifadasını kesintiye uğratmak isteyenlere fırsat vermek demektir.

Bugün Mursi’yi ve İhvan’ı yalnız bırakmak demek Dün Taksim’de bugün Kahire’de yaşanan İslam düşmanlığı görüntülerini onaylamak demektir.

Bugün Mursi’yi ve İhvan’ı yalnız bırakmak demek Şam’ı, Kudüs’ü ve Kahire’yi ABD, İsrail ve yandaşlarına teslim etmek demektir.

Buradan sesleniyoruz: seçilmiş iktidarın temsilcisi olan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi derhal serbest bırakılmalıdır. Ordu derhal kışlasına çekilerek sorumlu kişiler yargılanmalıdır.

Muhammed Mursi’nin ve İhvan-ı Müslimin’in yanındayız. Ümmetin kazanımlarının yok olmaması için dayan Mursi, dayan Mısır diyoruz.

Ramazan ayına girdiğimiz şu mübarek günde Mısırlı kardeşlerimiz sabah namazını kılarken şehadet şerbetini içen şehitlerinin acısıyla darbeye ve zulme karşı başları dik bir şekilde Mısır’ın tüm meydanlarını doldurmuş durumda, Suriye’de mücahitler bir elde Kur’an, bir elde silah ve dilinde dua ile cephelerde Esed diktasına karşı onurluca mücadele etmeye devam etmekte, Gazze’de kardeşlerimiz rızkımızı veren Allah’tır deyip, Mursi’nin ve Suriye mücahitlerinin yanında yeralarak, bir kez daha yüzümüzü ağartmakta… Arakan’da, Afganistan’da, Çeçenistan’da, Somali’de, Mali’de, Doğu Türkistan’da ve dünyanın birçok yerinde Müslümanlar Allah dedikleri için zulüm altında, tüm bunlara rağmen her sahurda Allah’ın adıyla oruca başlayan, her iftarda Allah’ın adıyla orucunu bitiren kardeşlerimiz var…

Tüm kardeşlerimizin Ramazanı mübarek olsun! Rabbimiz tüm Müslümanlara katından hayırlar, bereketler, azim ve kararlılık versin ve ellerimizi, yüreklerimizi ve seslerimizi birleştirsin! Rabbimiz tüm mazlum ve mustaz'afları Ramazanı layıkıyla değerlendirip, bayram sevincini layıkıyla yaşayanlardan kılsın! Ayaklarımızı sabit kılsın ve bizleri takva sahiplerine önderler eylesin!

Özgür-der Eynesil Temsilciliği, Akçaabat İlim Yolcuları Derneği

 

 

HABERE YORUM KAT

1 Yorum