1. HABERLER

  2. İSLAM DÜNYASI

  3. SURİYE

  4. Suriye'deki Zulmün İthal Şii Savaşçıları
Suriye'deki Zulmün İthal Şii Savaşçıları

Suriye'deki Zulmün İthal Şii Savaşçıları

Suriye savaşında sahadaki dengeleri yabancı savaşçılar belirliyor. Yabancı savaşçı denince ilk akla gelen Sünni Selefî gruplar. Ancak, çeşitli ülkelerden Esed rejiminin yanında savaşmaya getirilen çok sayıda Şii milis var.

22 Temmuz 2015 Çarşamba 10:45A+A-

Suriye’de başta İran, Irak ve Lübnan olmak üzere değişik ülkelerden gelerek rejimin saflarında savaşa katılan Şii savaşçıların sayısı Sünni selefî gruplardan daha az değil.

Esed’e bağlı ordunun giderek zayıflaması, rejimi yabancı savaşçılara daha çok bağımlı hale getirdi. Bu noktada İran devreye girip Şii nüfusun yaşadığı ülkelerden Şii milisleri örgütleyip Suriye sahasına taşımaya başladı. Rejimin ayakta kalmasında en önemli faktörün, Hizbullah’ın 2013 yılında savaşa katılımı olduğu konusunda neredeyse görüş birliği var. Aynı şekilde, Iraklı Şii milis güçler kritik bölgelerdeki savunma savaşlarında önemli rol oynuyor. Ancak sahada sadece İran, Irak ve Lübnan’dan getirilen Şii gruplar yok.

Tüm Şii Coğrafyalarından Suriye’ye Taşınıyorlar

ORSAM’a göre, Suriye’de yabancı Şii savaşçıların çoğunluğunu Irak ve Lübnanlılar oluşturmakla birlikte IŞİD örneğinde olduğu gibi, dünyanın birçok bölge ve ülkesinden Suriye’de rejim saflarında savaşmak üzere giden gönüllü Şiiler mevcut.

Arap olmayanlar arasından en büyük katılımı, Şii Afganlar oluşturuyor. Bunun dışında, Suudi Arabistan Şiileri’nin kurduğu Hicaz Hizbullahı’na bağlı savaşçılar, Yemen’den Şii Husilerle bağlantılı Zeydiler, Pakistanlı Şiiler, Hindistan’daki Şiiler, Somali ve Fildişi Sahili gibi Afrika ülkelerinde yaşayan Şii nüfus içinden gönüllüler de Suriye’de savaşıyor. Suriye’deki Şii milisler arasında ABD ve Kanada vatandaşı olan Arap kökenli Şiiler de var.

Kasım Süleymani Yine Baş Rolde

Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi ORSAM’a göre, milis güçlerin neredeyse tamamının İran tarafından destekleniyor ve yönlendiriliyor olması, Suriye’de Tahran’ın etkisini artırdı. Iraklı Şii milis liderleri verdikleri röportajlarda, “Suriye hükûmeti ve İran’ın Suriye’de savaşan Şii milis güçlere silah desteği verdiği, İran’ın, Irak’tan Şii savaşçı gidişini örgütlediği”ni açıkça ifade etmişti. Gönüllü savaşçılar, İran’daki kamplarda eğitiliyor ve Suriye’deki yerel irtibatları sayesinde ülkeye girişleri sağlanıyor.

kasim_suleymani.jpg

Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani

Suriyeli muhaliflerin çatı kuruluşu Suriye Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Halid Hoca da İran’ın Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin bizzat Suriye’deki çatışmaları yürüttüğünü ve saha komutanlarını atadığını söylemişti. Kasım Süleymani, İran’ın sadece Suriye sahasında değil Ortadoğu’nun bütün çatışma bölgelerinde İran’ın yeraltı operasyonlarını örgütleyen isim.

İdlib kentinin muhaliflerin eline düşmesinin ardından Süleymani’nin İdlib sınırındaki sahil bölgesine gittiği, bölgenin Nusayri köylerinde orduya yazılmamış gençlerin silah altına alınması için talimat verdiği de öne sürülmüştü.

İki Etken: Para ve Mezhepçilik

Suriye İnsan Hakları Ağı’na göre, Şii savaşçıların Suriye’ye gelmelerinde maddî çıkar elde etme, yani para kazanmanın yanı sıra ideolojik, yani mezhepsel nedenler öne çıkıyor. İdeolojik nedenle gelen Şii savaşçılar, yürütülen mezhepçi propagandaların etkisiyle hareket ediyor.

Şii gençleri etkileyen propagandalar çeşitli şekillerde yapılıyor. Bunlardan biri sanatsal çizimler ve savaş videosu içerikli şarkılar. Hz. Muhammed'in torunu, aynı zamanda da Hz. Ali’nin ve Hz Fatma’nın kızı Hz. Zeynep bu propagandanın ana unsuru. Hz. Zeynep’in içinde yattığı söylenen Şam’ın 10 kilometre güneyindeki Seyyide Zeynep Türbesi, Şii milislerin asker tedariki için yürüttüğü propagandanın bel kemiği. Posterlerde, türbenin üstünde, Şii inancına göre “Hz. Zeynep’in intikamının alınamadığı”nı simgeleyen kırmızı bayrak kullanılıyor. Türbe çiziminin altında ise, Hz. Zeynep’in Kerbelâ’da ve sonrasında yaşadığı acılara atfen, “Zeynep ikinci defa esir alınamayacak” veya “Zeynep rejimle beraber gidecek” şeklinde ibareler yazılı.

Para güdümlü Şii savaşçılar ise en çok Afganistan ve Pakistan gibi fakir ülkelerden geliyor. Esed rejimini korumak için aldıkları aylık maaş ve ikramiyeler ülkelerinde geride bıraktıkları ailelerinin geçimini sağlıyor. İran’daki Afganistanlı sığınmacılar, başka ülkelerden artık “mülteci” statüsü alamıyorlar. İran, ülkesinde bulunan ve Suriye’ye savaşmaya giden Afganistanlıların ailelerine ikamet hakkı veriyor.

Esed Rejimi Şii Milislere Bağımlı Hâle Geldi

Dışarıdan gelen Şiilerin oluşturduğu milis grupları başlangıçta rejim güçlerine destek oluyordu. Ancak, rejimin askerlerinin etkisinin azalması, zaman içinde bu grupların etkinliğini, rejimin de bu gruplara bağımlılığını artırdı.

Direnişçilerin son dönemde elde ettiği kazanımlardan sonra isminin açıklanmaması şartıyla 3 Haziran 2015'te AFP’ye konuşan Suriyeli bir güvenlik kaynağı, başkenti korumak için çoğu Iraklı olmak üzere 7 bin İranlı ve Iraklı savaşçının Şam’a geldiğini söylemişti.

Suriye’de 2015 yılı itibarıyla askerî dengenin rejim aleyhine bozulmasının en önemli nedenlerinden biri, IŞİD’in Musul’u ele geçirdiği Haziran 2014 tarihinden sonra Irak’lı Şii milislerin ülkelerine dönmeye başlaması. Geri dönüşlerde, Irak’ın güvenliğinin öncelik kazanması ve Iraklı Şii dini lider Ali Sistani’nin çağrısı etkili oldu.

Savaşçı Şii Gruplar

Suriye İnsan Hakları Ağı’nın araştırmasına göre, İran Devrim Muhafızları’yla birlikte Suriye’de farklı ülkelerden gelenlerin oluşturduğu 14’ten fazla milis grubu savaşıyor.

1. İran Devrim Muhafızları:

İran’ın, Suriye’ye askerî ve güvenlik alanlarındaki desteği savaşın başlamasından önce de vardı. Ancak, çatışmaların başlamasıyla birlikte çatışma bölgelerinde ve askerî eğitim alanlarında İran Devrim Muhafızları Ordusu komutanları “danışman”, askerleri de savaşçı olarak görülmeye başlandı. İran Devrim Muhafızları, savaşa fiilen katılmalarının yanı sıra, Suriye’de savaşan Iraklı Şii gruplara eğitim ve lojistik destek de sağlıyor.

Tahran yönetimi, Suriye’deki çatışmalarda fiilen yer aldığını resmî olarak hiç kabul etmedi. Ancak, 2013 yılının ilk yarısından itibaren Suriye’de ölen Devrim Muhafızları komutanları için resmî cenaze törenleri düzenlemeye başladı. Suriye’de öldürülen bazı komutanlar şunlar:

Husam Hoş Nuveys: Tümgeneral Hasan Şatiri olarak tanınıyordu. İran Devrim Muhafızları’na bağlı Kâsım Süleymani’nin liderliğindeki Kudüs Gücü’nde komutandı. 12 Şubat 2013 tarihinde Suriye’de öldü. Cenaze töreni, 15 Şubat 2013’de yapıldı. Lübnan’ın eski Başbakanı Refik Hariri’nin öldürülmesiyle ilgili suçlanan sanıklar arasındaydı. İran’la Lübnan Hizbullahı arasındaki ilişkide önemli bir halkaydı. Şatiri’nin tabutuna Hizbullah bayrağı örtüldü. Cenazesine İran Devrim Muhafızları Genel Komutanı Tümgeneral Muhammed Ali Caferi ve Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani de katıldı. İran, Şatiri’nin, “Şam-Beyrut karayolunda bir silahla hedef alınıp öldürüldüğü”nü açıkladı ve bundan “İsrail’le işbirlikçileri”ni sorumlu olduğunu iddia etti.

Tümgeneral Emir Rıza Ali Zade: İran Devrim Muhafızları komutanı. 1 Mayıs 2013 tarihinde Şam’daki İran Büyükelçiliği’nde meydana gelen patlama sonucunda öldü. İran hükûmeti, saldırıdan “Vahabi teröristler”in sorumlu olduğunu iddia etti.

Binbaşı Muhammed Hüseyin Itri: İran Devrim Muhafızları ordusunda subaydı. Cesedi, 08 Haziran 2013’te İran’ın Ceylan bölgesinde kaldırıldı. İran haber siteleri, Seyyide Zeynep Türbesi’ne işarette bulunarak Itri’nin “kutsal türbeleri koruma vazifesindeyken öldürüldüğü”nü yazdı.

Mehdi Hurasani ve Ali Asgar Şanii: 10 Haziran 2013 tarihinde öldürüldüler. Cenazelerinde, Şam yakınlarındaki Seyyide Zeynep Türbesi’nin önünde çekilmiş askerî üniformalı ve Kaleşnikoflu resimleri sergilendi.

hizbullah_cenazesi.jpg

2. Hizbullah:

Devrim Muhafızları Ordusu’ndan sonra en güçlü Şii milis grubu.

Hizbullah resmî olarak Suriye rejimine desteğini 2013 Nisan ayında Kuseyr savaşında açıklamıştı. Ancak Suriye İnsan Hakları Ağı’na göre; Hizbullah rejime, gerek savaşçı göndererek gerek Kusayr’a top ve füze bombardımanı gerçekleştirerek bu tarihten önce de açıklanmamış asker3i ve lojistik destek sağladı. Suriye direnişçileri, Hizbullah’ın Suriye sınırı içerisindeki savaşçı sayısının 7–10 bin civarında olduğunu tahmin ediyor.

3. Ebul Fadıl el-Abbas Tugayı:

2012 Ağustos’unda, Şam’ın kırsalındaki Seyyide Zeynep bölgesinde Esed güçlerinin yanında yer almak amacıyla ortaya çıktı. Aynı yılın son ayında yoğun bir şekilde askerî operasyon düzenlemeye başladı. 2013 yılının ilk yarısına gelindiğinde örgüt, savaşçıları ve askerî donanımlarının gücüyle dikkat çeken bir noktaya geldi. Tugayın komutası büyük ölçüde, Asaib Ehlul Hak, Irak Hizbullah’ı, Ceyşul Mehdi ordusu ve Bedir örgütü gibi İran yanlısı Iraklı Şii milisler tarafından üstleniyor.

Suriye İnsan Hakları Ağı’na göre, Ebul Fadıl el-Abbas Tugayı’nın içinde Suriyeli Şiilerin yanı sıra Doğu Asya’dan, Yemen’den hattâ Afrika’dan gelen gönüllü milisler de yer alıyor.

2013 yılının ikinci yarısında, Ebul Fadıl el-Abbas Tugayı’nın bileşenlerinin arasında çıkan anlaşmazlıklardan dolayı, bazı Iraklı milisler tugaydan ayrılarak bağımsızlaştı.

4. Zülfikâr Tugayı:

2013 Haziran’ında kuruldu. Iraklıların, Suriye’de ilan edilen ilk bağımsız Şii milis grubu. Zülfikâr Tugayı’nı, Ebul Fadıl Tugayı’ndan ayrılanlar kurdu. İçinde Ceyşul Mehdi ve Asaib Ehlul Hak örgütlerinden de katılanlar var. Zülfikâr Tugayı, ayrıldığı Ebul Fadıl el-Abbas milisleriyle beraber operasyonlar da gerçekleştirdi.

5. Irak Hizbullahı:

Mart 2013’te Irak Hizbullah’ı, Esed rejimini zayıflatma çabalarına karşı koyacağını açıkladı. Aynı ay, Suriye’de öldüğünü resmî olarak açıklamasa da, ölü askerlerinin isimlerini ilan etmeye başladı. 2013 Haziran’ında Suriye’ye asker gönderdiğini resmen açıkladı.

6. Seyyidu'ş Şüheda Tugayları:

Irak Hizbullahı’nın içindeki bölünmelerden dolayı 2013 Nisan’ında Irak’ta kuruldu. Kurucusu Ebu Mustafa Şeybani’nin Irak ve İran vatandaşlığı bulunuyor. Mayıs 2013’te Suriye’ye gitti ve grup, 2013 Ağustos’ta Suriye’de operasyonlar düzenlemeye başladı.

iran_devrim_muhafizlari_ve_bedir_orgutu.jpg

7. Bedir Örgütü (Şehid Muhammed Bakır Sadr Güçleri):

Bedir Örgütü, İran rejimine en yakın ve rejime en bağlı Iraklı milis grubu. Örgütün logosu İran Devrim Muhafızları’nınkiyle hemen hemen aynı. Örgüt önce Ebul Fadıl el-Abbas’a savaşçı gönderiyordu. İranlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’ye yakınlığıyla bilinen örgütün başkanı Hadi Âmiri, Haziran 2013’te grubun Suriye’de savaştığını resmen açıkladı. İran Devrim Muhafızları tarafından eğitilen grubun Suriye’deki savaşçı sayısının 1500-2000 arasında olduğu tahmin ediliyor.

8. Kefil Zeynep Tugayı-Asaib Ehlul Hak:

Asaib Ehlul Hak, Iraklılardan oluşan ve Irak’ta faaliyet gösteren bir Şii grubu. Grubun milisleri Suriye’de önce Ebul Fadıl el-Abbas Tugayı’nın çatısı altında savaştı. Sonra grubun lideri Kays Hazâli, kendisine bağlı milislerin Ebul Fadıl el-Abbas Tugayı’ndan ayrıldığını ve Suriye’de kurduğu, “Zeynep’in Kefili” anlamına gelen Kefil Zeynep Tugayı’nın çatısı altında savaşmaya devam ettiğini açıkladı. Hazâli, Suriye’de savaşmalarının nedeninin, Esed rejimini korumak değil, Şii kutsal türbelerini korumak olduğunu savundu.

9. Hizbullah Nuceba Hareketi:

Asaib Ehlul Hak örgütünün başkan yardımcısı olan ve savaşlarında komutanlık yapan “Ekrem Kabi” nin ayrılmasıyla oluşan grup. İran Devrim Muhafızları ve Lübnan Hizbullahı tarafından eğitim gördü. Suriye’de savaşan üç grubu bulunuyor: Ammar Bin Yasir Tümeni, Hasan Mucteba Tümeni ve Hamd Tümeni.

10. El-Vaat es-Sadık Birliği:

Iraklılardan oluşan milis grubu. Başkanı Muhammed Hamza Tamimi (Ebu Ali Necefi) Suriye’de ilk olarak 2013 Eylül’ünde ortaya çıktı. Daha çok Şam kırsala ve Kalamun bölgesindeki operasyonlarda yer aldı. Bununla birlikte Suriye İnsan Hakları Ağı’nın ulaştığı bilgilere göre, Halep kentinde de savaşçıları bulunuyor.

11. Esedullah Galip Tugayı:

Kuruluşu, 2013 Aralık’ında Şam Havalimanı’nın önünde çekilmiş bir videoda Irak Hızlı Müdahale Kuvvetleri’nin formasını giyen Ebu Fatima Musevi tarafından açıklandı. Örgüt Şam kırsalındaki Sibene bölgesi ve Seyyide Zeynep bölgesinde faaliyet yürütüyor. Bu tugay diğer Irak Şii örgütlerine göre, daha küçük, ancak tugay lideri “Ebu Fatima Musevi”, Şii yandaşlarının arasında “türbeleri savunan kahramanlardan biri” olarak biliniyor.

12. İmam Hüseyin Tugayı:

Örgüt 2013 Temmuz’unda ortaya çıktı. Şam ve Halep kırsalında savaşıyor. Tugay lideri Iraklı olan Emced Bahadili. Suriye İnsan Hakları Ağı’na göre, Iraklı Şii lider Mukteda Sadr’a bağlı olan Ceyşul Mehdi ile bağlantılı. Bu grup diğer Şii gruplara göre, RPG roket atarlarını daha ağırlıklı kullanıyor.

13. Mehdi Ordusu (Muemmel Tugayı):

Iraklı milis grup “Mehdi ordusu ” 2014 Mayıs’ında Suriye’de resmen savaşmaya başladığını açıkladı ve Suriye’deki güçlerine Muemmel Tugayı adını verdi. Lideri Ahmet Haccı Saidi.

14. Fatimiyyun Tugayı ve Doğu Asya ve Diğer Ülkelerden Gelen Şii Savaşçılar:

Suriye’de savaşan ve Arap ya da İranlı olmayan Şii savaşçıların çoğu Afganistan ve Pakistan’dan geliyor. İran için, Suriye’ye Afganistan ve Pakistan’dan savaşçı göndermenin maliyeti daha az. Suriye İnsan Hakları Ağı’na göre, Suriye’de savaşan Afganistanlıların sayısı en az 5 bin. İran, Suriye’ye gönderdiği Afganistanlı savaşçıların çoğunlukla topraklarında bulunan sığınmacılardan seçiyor.

Bu askerler Suriye’deki farklı Şii milis grupların bünyesinde ya da İran’ın yönetimini üstlendiği ve sadece Afganistanlılardan oluşan ‘Fatimiyyun Tugayı’ bünyesinde yer alıyor.

ÖSO, Halep ve Şam kırsalında Afganistan ve Pakistan haricinde diğer Doğu Asya ülkelerinden gelen savaşçıların cesetlerine ulaştığını açıklamıştı. Suriye’de savaşan Şii grupların ölen milislerle ilgili internet sitelerinde yayınladıkları isim listelerinde, Yemen’den gelmiş Şii Husiler ve bazı Afrikalıların adlarına da rastlanıyor.

Kaynak: Suriye İnsan Hakları Ağı, ORSAM, Al Jazeera

Etiketler : , , , ,

HABERE YORUM KAT