Selahaddin E. Çakırgil, geçtiğimiz gün Kabil’de uğradığı suikast sonucunda öldürülen Burhaneddin Rabbani’nin dününü ve bugününü yazdı.

Sovyetlere karşı verilen destansı Afgan cihadının en önemli simalarından olan Burhaneddin Rabbani, geçtiğimiz günlerde Kabil’de bir suikast sonucu öldürülmüştü. Suikastla ilgili olarak önce Taliban suçlandı. Ancak Taliban, yaptığı açıklamada suikastı kendilerinin üstlenmediğini ve olayla ilgili tahkikattan sonra geniş bir açıklama yapacaklarını duyurdu.

Rabbani’nin ölümü sonrasında iki tür tepki belirdi. Birincisi onu “şehit” ilan ederek gıyabi cenaze namazını da kılanların tepkisiydi. Diğeri ise Rabbani’yi ABD kuklası olarak niteleyip ve neredeyse tekfir edenlerin tepkisi…

Elbette Rabbani, Türkiyeli Müslümanlar açısından da önemli bir isim. Ancak son yıllarının genel anlamda bir rahatsızlığa yol açtığı ifade edilebilir. ABD’ye hizmet eden Karzai hükümetine olan yakınlığı Rabbani’nin sahiplenmesini engelledi. Peki, son dönemki duruşu bütün geçmişini yok saymayı getirmeli mi?
 

Selahaddin E. Çakırgil, başladığı yeni yazı dizisinde Rabbani’yi anlatıyor. Yazdıkları için “Bu hepimizin hikâyesidir.” diyor Çakırgil… Yazının ilk bölümünü okumak için aşağıdaki linke tıklayınız:
 

BURHANEDDİN RABBÂNÎ’Yİ YAKINDAN TANIMAK İÇİN…

***

Not: Yazı her türlü değerlendirme, katkı ve eleştiriye açıktır. Ancak gerek Rabbani gerekse başka Müslüman şahsiyetlerle ilgili tahkir edici ya da genel anlamda hakaret içeren yorumlara yer verilmeyecektir. Makul bir üslupla yazacağınız yorumlarınızı düşünce platformu köşesindeki yazı altına bekliyoruz. 

HAKSÖZ-HABER