1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. Sakarya’da “Tüm Yönleriyle Hicret” Semineri
Sakarya’da “Tüm Yönleriyle Hicret” Semineri

Sakarya’da “Tüm Yönleriyle Hicret” Semineri

Özgür-Der Sakarya Şubesinin Peygamberin Örnekliği Seminerlerinin üçüncüsü “Tüm Yönleriyle Hicret” başlığı ile Araştırmacı Yazar Rıdvan ÇELİKÖZ tarafından dernek merkezinde gerçekleştirildi.

28 Aralık 2014 Pazar 00:07A+A-

Sunumuna Hicret ile ilgili kavramlar ile başlayan Rıdvan Çeliköz, bunları

Exodus=Huruç=Çıkış

Diaspora

İltica=Mülteci

Göç=Göçmen

Tehcir

Hicret=Muhacir

Hicran

Bu saydığımız kavramlar hicret denince veya hicreti anlamada bize yardımcı olacak kavramlardır. Hz.Muhammed öncesi dönemde gönderilen Resullerin hayatını incelediğimizde Peygamberimizin hicretine benzer bir olayın mutlaka yaşandığı görülecektir.

Hicretin tarihsel Anlatımı İle ilgili olarak geleneksel kültür yada klasik literatür oldukça yoğun bir külliyata sahiptir.

Sunumunun ikinci bölümünde şematik olarak hicreti değerlendiren Çeliköz;

Hicretin bir ZAMAN’ı =Miladi 622 yılı

Hicretin bir MEKAN’ı=Medine

Hicret’in bir NİYET’i=Zihnen ve kalben amaç ve hedefin ne olduğu=Yeni bir oluşum

Hicretin bir NEDEN’i=Mekke’de yoğunlaşan baskı =Tüm yolların denendiğine ikna olunması

Hicretin bir SONUÇ’u olmalıdır.=Medine Şehir devletinin kurulması

Hicretin ardından gerçekleşen bazı olaylar Mekke’yi hedef hainle getirdi. Mesela Kıble değişikliği. Medine döneminde Resul ve Resulle beraber olanlar ilk defa varolma adına bir takım hamleler yapıyorlar. Mesela bir anlaşma metni düzenliyorlar. Mesela alternatif bir pazar oluşturuyorlar. Medine ekonomisini ellerinde bulunan ve ahlaksız bir ticareti önceleyen Yahudilerin elindeki tekeli kırmak istiyorlar.

Birde hicret edenler Muhacir ve hicret edenlere yardım edenler ise Ensar olarak isimlendiriliyorlar. Hatta Muhacir kavramı Kur’anda daha sonra bir bilinci ifade eden bir kavrama dönüşüyor.

Ayrıca bir de Tevbe suresi Muhammed suresi ve bir de Hucurat suresinde geçen bir kavram var. ARAPLAR. Bu kavramın çevirilerinde bazen farklı yaklaşımlar sergileniyor.Bazıları Araplar diye çevirirken Arapların kötü olduklarına atıf yaparlarken bazıları da Bedeviler diye çevirmektedirler.Mesela Yaşar Nuri ve Edip Yüksel’de bu tür yaklaşımlara şahit oluyoruz.Nasıl muhacir kavramı hicretten sonra siyasallaştı ise Araplar kavramı da tersinden böyle bir duruma evrildi.Muhacir yukarı bir anlama doğru çıkarken Araplar ise ayrılıkçı değişim ve dönüşüme ayak direyen alt bir anlama doğru gidiyor.Bu Araplar diye tarif edilen grup Ebu Süfyan’ın önderliğinde örgütlenen Araplardır.

Seminerin sonunda Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Ali Vasfi KURT Hicret değerlendirmesinin yanında ve genel olarak İslam dünyasında yaşanan sorunlarla ilgili olarak kısa bir sunumda bulundu.

Peygamberin Örnekliği Seminerlerinin dördüncüsünün Murat AYDOĞDU tarafından sunulacak “Bedir ve Uhud: Zafer mi Yenilgi mi” başlığı ile 30 Ocak 2015 tarihinde yapılması planlanıyor.

HABERE YORUM KAT