Amerika’da, başkanlar için kullanılan bir parola var;
Türkçesi ‘Birleşik Devletler Başkanı’ olan, ‘President of The United States’in kısaltılmışıdır bu kelime.
Kısaca, ‘POTUS’ derler...
Hakaret, aşağılama, kin, nefret, saygısızlık, haddi tecavüz içermez; sevimli ve teknik bir kodlamadır.
Ona rağmen, bugüne dek Pentagon’un ya da Amerikan Deniz Kuvvetleri’nin nöbetçi parolası kayıtlarına bir kez olsun geçip geçmediği henüz bilinmiyor.
Araştırdım, fakat en ufak bir bilgiye rastlayamadım.
İngiliz alfabesinin diğer bütün harfleri tüketilmiş olsa, üretilmedik başka da harf kombinasyonu kalmasa, kıtlık olsa, dara düşseler, yeni bir parola bulmakta o kadar zorlansalar yani...
Yine de askeri işaret olarak ‘POTUS’ koduna başvururlar mıydı?
Öyle olsa bile, bunu asla bilemezdik.
Çünkü dışarıya sızmazdı; garnizon nöbetçilerinin çok gizli parola ve işaretleri, gazetelerde çarşaf çarşaf deşifre olmazdı.
Ama iddia şu ki; bizim ordumuzda oldu bunlar.
***
Garabet bununla kalsa gene iyi!
Nöbetçi askere sordurulacak parola ‘adi’, cevaben verdirilecek doğru işaret ise ‘Başbakan’ olarak belirlenmiş.
Nöbetçi ‘Adi’’ diye seslenecek, karanlıkta tanımlanamayan yüzün sahibi ise, ‘Başbakan’ diye karşılık verecek.
Askere, marş kararı ‘Adi-Başbakan’ dedirtilmiş olacak.
Üstelik, Erdek Deniz Üs ve Garnizon Komutanı albayın imzasını taşıyan aylık parola çizelgesine mukayyet de olamayacaklar.
Silahlı kuvvetlerimizin mahremiyetini koruyamayacaklar.
‘Gizli’ ibareli belge, gazete sayfalarında olduğu gibi basılacak.
Aklınız alıyor mu?
***
Durun daha, dehşet içinde tahayyüle devam edin...
İlk gün (pazartesi) sabah saatlerinde Genelkurmay Başkanlığı, internet sitesine bir açıklama koymuş.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından konuyla ilgili soruşturma başlatıldığını duyurmuş.
Üzerinden 48 saat geçmiş, haber ne doğrulanmış, ne de yalanlanabilmiş.
Soruşturma, bir sonuca bağlanamamış,
Soruşturmanın selameti için herhangi bir idari tasarrufta bulunulduğuna dair de hiçbir bilgi, geçen süre zarfında kamuoyuna yansıtılmamış.
Denilmemiş ki; “Soruşturma sonuçlanıp gerçekler ortaya çıkarılıncaya kadar ilgili personel derhal açığa alınmıştır.”
Denilmemiş ki; “Devlet adabına sığmayan mezkur türde bir parolanın TSK bünyesinde kullanılması mevzu bahis dahi olamaz”
Denilmemiş ki; “İddia olunan parola çizelgesinin varlığı sabit olmamakla birlikte, vahametine binaen ihtiyati tedbir alınmış, ‘ivedi’ kodlu bir yazıyla güncel tüm parolaların iptali emredilmiştir.”
Ya da bizce meçhul sebeplerle bunların hiçbiri denilememiş...
***
O parola var mıydı, vardı ise dün de geçerli miydi, geçerli idiyse gününde kullanılmış mıydı?...
Soruşturmayı yürüten komutanlık, bütün bu kaygılardan azade bir şekilde hiç acele etmemiş.
Aheste aheste soruşturuyor...
Sanırsınız parola, ‘üç maymun’: Görmedim, duymadım, bilmiyorum...
Varın, gerisini siz düşünün artık.

RADİKAL