1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Erdoğan'a Gösterilen İlgiyi Nasıl Okumalı?
Erdoğana Gösterilen İlgiyi Nasıl Okumalı?

Erdoğan'a Gösterilen İlgiyi Nasıl Okumalı?

Ortadoğu’da Erdoğan’a gösterilen ilgi, kardeşlik bağlarımızı kültürden siyasete, ekonomiye kadar yeniden diriltmeye özlem duyan insani ve İslami ilgidir.

25 Eylül 2011 Pazar 14:33A+A-

Hamza Türkmen yazdı: 

Arap Baharı ve Kardeşliğin Mahiyeti

2002-2003 yıllarında 1 Mart Tezkeresi’ne karşı çıkan ve meydanları kaplayan tayin edici iki slogan söz konusuydu: “Müslüman Halklar Kardeştir”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği”. İki slogan da siyasette merkezin değil çevrenin; elitlerin veya müstekbirlerin değil halkın/halkların maslahatını ön plana çıkartıyordu. Mevcut iktidar Türkiye’nin menfaatleri ve ulusal çıkarları adına 1 Mart Tezkeresi’ni savunuyordu. Muhaliflerden biz Müslümanlar ise hak, adalet, İslami ve insani değerler adına 1 Mart Tezkeresi’ne karşı çıkıyorduk. Diğer muhalifler ise insani ve ideolojik değerleri adına tepki gösteriyordu. Sonunda muhalif denklem siyaseti yönlendirdi ve kazandı.

Bilindiği gibi Ortadoğu coğrafyası I. Dünya Savaşı sonrasında tamamen işgal altındaydı. Müslümanlar tarihi süreç içinde “ümmet olma zindeliği”ni kaybetmenin faturasını ödüyordu. Emperyalizm I. ve II. Dünya Savaşları’ndan sonra fiili güçlerini geri çekerken, başımıza farklı biçimlerde parçalanmış ulusal sınırlar ve işbirlikçi ulusal devletler bıraktılar. İslami ve fıtri aidiyetleri itibariyle zaafa uğrayan Müslüman halklar/kavimler bu sefer de sanal ulusçuluklarla “yeni bir yabancılaşma” dayatmasıyla karşı karşıya kaldılar.

İslam coğrafyası Batılı paradigmadan mayalanan ulusal projeler ve sistemler biçiminde parçalandı. Böylece Müslümanlar veya Müslüman halklar olarak zayıflayan gücümüz, ulusal çıkarlar adına daha da sindirilmeye ve parçalanmaya çalışıldı. Ama İslami kimlikleriyle ilgili tüm asimilasyon, inkar, tahrif ve eklemleme politikalarına rağmen, Müslüman halkları fıtratlarıyla bütünleştiren İslam’a olan ilgileri ve aidiyetleri sökülüp atılamadı. Bu direncin sosyolojik planda en önemli ispatı R. Tayyip Erdoğan’ın son Afrika gezisinde ortaya çıkan dayanışma tablolarıdır.

Mısır’da, Tunus’ta, Libya’da Erdoğan’a gösterilen ilgi onun şahsında Türk ulusal ideolojisine ve Türk Ulus Devleti’nin çıkarlarına yönelen bir sevgi değildi. Kuzey Afrikalı Müslümanlar için Erdoğan’a gösterilen sevgi Kur’an alfabesini bırakıp Latince yazıyı seçmiş, medeni ve ceza kanunlarını Avrupalı forma uydurmuş, kuruluş döneminde Kur’an öğrenimini, İslami eğitimi ve haccı yasaklamış, son dönemlerde bile başörtüsü yasakları dolayısıyla halkına zulmetmiş bir rejime onay verdikleri için değildi. (...)


YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

 

HABERE YORUM KAT