1. YAZARLAR

  2. Haksöz

  3. Çıkarken

Çıkarken

Nisan 1991A+A-

"Söz" biz müslüman gençlerin temel sorunlarını Kur'an'ı Kerim'in ışığında tartışıp-aydınlatmaya çalışacakları ve bildikleri doğruları tebliğ edecekleri amatör ve lokal bir faaliyet türü. Bu dergi ile amaçlanan, özellikle ilahiyat Fakültesi öğrencilerinin üniversite etkinliklerinin bir parçası olarak düşünsel çabalarını, önemli notlarını sergiliyebilecekleri gerekli bir iletişim ve uğraşı zemini oluşturabilmekdir. Bu amaç çerçevesinde özellikle İlahiyat Fakülteli müslümanlardan söz edilmesi, bu derginin ilk çıkartanlarını oluşturmaları ve onu kendi faaliyetlerinde bir etkinlik aracı olarak görmeleri dolayısıyladır. Özellikle bizlerin, ayrıca imam Hatip liselerindeki ve diğer alanlardaki genç insanların, birçok temel sorunları ve sorumlulukları yanında, T.C.'nin resmi din eğitiminde uyguladığı çarpıtılmış ve güdümlü müfredat programlarıyla ilgili olarak da çok köklü problemleri vardır.

Vahyi doğruların gereği gibi kavranması, sosyalleştirilmesi ve hakim kılınması gibi temel problemlerimizin yaygınlığı ve kuşatıcılığı gözetilecek olursa, elinizdeki derginin hangi fakülte öğrencileri tarafından çıkarıldığı ve hangi faaliyet çevresini amaçladığı pek önemli değildir. Yaşadığımız sorunlar cahili sistemin cenderesinde bulunan bütün müslümanların müşterek sorunlarıdır. Elinizdeki dergiyi çıkartanlar için önemli olan, problemlerimizin çözümlenmesinde sorumluluk duyan bütün kardeşlerimizin gerçekleştirmelerini talep ettiğimiz katkıları ve ikazlarıyla ilgilerini yöneltmeleridir. Dayanışmamızı yaygınlaştırmalarıdır.

'Bizler hep birlikte, islam'ın önündeki engeller ve çevremizi kuşatan karanlıklar karşısında tevhid meşalesini daha çok yükseltmek ve güçlendirmek zorundayız, insanlığa kurtuluş rehberi olarak yaratıcımız tarafından elcisi aracılığıyla gönderilen Kur'an-ı Kerim'in okunmasının ve anlaşılmasının önündeki engelleri gidermek, Kitab ile insanlar arasında köprüler kurmak zorundayız.

* Hakikatin şahitliğini yapmakta müminlere öncülük yapan Rasulullah (s)'m örnek ahlakını ve O'nun bütün yaşamında rehber edindiği ana kaynağımızı iyi kavramalı ve kavradıklarımızı yaşama geçirmeliyiz.

* Müslümanların inançlarına musallat olan teslimiyetçiliği, hurafeleri, ölçüsüzlüğü gidermek ve onları ıslah etmek yollarını araştırmalıyız.

* Zalimlerin, fasıkların, kafirlerin bütün engellemelerine ve baskılarına rağmen mücadele azmimizi yükseltmeli ve tebliğ yollarımızı ödünsüz olarak oluşturabilmemiz.

* Her türlü şirke, zulme, sömürüye, sapkınlık ve sapıklıklara karşı gücümüz yettiğince nasıl bir tavır takınacağımızı göstermeli ve taşıdığımız hakikatlerin şahitliğini yapmalıyız. Hz. Muhammed'in inkılapçı mücadele çizgisini yaşatmalıyız.

* Egemen şirk sisteminin ürettiği veya kullandığı her türlü bölgeci, sınıfçı, ulusçu saplantıları aşarak ümmet bilincinin yılmaz taşıyıcıları olmalıyız.

* Allah'ın ayetlerini gizleyen, amel-siz bilgileriyle ululuk taslayan, Allah'ın adıyla aldatan fasıkların cahili planlarını sergilemeli, insanlara tevhidi mücadele yolunu göstererek saflarımızı sıklaştırmalıyız.

* Vahyi doğruları dile getirirken kulların kınamasından veya baskısından değil, muhatabımızı seçmekte veya kullandığımız üslupta yanlışlık yapmaktan çekinmeliyiz. Nefsi ve beşeri çıkarlara, pragmatik ilişkilere, iki yüzlü uygulamalara sapmadan sadece ve sadece Allah'ın rızasını gözetmeliyiz, ilkesizliğe, teslimiyetçiliğe, hile ve yalana, uyuşukluğa kesinlikle ödün vermemeliyiz.

Bizler üniversite olgusu içerisinde kuruluş amacının mevcut sistemin din politikalarını oluşturmak ve bu doğrultuda din adamı yetiştirmek olan, böylelikle olumsuz bir misyonu da bünyesinde barındıran bir kurumun geleneğinden rahatsız olan kişileriz. Özelde bizler, bu kurumda öğrenimlerini sürdüren ya da tamamlamış İlahiyat Fakülteli gençleriz. Hayatın gerçekleri insanları değişik mekanlarda bir araya getiriyor. Fakat beraberlikler mekanın belirleyiciliğinden ziyade kimliklerin ayniyetini sağlayan tevhidi ölçüler üzerine kurulmalıdır. Bu ayniyet öncelikle mesajını başkalarıyla paylaşabilen, bulunduğu yerde islami-toplumsal işlevini unutmayıp kimlik oluşumunu tamamlayabilme çabası içinde düşünsel birikimini güçlendirmeye çalışan kişiler arasında sağlanmalıdır. Nerede bulunursak bulunalım bizler, Allah'ın dininin orada yaşanacağına ve bunun kitlelere taşınacağına kaniyiz.

Yeryüzünün her bir yanında müslümanlar yaşıyor. Ve bulundukları yerlerde varlıklarını hissettiriyorlar. Kendi gelişmelerini sınırlandıracak engelleri bilen ve ne yapılması hususunda gerekeni özverileriyle pratiklerine yansıtanlar kazanımların kökleşmesini hızlandırıyorlar. Düşünsel netlik, aktüel zenginlik ve iletişimdeki kolaylık bu sürecin kazandırdığı faydalar arasında. Dışsal sorunların ancak, içsel problemlerin giderilip bütünlüğün sağlanmasıyla aşılabileceğini farkedenlerin taşıdıkları önemli mesajlar var. Bunları beraber algılayıp, birlikte iletelim. Dini kabullerimiz, savunduğumuz ilkeler, hissettiğimiz duyarlılık aynı olsun.

Bu sayfayı bütün okuyucularımıza açıyoruz, ifade edilecek önemli bir tesbit, zikredilecek spot bir düşünce, söylenecek özlü bir "söz", yazılacak kardeşçe bir eleştiri veya teklif bu sayfayı zenginleştirecektir. Ayrıca okuyanlarımızın yönelteceği önemli soruları ve cevaplarını da bu sayfada bulacaksınız. Katılmanızı ve katkılarınızı bekliyoruz.

Rabbimiz, hidayete erenlerin hidayetini artıracaktır.

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR