1. HABERLER

  2. KÜLTÜR SANAT

  3. Madagaskar 3: Avrupa’nın En Çok Arananları
Madagaskar 3: Avrupa’nın En Çok Arananları

Madagaskar 3: Avrupa’nın En Çok Arananları

DreamWorks firması tarafından yapılan “Madagaskar -3” animasyon filmini SÜLEYMAN CERAN, Haksöz Haber için değerlendirdi.

11 Haziran 2012 Pazartesi 01:03A+A-

Süleyman Ceran / Haksöz Haber

1979 yılında kurulduktan yedi yıl sonra Steve Jobs tarafından satın alınan ve 1995 yılında Oyuncak Hikâyesi ile çizgi filmde animasyon çağını açan Pixar Animasyon Şirketi “Bir Böceğin Hikâyesi”,”Oyuncak Hikâyesi 2”, “Sevimli Canavarlar”, “Nemo” ve “İnanılmaz Aile”yi piyasa sunduktan sonra el değiştirmiş ve Disney’e geçmişti. Bu süreç aynı zamanda dünyadaki animasyonun seyrini de açık bir şekilde belirledi desek abartmış olmayız. “Arabalar”la başlayan Disney dönemi “Ratatouille”, “VOL·İ”, “Yukarı Bak” ve gişesi 1 milyar doları bulacak olan “Oyuncak Hikâyesi 3” ile devam etti. Pixar’ın en büyük rakibi 2004 yılında adını duyurmaya başlayan DreamWorks Animasyon Şirketi oldu. Animasyon dünyasına “Shrek” ve “Madagaskar” ile giren DreamWorks, bu iki çizginin serisini yapmakla kalmadı “Orman Çetesi”, “Arı Hikâyesi”, “Kung Fu Panda”yı da beyazperdeye aktardıktan sonra Madagaskar serisinin üçüncüsü olan “Avrupa’nın En Çok Arananları”nı (Madagascar 3: Europe’s Most Wanted) beyazperdeye taşıyarak animasyonun kapılarını yalnız çocuklar için değil yetişkinler için de sonuna kadar aralamış oldu.

Hint Okyanusu’nun ortasına, Afrika kıtasının ise doğusuna düşen Madagaskar Adası’nda bir grup hayvanat bahçesi kaçağı: Aslan Alex, Zürafa Melman, hipopotam Gloria ve zebra Marty’nin peşindeyiz. Bu ekibe bir şekilde dâhil olan Kral Julien ve Maurice’yi de saymak gerekli. Tabi bu hayvancağızları adadan kurtarmak için yola düşen hepsi birbirinden marifetli penguenler nasıl unutulabilir? Özgürlüğün tadına varamayan hayvanlar nedendir bilinmez New York’taki hayvanat bahçesinde geçen meşhur ama tutsak oldukları günleri özlemektedirler ve bu nedenle bir plan kurarak yola çıkarlar. Aslan Alex’in önderliğinde Madagaskar’dan penguenleri bulmak için Monte Carlo’ya gelen hayvanlar Avrupa’daki bu sakin şehirden uçaklarıyla hareket edip yola revan olurlar. Her şey yolunda görünürken gerçekleşen uçak kazası onları menzillerine ulaşmak için yeni yöntemlere sürükleyecektir. Çaresizlik içinde gezinen hayvanların önüne Roma, İngiltere ve oradan da Amerika’ya gidecek olan Zaragoza Sirki’nin vagonu çıkar. Sirklerin efsane ismi kaplan Vitaly, jaguar Gia ve fok Stefano ile kahramanlarımızın kesişen yolları neşeli, renkli ve aksiyon dolu sirk günlerine dönüşecektir.

FRANSIZLARDAN ALINAN İNTİKAM

madagaskar_afis1.jpgMadagaskar ve Monte Carlo’nun ortak özelliği Fransız sömürgeleri olmaları. Tarihleri boyunca Fransızlardan hep zulüm görmüş olan bu iki şehrin intikamını yapımcılar kahramanlarının peşine taktıkları kötü, acımasız, takıntılı kafatası avcısı ünlü polis şefi Chantel DuBois karakterini Fransız göstererek alıyorlar. DuBois’in karakterinin Fransız olması tesadüf değil. Bunun nedeninde, Amerikalıların kendilerini sütten çıkmış ak kaşık olarak görmeleri, dünyaya demokrasi taşıdıklarına dair inançları yatıyor olabilir. Zira pek çok Amerikan yapımında İngiltere ve Fransa eleştirilerini mizahi yoldan görebiliyoruz.

GEZ DOLAŞ KÜRKÇÜ DÜKKÂNINA DÖN

Arabalar 2’nin hikâyesinin Amerika’dan yola çıkıp Japonya, Almanya, Fransa, İtalya ve İngiltere’de sürmesini izleyen bir çocuğun üzerindeki coğrafya kaynaklı hayal gücü tozları hesap dahi edilemez. Madagaskar 3 de, Madagaskar’dan yola çıkıp Monte Carlo’ya, oradan Roma’ya, ardından Londra’ya ve sonunda New York’a uzanan serüveniyle gözlere ve en çok da hayal gücüne hitap ediyor. Trapezde parendeler atan Alex ve Gia, topun namlusunda havaya uçan Melman ve Stefano göz dolduruyor. Vitaly’nin yanan bir çemberin ortasından süzülüşünü de hayranlıkla izliyoruz.  Tüm bunlar bir çocuğun hayal dünyasının adeta sinir uçlarına dokunurken bir yandan bir şey atlanıyor: Hayvanların esir tutulduğu hayvanat bahçesi özlemi ifade edilip yüceltilirken,  başka bir zulüm olan sirk de olumlanıyor. Serinin ilk filminde New York’tan kaçmaya çalışan hayvanlar önünde sonunda tekrar geldikleri yere dönmeye çalışıyorlar. Doğal yaşamın sıkıcılığına dem vurularak yapılan çıkışın sağlıklı olmadığını belirtmek gerekiyor. Üstelik adını Endülüs Emevileri’nden mütevellid Arapça “Sarakusta”, İspanyolca “Zaragoza” kentinden alan “Zaragoza Sirki”nin üyelerinin İtalyan aksanı ile konuşmaları sırıtırken, bunun Türkçe seslendirilmesine de aynen taşınması kulakları tırmalıyor. Sinemadan sonra DVD versiyonu çıkacak olan animasyonu, çocukların sürekli izlemeleri halinde çeşitli telaffuz sıkıntıları çekebileceklerini ailelerin dikkatine sunuyoruz.

Yavaş yavaş bir endüstriye dönüşmeye başlayan animasyon dünyasında “Madagaskar 3: Avrupa’nın En Çok Arananları” son derece seyirlik, zevkli, espri dolu bir animasyon. Çok fazla bilinçaltı mesaj (subliminal) içermeyen, buna mukabil arkadaşlık, dürüstlük, umut ve mücadele azmi gibi temel ahlaki kavramlarla içi doldurulmaya çalışılan film, ailecek izlenebilecek yapımlar arasında yer alıyor. 

HABERE YORUM KAT

3 Yorum