1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Kitap Yine Öksüz Yine Garip Kaldı
Kitap Yine Öksüz Yine Garip Kaldı

Kitap Yine Öksüz Yine Garip Kaldı

​​​​​​​İhsan Süreyya Sırma: Her sene katıldığımız Beyazıt Kitap ve Kültür Fuarı'nın bu yılki açılışına, fuarı düzenleyen altı kuruluştan, hiç birinin başı katılmadı!

31 Mayıs 2017 Çarşamba 04:06A+A-

Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma, bu yıl Beyazıt Meydanında 36.sı düzenlenen “Kitap ve Kültür Fuarı”na üst kadameden, alt kadameye kadar ilgisizliği üzerine ve kitabla aramızda oluşan uçurumlar konusunda serzenişte bulunmuş.

Geçtiğimiz Cuma günü(Ramazan’dan bir gün önce), Beyazıt Camii önünde, "Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı"nın açılışı yapıldı. Aslında bu yıl 36.sı yapılan bu fuarın adı, 1982 yılında ilk düzenlendiğinde "Dini Yayınlar Fuarı" idi. Daha sonraki yıllarda ismi, yayıncılığın gelişerek “dini kitaplar” formatının dışına çıkması ve daha geniş kitlelere hitap etme amacına yönelik olarak “Kitap ve Kültür Fuarı” olarak değiştirildi. Düzenlendiği ilk yıldan itibaren Ramazan ayı boyunca Sultan Ahmet Camii avlusunda yapılan kitap fuarı 30 sene sonra, açıklanmayan bir gerekçeyle nisbeten "sapa" bir yerde bulunan Beyazıt'a alındı. Bu yer değişikliğinden dolayı, fuar her yıl biraz daha zayıfladı ve hiçbir yayıncının memnun olmadığı bir duruma düştü.

Yoksa biz milletçe kitaba sırt mı çevirdik? Milletimizin kitapla tanışmasına mani olmak mı istiyoruz? Nitekim, her sene katıldığımız Kitap Fuarı'nın bu yılki açılışına, fuarı düzenleyen altı kuruluştan, hiç birinin başı katılmadı! Fuar, üzgün yayıncılar ve bizim gibi birkaç okuyucunun iştirakiyle açıldı; mavi kurdele kesildi.

Manası itibariyle çok önemli olan bu fuarın açılışında,

- Cumhurbaşkanı yoktu,

- Başbakan yoktu,

- Hiçbir Bakan yoktu,

- Diyanet İşleri Başkanı yoktu,

- İstanbul Valisi yoktu,

- İstanbul Müftüsü yoktu,

- Hiçbir milletvekili yoktu,

- Hiçbir Genel Müdür yoktu,

- İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı olmadığı gibi, hiçbir ilçe Belediye Başkanı yoktu,

- Fuarın, kapısının önünde cereyan ettiği İstanbul Üniversitesi Rektörü katılmadığı gibi, hiçbir dekanı da yoktu,

- Hiçbir medya kuruluşu yoktu.

Böyle başlayan bir fuarın ziyaretçisinin de olmayacağını tahmin etmek zor değil.

Hani, Allah'ın bize gönderdiği Kur'an'da okumamız emrediliyordu!

Hani, Ramazan ayına "Kur'an ve okuma ayı” diyorduk?

Hani, bu ülkede kitaba, yazarlara değer veren yöneticiler vardı?

Nerede bu zevat????????

Acaba kitap fuarı yerine, mobilya fuarı, araba fuarı, silah fuarı, yemek fuarı, lüks giyim fuarı vs. gibi fuarlar olsaydı, kitap fuarına katılmayan bu zevat yine böyle mi davranacaklardı, yani katılmayacaklar mıydı? Hiç zannetmiyoruz!

Beyler! Kitap okumayan milletler payidar olamazlar, ilmi çevrelerde behreleri olamaz!

Nedir bu kitap düşmanlığı?

Bu halkın zamanının önemli bir kısmını AVM reyonlarına bakarak tüketmesinin sorumlularında birisi de kitaba reva gördüğümüz bu muameledir.

Biliyorum; "Bu hoca yine canımızı sıkacak şeyler söylüyor?” diye birbirinize bakıp güleceksiniz. Ama unutmayın ki son nefesinizde üzerinize AVM’de satılan ürünlerin poliçeleri değil, kitap okunacaktır! Hayatta iken ötelediğiniz kitaba, mezarda nasıl "qarîn" olacaksınız?

Bin yılı aşkın bir zamandır bize kitabı miras bırakmış olan büyük âlimlerin, bu gün kitaba yabancılaşmış olmamızdan dolayı kemikleri sızlarken, Allah'ın bize, iyi bir kul olalım diye gönderdiği "İqra", Hirâ kayalıklarında kaybolup gidiyor.

Bilelim ki okumayı ve kitabı unutup, dünyanın nimetleri içerisinde kaybolan ümmetler, öyle bir "pişmanlık günü"yle karşılaşıyorlar ki, tövbe için geç kalıyor, "yaleyteni…. yaleyteni…" deyip, kendi düşmanları olan Şeytan'ı kendilerine güldürüyorlar…

Bu Ramazan, intibahımıza vesile olsun! "Hiç ölmeyecekmişsin gibi…" teraneleri terk edip, "yarın ölecekmiş gibi" davranalım…

Kitaba/ilme dönmeyecek olursak, neredeyse içerisinde boğulup gideceğimiz bu kapitalizm materyalizmi, bizi Batı emperyalizmine bağımlı/kul yapacak ve bize sattıkları silahlarla birbirimizi öldürüp duracağız. İslâm Dünyasında cereyan etmekte olan bu kardeşler savaşı/mukatele sizi hiç mi düşündürmüyor?

Böyle giderse sonumuz; Hasire'd-dunya we'l-Âhire olacak!

Hayırlı Ramazanlar dileğimle.

HABERE YORUM KAT

8 Yorum