1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. İstanbul Üniversitesi'nde ''Dünü ve Bugünü ile Suriye'' Paneli
İstanbul Üniversitesi'nde ''Dünü ve Bugünü ile Suriye'' Paneli

İstanbul Üniversitesi'nde ''Dünü ve Bugünü ile Suriye'' Paneli

İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerinin düzenlemiş olduğu “Ümmet Coğrafyası ve Birikimimiz” başlıklı panel serisinin ikincisi olan ''Dünü ve Bugünü ile Suriye'' paneli gerçekleştirildi.

21 Mart 2015 Cumartesi 22:29A+A-

İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Adalet ve Erdem Kulübü'nün düzenlediği ''Dünü ve Bugünü ile Suriye'' başlıklı panel düzenlendi. Cengiz Acar'ın moderatörlüğünü yaptığı programın konukları, İslami Direniş Gruplarının Türkiye Koordinatörü ve Diplomatik Temsilcisi Mazin Şeyhani ve Özgür-der Genel Başkanı Rıdvan Kaya'ydı. Mustafa Eğilli'nin tercümanlığını yaptığı program Cengiz Acar'ın sunumuyla başladı.

Suriye'de intifadanın 2011 mart ayında başlayıp geçtiğimiz günlerde beşinci yılına girdiğini ifade eden Acar, konuşmasına şöyle devam etti: '' Suriye meselesi ayan beyan açık olmasına rağmen Türkiye'de bu meseleye üç tür yaklaşım vardır; birincisi, muhaliflerin safında yer almayarak doğrudan Baas ideolojisinin destekçisi olan kesim. İkincisi, siyasi anlamda basiret sahibi olmayan, muhaliflerin oyuna geldiklerini ve isyan etmemeleri gerektiğini savunan yaklaşım. Üçüncüsü, Suriye direnişini başından beri takip eden ve intifadayı savunan yaklaşım.'' Müslümanın görevinin ortada bir zulüm varsa zalimin ve mazlumun kimliğini sorgulamadan zulmü ortadan kaldırmak olduğunu söyleyen Acar, Nisa 75. ayeti okuyarak sözü konuşmacılara bıraktı.

İslam Kardeşliği- İnsan Kardeşliği

Mazin Şeyhani, Hz. Ali'nin “Müslümanlar iki şeyde birleşir: İslam kardeşliği ve insan kardeşliği.” sözüyle konuşmasına başladı. Suriye halkının elli yıldır istibdat ve zulüm rejimi altında yaşadığını belirten Şeyhani bu halkın içerden ve dışardan zulme maruz kaldığını ifade etti.

Suriye'de halkın tek bir ırk, renk ve dilden oluşmadığını ifade eden Şeyhani, Şii, Sünni, Nusayri, Dürzi, Türkmen, Arap ve Kürt gibi farklı etnik ve dînî grupları içinde barındıran bir yapıdan bahsetti.

Mazin Şeyhani'nin konuşmasından sonra sözü Rıdvan Kaya devraldı.

Suriye'de yaşanan temelde halk isyanıdır.

Suriye'de yaşananlarla alakalı ciddi kafa karıştırıcıların olduğunu ifade eden Kaya, yaşananlar temelde özgürlük isteyen bir halkın isyanıdır dedi. Bütün Ortadoğu intifadasının talepleri ortaktır. Mısır halkı özgürlük istedi deyip Suriye'ye gelince halk emperyalizmin oyunlarına geldi demek adaletsiz bir yaklaşımdır. Gösteriler ilk başta Mısır ve Libya halkına destek olmak için konsolosluklar önünde başladı. Dolayısıyla daha sonra gelişen olaylar halkın özgürlük talebinin sonucudur ifadesini kullandı.

Rıdvan Kaya, Suriye'de gösteriler zamanla mezhepçiliğe ve şiddete büründü diyenlere karşı şöyle cevap verdi. ''Bu düşüncenin adaletli bir tarafı yoktur. Bunu savunan insanlar ilk günden itibaren ayaklanmayı desteklemediler. Mezheplerin ayrışması Suriye direnişiyle ortaya çıkmadı. Baas rejimi hep Suriye halkını mezhepçilikle suçladı. Buna karşın ilk günden itibaren rejim muhalifleri 'Suriye halkı birdir' şeklinde slogan atıyorlardı. Baas rejimi alevi kesimi homojenleştirip militanlaştırmaya çalıştı ve bu başarılı sonuçlar verdi. Direnişin mezhepçi gruplara ayrılması müslümanların suçu değildir. Beşar rejimine karşı olmak için şii-sünni olmak gerekmez, insan olmak yeterlidir.''

Direniş sürecinde şiddet kullanıldı iddialarına da yanıt veren Kaya, aylarca insanların barışçıl gösteriler yaptığı halde katledildiğini ve bunun doğal sonucu olarak da insanların kendilerini korumak zorunda kaldıklarını ifade etti.

Rıdvan Kaya son olarak rejimin çökmemesinin sebebinin korkunç katliamlar olduğunu söyledi. Katliam yapan rejimin uzun süre yaşayabileceğini ifade eden Kaya, 'Rejimin yıkılmamış olması onun meşru olduğunu göstermez. Esed rejimi katliam yapmaya başladığından itibaren zatan gayri meşruydu.'' ifadesini kullandı. Kaya, rejim çökmediyse uzlaşılmalı anlayışına karşı, bunun adil bir çözüm olmadığını söyleyerek konuşmasına son verdi.

Haber: Emine Güdük

unnamed-(3)-008.jpg

unnamed-(4)-004.jpg

HABERE YORUM KAT

1 Yorum